Kayıt ve belge nizamına uyulması ve faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanması halinde, mal teslimi veya hizmet ifasına bağlı olarak tahsil edilen katma değer vergisinden, mükelleflerin kendilerine yapılan teslim ve ifaya ilişkin olarak ödedikleri katma değer vergisini indirmeleri mümkün olup, aksi durumda, faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığının tespiti halinde, bu faturalarda yer alan katma değer vergisinin indirimi mümkün bulunmamaktadır. Buna göre, alış belgelerinde yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, alış faturası ya da benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedildiğinin tevsik edilmesinin yanında, söz konusu belgelerin gerçeği yansıtması da gerekmektedir....
ın Düşüncesi: 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 1 inci maddesinin birinci fıkrasında, ticari, sınai, zırai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin katma değer vergisi kapsamına girdiği belirtilmiş, 10 uncu maddenin (c) bendinde de kısım kısım mal teslimi veya hizmet yapılması mutad olan veya bu hususlarda mutabık kalınan hallerde, herbir kısmın teslimi veya bir kısım hizmetin yapılması vergiyi doğuran olay sayılmış, 20 nci maddesinde de teslim ve hizmet işlemlerinde matrahın bu işlemlerin karşılığını teşkil eden bedel olduğu kurala bağlanmıştır....
ve iptaline karar verilmiştir. 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 38. maddesinde suçun kanuniliği ve cezanın kanuniliği güvence altına alınmıştır....
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davalı taşıyıcıya emtianın teslimi sırasında itirazı kayıt ileri sürülmediği, taşınan emtianın davacı alıcıya teslimi sırasında iki koli de ambalaj yırtılması ve ıslaklık bulunduğu belirlendiğinden davacı alıcı tarafından teslim alınmamış ve davalı taşıyıcıda bırakılmış olup ıslanmanın davalının sorumluluğu süresinde olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....
Yapılacak iş, davacının 1996 ve 2006 yılları haricinde ürün teslimi veya prim kesintisi bulunup bulunmadığını araştırarak, bunlara ilişkin belgeleri getirtmek, bu tarihten sonra prim kesintisi veya ürün teslimi bulunmaması halinde davacının 01/12/2006-31/12/2007 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine karar vermek, bulunması halinde ise, yukarıda anlatılan ilkeler ışığında ve infazda tereddüte yer vermeyecek şekilde davacının Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğu süreleri tespit etmekten ibarettir. O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 17/01/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir. TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacının düzenlediği tüm faturaların gerçek bir mal teslimi ve hizmet ifasına dayanmadığı, yapılan işlemlerin usule ve yasalara uygun olduğu iddiasıyla kararın bozulması istenilmektedir. KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir. DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … 'IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir....
Prim tevkifatı ve ürün tesliminin, iki yıla kadar olan süre dışında süreklilik arzettiği hallerde de, tarımsal faaliyetin sürekli olduğu kabul edilebilir.Somut olayda, uyuşmazlık konusu 01/01/2002 - 31/12/2003 tarihleri arasında tarımsal faaliyete ilişkin ürün teslimi olup olmadığı varsa ilgili prim kesintilerine ilişkin müstahsil makbuzları dosya içerisine alınmadan, başkaca prim kesintisi ve/ veya ürün teslimi olup olmadığı araştırılmadan, prim kesintisi ve ürün teslimine ilişkin belge bulunmayan sürelerde Tarım Bağ-Kurlu olunduğunun kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.Yapılacak iş, davacının uyuşmazlığa konu dönem içinde ürün teslimine ilişkin varsa müstahsil makbuzlarını istemek, yine davacının ihtilaflı dönemde başka sigorta kollarından sigortalılığı bulunup bulunmadığını davalı kurumdan sormak, prim kesintisi ve ürün teslimi bulunmayan yıllarda, prim kesintisi veya ürün tesliminin bulunup bulunmadığı araştırılarak, bulunmadığının anlaşılması halinde...
Prim tevkifatı ve ürün tesliminin, iki yıla kadar olan süre dışında süreklilik arzettiği hallerde de, tarımsal faaliyetin sürekli olduğu kabul edilebilir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının 08/02/2011 tarihinden itibaren Tarım Bağ-Kur sigortalısı olarak kayıt ve tescil edildiği, Ilgın Şeker Fabrikası tarafından davacının teslim ettiği ürünlerden 1994,1998,2002 ve 2011 yıllarında prim kesintisini yapıldığının bildirildiği, davalı Kurumca davacının hesabına aktarılan kesinti tarihlerinin 30/04/1995, 30/06/1999,30/05/2005 ve 30/05/2012 olduğunun bildirildiği anlaşılmaktadır. Somut olayda, Ilgın Şeker Fabrikası'nca davacının teslim ettiği ürün bedellerinden yapılan kesinti tarihleri netleştirilmeden ve bu tarihler haricinde prim kesintisi veya ürün teslimi bulunup bulunmadığı araştırılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olmuştur....
Yargıtay'ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş kararları; Kurumun prim alacaklarını Bakanlar Kurulu kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi halinde, ...’un prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı re’sen kayıt ve tescil etmemesi, yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil yükümlülüğüne aykırılık teşkil ettiğinden, prim tevkifatının yapıldığı tarihi izleyen aybaşından itibaren sigortalı olarak kabulü gerektiği yönündedir. İlk prim kesintisini izleyen yıllarda prim kesintisi veya ürün tesliminin gerçekleştiğinin belirlendiği durumlarda, bu yıllar için de tespit kararı verilmesi gerekmektedir. .... sigortalılığının temel koşulu 2926 sayılı Yasanın 2/1 ve 3/b maddelerinde belirtildiği gibi, tarımsal faaliyette bulunmaktır. Prim tevkifatına dayalı tespit davasında, salt ziraat odası ve kooperatif kaydı gibi belgelerin bulunması, davanın kabulü için yeterli değildir....
ın ihtiyati tedbir istemli dilekçesinin incelendiği ve iş bu dosyanın değişik iş numarası alması gerekirken, dosyanın esas numarası alarak dava açıldığı anlaşılmış olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Dosyanın esasının bu şekilde kapatılmasına, Dair, dosya üzerinden kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.19/10/2021 Katip Hakim...