İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu vasiyetnamenin şekil şartlarına uygun olarak düzenlenmesi nedeniyle şekle aykırılığa yönelik iptal talebinin yerinde olmadığı, Adli Tıp Kurulu ve Üst Kurul tarafından düzenlenen bilirkişi raporlarında mirasbırakanın vasiyetnamenin düzenlendiği tarihte fiil ehliyetini haiz olduğunun belirtildiği, Mahkemece dinlenen tanık beyanları ve dosya kapsamında vasiyetnamenin mirasbırakanın iradesinin sakatlanması suretiyle düzenlendiğinin ispatlanamadığı, bu haliyle vasiyetnamenin ehliyetsizlik ve irade sakatlığı yönünden iptali taleplerinin de yerinde olmadığı, davacı tarafın terditli tenkis talepleri yönünden alınan bilirkişi raporunda ise mirasbırakanın vasiyetname ile davacının saklı payını ihlal etmiş olsa da davacının terekeden saklı payından fazlasını tahsil etmesi nedeniyle tenkis talebinin de yerinde görülmediği gerekçesiyle davanın tümden reddine karar verilmiştir. IV....
Yine TMK'nın 571. maddesi uyarınca tenkis davası açma hakkı, mirasçıların saklı paylarının zedelendiğini öğrendikleri tarihten başlayarak bir yıl ve her hâlde vasiyetnamelerde açılma tarihinin, diğer tasarruflarda mirasın açılması tarihinin üzerinden on yıl geçmekle düşer. Somut olayda; vasiyetnamenin, Tarsus 2. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 16/12/2016 tarih ve 2016/825 E. ve 2016/960 K. sayılı dosyasında 16/12/2016 tarihli duruşmada açılıp okunduğu, bu duruşmada hazır bulunan davacılara tebliğ edildiği, davacıların bu vasiyetnameye karşı beyanlarının alındığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, davacıların, vasiyetnameden 16/12/2016 tarihinde haberdar olduğu ve dava açma hakkının da vasiyetname içeriğini öğrendiği bu tarihte doğduğunun kabulü gerekir. (Aynı yönde Yargıtay 3....
En son olarak da seçimlik hakkının kullanıldığı tarih itibariyle murisin davalıya temlik ettiği malın değeri, önceki bulunan sabit tenkis oranının paydasına bölünerek elde edilen rakam, her bir davacı bakımından mahfuz hisseye tecavüz teşkil eden miktar dikkate alınmak suretiyle (başka bir deyişle, sabit tenkis oranının payı ile) nihayet her bir davacı bakımından tenkis hesabı yapılır....
nin ölümünden hemen sonra vekilleri aracılığı ile davada yer almışlar ve ıskata ilişkin vasiyetnameden dolayısı ile kök muris ...'in yaptıkları temliklerden, saklı payın zedelendiğinden haberdar olmuşlardır. Kanunu bilmemenin mazeret olmadığı açıktır. Mirasçıların vasiyetnamenin iptali davası sürerken tenkis davası açmalarının önünde yasal bir engel de bulunmamaktadır. Redde mahkum eldeki davada mirasçıların ıslahla tenkis istemleri mümkün olmadığı gibi, ıslah tarihi itibariyle TMK'nın 571. maddesindeki hak düşürücü süre de geçmiş olup, hem yerel mahkeme hem de bölge adliye mahkemesince bu husus ret gerekçesi yapılmıştır. Tüm bu açıklamalar karşısında davanın tümden reddedilmesi için hükmün bozulması düşüncesinde olduğumuzdan sayın çoğunluğun bozma gerekçesine katılamıyoruz....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, tenkis istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası. 2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 571 inci maddesi şöyledir; "Tenkis davası açma hakkı, mirasçıların saklı paylarının zedelendiğini öğrendikleri tarihten başlayarak bir yıl ve her hâlde vasiyetnamelerde açılma tarihinin, diğer tasarruflarda mirasın açılması tarihinin üzerinden on yıl geçmekle düşer. Bir tasarrufun iptali bir öncekinin yürürlüğe girmesini sağlarsa, süreler iptal kararının kesinleşmesi tarihinde işlemeye başlar. Tenkis iddiası, def'i yoluyla her zaman ileri sürülebilir." 3. Değerlendirme 1....
Noterliğinin 19.08.2010 tarihli vasiyetnamesinin değerlendirilmediğini, mirasbırakanın vasiyet alacaklısına satış yapmış olmasının vasiyetnameyi hükümsüz hale getirmeyeceğini, vasiyetnameden dönüldüğünün tespiti yönünde karar verilmesinin de doğru olmadığını, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek, kararın bozulmasını istemiştir. 6. Gerekçe 6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali-tescil, olmadığı takdirde tenkis, ecrimisil ve vasiyetnameden dönmek suretiyle vasiyetnamenin hükümsüz kaldığının tespiti isteklerine ilişkindir. 6.2. İlgili Hukuk 01.04.1974 tarihli, 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun 706., Türk Borçlar Kanunu'nun 237....
Noterliğinin 19.08.2010 tarihli vasiyetnamesinin değerlendirilmediğini, mirasbırakanın vasiyet alacaklısına satış yapmış olmasının vasiyetnameyi hükümsüz hale getirmeyeceğini, vasiyetnameden dönüldüğünün tespiti yönünde karar verilmesinin de doğru olmadığını, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek, kararın bozulmasını istemiştir. 6. Gerekçe 6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali-tescil, olmadığı takdirde tenkis, ecrimisil ve vasiyetnameden dönmek suretiyle vasiyetnamenin hükümsüz kaldığının tespiti isteklerine ilişkindir. 6.2. İlgili Hukuk 01.04.1974 tarihli, 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun 706., Türk Borçlar Kanunu'nun 237....
İskat edilen mirascı, bu itirazını duruma göre tenkis veya iptal davası açmak suretiyle gerçekleştirir....
Tenkis bilirkişisinin 13.11.2018 havale tarihli raporuna göre vasiyetname ile davacıların saklı payının ihlal edildiği ve sabit tenkis oranı 0,203..olan bu ihlalin tecavüz miktarının 11.776,25 TL olduğu, davalıya TMK 564 gereği tercih hakkı hatırlatılmış, 12.04.2019 tarihli celsede '' Dava konusu taşınmazların mülkiyetini talep ediyorum. Davacıların saklı payı oranında hesaplanacak bedeli ödemeye hazırım.'' şeklinde beyanda bulunduğu" gerekçesiyle terditli açılan tenkis davasının kabulüne karar verilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesince, dava taşınmaz satımından kaynaklı, gayrimenkulü satın alan kişiye karşı muvazalı satış nedeniyle tazminat, ve tenkis davasıdır. Bilindiği üzere mahkemelerin yetkisi 6100 sayılı HMK'nın 5. maddesi ve devamında düzenlenmiştir. HMK'nın 12. maddesine göre; Taşınmaz üzerindeki ayni hakka ilişkin veya ayni hak sahipliğinde değişikliğe yol açabilecek davalar ile taşınmazın zilyetliğine yahut alıkoyma hakkına ilişkin davalarda, taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Yalova 1. Asliye Hukuk Mahkemesince ise.... AHM'de açılan dava muris muvazaasına dayalı tazminat, olmadığı taktirde tenkis talebini içeren davadır....