Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Noterliğinin 18/05/2011 tarih 17269 yevmiye no ile düzenlenen vasiyetnamenin müvekkili yönünden iptaline mümkün olmadığı takdirde vasiyet edilen taşınmazın müvekkilinin hissesi oranında tapusunun iptali ile müvekkili adına tapuya tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, vasiyetnamenin iptali istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, karar davacılar vekili tarafından istinaf edilmiştir....

HMK’nun 190. maddeleri gereğince usulüne uygun delillerle ispatlanamadığı, yine vasiyetnamenin usulüne uygun tanzim edildiği gerekçesiyle davacıların vasiyetnamenin iptali davalarının esastan reddine karar verilmiş olup, 4721 s. TMK'nun 557. maddesinde vasiyetnamenin iptali sebepleri sınırlı olarak sayılmıştır. Bunlar; 1- Ehliyetsizlik, 2- Vasiyetnamenin yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmış olması, 3- Tasarrufun içeriğinin bağlandığı koşullar veya yüklemelerin hukuka veya ahlaka aykırı olması, 4- Tasarrufun kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmış olması halleridir. 4721 s. TMK'nun 557. maddesinde sayılan sebeplerin bulunması halinde vasiyetnamenin iptali gerekir....

nın temiz kudretine haiz olmadığı, tasarruf yeteneğinin bulunmadığı gerekçesiyle, ... 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/225 Esas 2007/442 Karar sayılı dosyasında vasiyetnamenin iptali davası açtıklarını, davanın reddedildiğini ve kararın kesinleştiğini, buna göre ... tarafından yapılan vasiyetnamenin kesinlik kazandığını ve geriye tek mirasçı olarak davacıların murisi ... ile onun ölümünden sonra davacıların kaldığını, bu nedenlerle davanın kabulü ile ... 7.Noterliğinin 01/06/2001 tarih 12668 yevmiye nolu vasiyetnamenin tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalılardan ... savunmasında, muris ...'nın vasiyetname ile kendisine ait taşınmazın tamamını ileride okul yapılmak üzere ...'ya bıraktığını ve ...'nın mirastan ıskat edildiğini, vasiyet edilen ......

    Karar Düzeltme Sebepleri Davacı vekili; bozma ilamında diğer temyiz itirazlarının incelenmediğini, murisin 16.05.1961 tarihli vasiyetnamesi ile Çengelköy'deki taşınmazını dava dışı kişiye vasiyet ettiğini, vasiyetnamenin iptali üzerine terekenin Hazineye teslimine karar verildiğini ve taşınmazın Hazine adına tescil edildiğini, 4721 sayılı TMK'nın 544 üncü maddesine göre 16.05.1961 tarihli vasiyetnamenin 16.07.1954 tarihli vasiyetnameyi tamamlamadığı, geçersiz olduğunu, vasiyetname tarihinde murisin akıl sağlığının araştırılması gerektiğini, vasiyetnamenin bizzat muris tarafından yazıldığının kesin olarak bilinmediğini, murisin 20.06.1965 tarihinde öldüğünü, vasiyetnamenin ise 02.07.1965 tarihinde tevdi edildiğini, vasiyetnamenin aslının ve imza örneklerinin celbedilmesini, aslı üzerinde Adli Tıp Kurumu tarafından inceleme yapılmasını ileri sürerek; kararın düzeltilmesini ve Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1....

      Sulh Hukuk Mahkemesinin 2017/1083 Esas sayılı dosyası ile açıldığını ve vasiyetnamenin 19/12/2018 tarihinde tebliğ edildiğini, ancak bu vasiyetnamenin murisin gerçek iradesini yansıtmadığı gibi iş bu vasiyetnamenin usule, yasalara aykırı olduğunu ve iptali gerektiğini, bununla beraber saklı pay da ihlal edildiğinden Adana 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/38 E. Sayılı dosyası ile tenkis davası açıldığını, murisin ölmeden önce kızı T1 bu vasiyetnameyi düzenlediği için pişman olduğunu dile getirdiğini, bildirerek vasiyetnamenin iptaline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

      D)İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu bağımsız bölümün kendisine vasiyet edildiğini, vasiyetnamenin yasal koşullara uygun olarak açıldığını, davanın açılış tarihi itibariyle vasiyetnameye herhangi bir itiraz bulunmadığını, ilk derece mahkemesince hak düşürücü süre yönünden davanın reddine karar verildiğini, davasının vasiyetnamenin iptali talebi olmadığını, vasiyetnamenin tenfizi ile bağımsız bölümün adına tescilini talep ettiğini, oysa mahkemenin vasiyetnamenin iptali davası olarak, niteleyerek hak düşürücü süre yönünden davanın reddine karar verdiğini, mahkemece esas alınması gerekenin TMK'nın 602. maddesi olduğunu, TMK'nın 559. maddesinin uygulanmayacağını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇESİ: Dava, vasiyetnamenin tenfizi , tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir....

      Noterliği’nin 15.07.2002 tarih ve...yevmiye no’lu vasiyetnamesi ile maliki olduğu 2656 ada 35 sayılı parseldeki 5 no’lu bağımsız bölümünü davalı kızı ...’ya vasiyet ettiğini, anılan vasiyetnamenin 30.05.2013 tarihinde açılıp okunduğunu, vasiyetnamenin saklı payını bertaraf etmek maksadıyla düzenlendiğini ileri sürerek tenkis istemiştir. Davalılar, söz konusu vasiyetname ile davacının mirasçılıktan çıkarıldığını, vasiyetnamenin iptalinin istenmediğini, davacının mirasçı olmaması nedeniyle dava açma hakkının da bulunmadığını, iddiaların yersiz olduğunu bildirip, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davacının vasiyetnamenin iptali isteğinde bulunmadığı, vasiyetnamenin kesinleştiği, bu halde davacı mirasçılıktan çıkarıldığından mirasçılık sıfatının kalmadığı ve tenkis isteyemiyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı....

        ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.Somut olayda davacı tarafından, vasiyetnamenin iptali istenmiş olup, iptal sebeplerinin varlığı, vasiyetnamenin tümü incelenerek belirlenmesi gereken bir husustur....

          Noterliğince 08.04.1987 tarihinde düzenlenen vasiyetname ile malların davalılara bırakıldığını, murisin 2009 yılında öldüğünü, vasiyetnamenin açıldığını, murisin vasiyetnamenin düzenlendiği tarihte akıl ve ruh sağlığının yerinde olmadığını, ehliyetsiz olduğunu, bu nedenle vasiyetnamenin iptaline, davacının muris vasiyetcinin oğlu Yaşar'dan olma torunu olup mahfuz hisse sahibi olduğunu bu nedenlede de vasiyetnamenin iptalinin mümkün olmaması halinde tenkise karar verilmesi talep ve dava edilmiştir. Mahkemece vasiyetnamenin iptali şartları oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekil tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, davacı taraf vasiyetnamenin iptali, olmadığı takdirde tenkise karar verilmesini istemiştir....

            UYAP Entegrasyonu