WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

in tek mirasçısının Hazine olduğunu ileri sürerek Recep Sönmez'e ait vasiyetnamenin tenfizine, vasiyet konusu gayrimenkulün davacı kurum adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, Davanın kabulü ile,dava konusu İstanbul İli Maltepe İlçesi Bağlarbaşı Mahallesi 30/1 pafta 269 ada 945 parsel sayılı 469,00 m² alanlı arsa üzerinde bulunan, 24/240 arsa paylı 1 nolu dükkan'ın 1/2 payının, 24/240 arsa paylı 2 nolu dükkan'ın 1/2 payının, 36/240 arsa paylı 7 nolu dairenin 1/2 payının, 36/240 arsa paylı 8 nolu dairenin 1/2 payının tapusunun iptali ile, davacı kurum adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Vasiyetnamenin tenfizi (yerine getirilmesi) davaları, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 13.02.1991 gün, 648-65 sayılı kararında açıklandığı gibi, bir ayni hakkın tesisi için değil, yalnızca Sulh Hukuk Mahkemesince açılıp okunan vasiyetnamenin TMK.nun 595 vd....

    Vasiyet alacaklısı, kendisine vasiyet edilen şey üzerindeki mülkiyet hakkını ancak bu malın vasiyetin yerine getirilmesi (tenfizi) yoluyla kendisi adına tescili sonucunda kazanır. Vasiyetnamenin tenfizi davası, vasiyeti yerine getirme görevlisi varsa ona, yoksa yasal veya atanmış mirasçılara karşı açılır. Vasiyetname usulünce açılıp, okunma kararının kesinleşmesinden sonra vasiyetnamenin iptali için 1 yıllık hak düşürücü süre işlemeye başlar. Vasiyetnamenin tenfizi ve buna bağlı olarak tapu iptal ile tescil davası vasiyetnamenin açılıp okunduğu, itiraza uğramadan veya itiraz edilmiş ise itirazların reddedilmesi sonucunda kesinleştiğine dair bir tespit davasıdır....

      Vasiyet alacaklısı, kendisine vasiyet edilen şey üzerindeki mülkiyet hakkını ancak bu malın vasiyetin yerine getirilmesi (tenfizi) yoluyla kendisi adına tescili sonucunda kazanır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun'un 600.maddesine göre vasiyetnamenin tenfizi davası, vasiyet alacaklısı tarafından vasiyet borçlularına, yasal veya atanmış mirasçılara ve varsa vasiyeti yerine getirme görevlisine karşı açılır. Buradaki zorunluluk mirasçılarının iştirak halindeki mülkiyetinden kaynaklanan bir zorunluluk değil, kanundan doğan bir zorunluluktur. Taraf teşkili dava şartı olup, davanın her aşamasında mahkemece re’sen dikkat edilmesi gereken bir olgudur ve mahkemenin, bozma ilamını ve duruşma gününü taraflara kendiliğinden tebliğ edip taraf teşkilini sağlaması, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun amir hükmü gereğidir. Somut olayda, davacı tarafça tenfiz istenmiş, ancak dava, salt bir mirasçı yönünden açılmış ve bu haliyle karar tesis edilmiş olup, bu husus isabetli olmamıştır....

        Mahkemece; dosya üzerinde inceleme yapılmış, vasiyetnamenin tenfizi davasının anacak vasiyetnamenin iptali davası açılabilmesi için yasada öngörülen bir yıllık süre geçtikten sonra açılması halinde dinlenebileceği, eldeki davada vasiyetnamenin iptali davasının açılabilmesi için gereken sürenin dolmadığı, bu nedenle vasiyetnamenin tenfizi davası bakımından dava açma şartının henüz gerçekleşmediği gerekçesiyle, davanın, dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiş, hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Dava; vasiyetnamenin tenfizi istemine ilişkindir....

          Vasiyetnamenin tenfizi (yerine getirilmesi) davasının görülebilmesi için, vasiyetnamenin açılıp okunmasından sonra itiraza uğramaması veya itiraz edilmiş ise buna ilişkin vasiyetnamenin iptali veya tenkisine yönelik davaların kesinleşmesi gerekir. Bu nedenle, aynı dava dosyası içinde hem vasiyetnamenin iptali veya tenkisi ile birlikte vasiyetnamenin tenfizi davasının birlikte görülmesi mümkün değildir. ( Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/1595 Esas 2013/5942 Karar ) İlk derece mahkemesince, vasiyetnamenin tenfizi talepli ile açılan davanın vasiyetnamenin iptali davası kesinleştikten sonra görülebileceği gözetilerek tenfiz talebine yönelik davanın tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedilmesi, vasiyetnamenin iptali talebi ile açılan dava hakkında karar verilerek bu karar kesinleştikten sonra vasiyetnamenin tenfizi davasına devam edilmesi gerekir....

          Vasiyetnamenin tenfizi (yerine getirilmesi) davaları, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 13.02.1991 gün, 648-65 sayılı kararında açıklandığı gibi, bir ayni hakkın tesisi için değil, yalnızca Sulh Hukuk Mahkemesince açılıp okunan vasiyetnamenin TMK.nun 595 vd. (MK.nun 535. vd.) maddelerinde düzenlenen tebliğ işlemlerinin tamamlanmasından ve gerekli yasal sürelerin geçmesinden sonra, herhangi bir itiraza uğramadığı ve iptalinin istenmediği (istenmiş ise reddedildiği) bu nedenle de kesinleşmiş olduğunun tespiti içindir. Diğer bir anlatımla, vasiyetnamenin tenfizi, vasiyetnamenin açılıp itiraza uğramadığı veya yapılan itirazların sonuçsuz kaldığının tespitinden ibarettir. Bu tespit başlı başına ayni bir hakkın geçirimini sağlamaz. Kendisine belirli bir mal vasiyet edilen kişi, vasiyeti yerine getirmekle yükümlü olan varsa ona, yoksa yasal ve seçilmiş mirasçılara karşı açacağı istihkak davası ile malın kendisine teslimini isteyebilir....

            İcra Müdürlüğünün 2007/436 E.sayılı dosyası nedeniyle konan haczin kaldırılmasına karar verilmiş, verilen bu hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin, 07.02.2013 tarih, 2012/18152 E.-2013/1769 K. sayılı kararı ile "...Dava, vasiyetnamenin yerine getirilmesi ve davalı ... tarafından koydurulan haczin hukuken geçersiz olduğundan bahisle haczin kaldırılması davasıdır.Vasiyetnamenin yerine getirilmesi davasına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde;743 sayılı TMK'nun 541 ve 4721 sayılı TMK'nun 600.maddelerine göre vasiyetnamenin yerine getirilmesi davaları vasiyet alacaklısı tarafından vasiyeti yerine getirme görevlisi varsa ona, yoksa yasal ve atanmış mirasçılara karşı açılır.Somut olayda; vasiyetnamede yerine getirme görevlisi atanmamıştır. Dava mirasçılara karşı açılmalıdır. Davada murisin mirasçılarından Nuri hasım gösterilmemiştir. Davaya mirasçı ......

              Öte yandan, vasiyetnamenin tenfizi (yerine getirilmesi) davasının görülebilmesi için, vasiyetnamenin açılıp okunmasından sonra itiraza uğramaması veya itiraz edilmiş ise buna ilişkin vasiyetnamenin iptali veya tenkisine yönelik davaların kesinleşmesi gerekir. Başka bir deyişle, tenfiz için kesinleşmiş vasiyetnamenin bulunması gerekir. Hal böyle olunca, mahkemece; aynı dava dosyasında vasiyetnamenin tenfizi ile birlikte vasiyetnamenin iptali ve tenkisi davasının görülmesinin mümkün olmadığı gözetilerek, vasiyetnamenin iptali ve tenkis talebine ilişkin birleşen davanın tefrik edilerek ayrı esasa kaydedilmesi, asıl davada karar verilebilmesi için birleşen davanın kesinleşmesinin beklenmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması dâhi doğru görülmemiştir....

                Buna göre; vasiyetnamenin yerine getirilmesi (tenfizi) ile ilgili dava; lehine vasiyet yapılan kişi tarafından doğrudan doğruya diğer mirasçılara (miras ortaklığına, terekeye) karşı açılıyorsa ve tereke taksim edilmemişse, bu davanın miras bırakanın yerleşim yeri mahkemesinde açılması gerekir. Öte yandan taksim tamamlanmadan terekedeki bir mal hakkında açılacak istihkak davası ile terekenin yazım ve tespiti davaları malın bulunduğu yerde, mirasçılık belgesi verilmesi davası ise mirasçılardan her birinin sakin olduğu yerde açılır. Bu iki halin dışındaki davaların ise miras bırakanın yerleşim yeri mahkemesinde görülmesi gerekir. Vasiyetnamenin yerine getirilmesine yönelik davaya mirasbırakanın yerleşim yeri mahkemesinde bakılması gerekir. Bu yetki, kesindir. Kesin yetki, dava şartlarından olduğundan, yargılamanın her aşamasında hakim tarafından kendiliğinden dikkate alınması zorunludur. Bu davada, HMK’ nın 12. maddesinin uygulama olanağı yoktur....

                  Dava; vasiyetnamenin tenfizi ile vasiyetnameye konu taşınmazda ki payın tesciline ilişkindir. Vasiyetnamenin tenfizi talebi halinde hakim murisin iradesini ayakta tutacak bir yol izlemeli, azami biçimde murisin iradesini yerine getirmeli, vasiyetin tenfizine imkân sağlamalıdır. ........ Vasiyet, genellikle ivazsız bir tasarruftur. Vasiyet alacaklısı, mirasbırakanın külli halefi olmayıp, cüzi halefi olduğu için vasiyet olunan mal üzerinde doğrudan hak kazanması mümkün değildir. Vasiyet alacaklısının alacak hakkının hukuki sebebi olan vasiyet her ne kadar mirasbırakanın sağlığında yapılıyorsa da, bu bir ölüme bağlı tasarruf olduğundan, vasiyet alacağı ancak miras bırakanın ölümü ile doğar. Vasiyet alacaklısı, kendisine vasiyet edilen şey üzerindeki mülkiyet hakkını ancak bu malın vasiyetin yerine getirilmesi (tenfizi) yoluyla kendisi adına tescili sonucunda kazanır....

                    UYAP Entegrasyonu