Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : None DAVA KONUSU : VASİYETNAMENİN İPTALİ OLMADIĞI TAKDİRDE TENKİS KARAR : Muğla 2....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ -KARAR- Mahkemece yapılan nitelendirmeye göre dava, vasiyetnameden kaynaklanan hakka dayalı olarak açılan tapu iptal tescil isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih, 2014/1 Sayılı Kararı ve 2797 sayılı Yargıtay Yasası'nın 14. maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 3. Hukuk Dairesi'ne ait bulunduğundan, dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 18.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Yapılan hesaplama sonucu sabit tenkis oranı bulunduktan sonra davalıya kazandırılan taşınmazların karar tarihindeki veya karar tarihine en yakın tarihteki rayice göre değeri ile sabit tenkis oranı çarpılarak tenkisi gereken bedelin tespit edilmesi gerekirken, hükme esas alınan 18/05/2021 tarihli bilirkişi raporundaki sabit tenkis oranı ile yetinildiği, eksik bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır....

    Bu açıklamalardan sonra somut olaya dönüldüğünde; temyize konu edilen dava TMK. nun 600. maddesi uyarınca açılmış belirli mal vasiyetinin yerine getirilmesi istemine ilişkin olup, vasiyet alacaklısı olan davacı bu dava ile vasiyetnameden doğan kişisel hakkını yasal mirasçı olan davalılardan talep etmektedir. Derdest olduğu iddia edilen dava ise; TMK. nun 557. maddesi uyarınca ehliyetsizlik, irade sakatlığı ve şekil eksikliği nedenleri ile belirli mal vasiyetinin iptali, bu istemin kabul edilmemesi halinde ise saklı payları zedelediği ileri sürülen mirasbırakana ait belirli mal vasiyetinin (teberru) yasal sınıra çekilmesini amaçlayan tenkis (indirim) istemlerine ilişkindir. Görüldüğü üzere; temyize konu dava ile derdest olduğu iddia edilen (ilk) davanın konuları ve dava sebepleri aynı değildir. Ne var ki vasiyetnamenin iptali davasının sonucunda verilecek hüküm, vasiyetnamenin yerine getirilmesine ilişkin bu davanın sonucunu etkileyecek niteliktedir....

      Asliye Hukuk Mahkemesi’nde tapu iptali ve tescil davası açtığını, vasiyetnameden de döndüğünü ileri sürerek, tapunun iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, bakım borcunu yerine getirdiğini, davacıların iddialarının doğru olmadığını, mirasbırakanın bakıma muhtaç olduğunu, çevresindekilerin yanlış yönlendirmeleri ile tapu iptali ve tescil davası açtığını ve vasiyetnameden döndüğünü, başka taşınmazlarının da bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava konusu taşınmazın bakım ve gözetim karşılığında davalıya devredildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık 28.01.1993 tarih 1589 sayılı vasiyetnameden kaynaklanan iptal ve tescil isteğine ilişkin bulunduğuna ve davada zilyetliğe dayanılmadığına göre, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi hükmü gereğince, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay ( 2.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 23.12.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Bu durumda davanın TMK'nun 565.maddesi gereğince tenkis hükümlerine göre incelenmesi gerekir. Tenkiste, tasarrufa konu malın paylaşımı yönünden araştırma yapmak için sabit tenkis oranı belirlenmelidir. Sabit tenkis oranı, 11.11.1994 gün ve 4/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı ile "tasarrufun tümünün değeri ile davalılara yapılan fazla teberru arasında kurulan orandır". Sabit tenkis oranı ile el atılan saklı payın, tasarrufun değerine oranı ile bunun her davalıya yapılan tasarruf tutarları yönünden ayrı ayrı belirlenmesi gerekir. İkinci olarak, temlike konu malın kıymetine noksan gelmeden bölünmezliğinin mümkün olup olmadığı saptanır. Tasarrufa konu mal, sabit tenkis oranında bölünebilir ise bu kısımların bağımsız bölüm olarak taraflar adına tesciline karar verilmelidir. Eğer, tassarrufa konu malın sabit tenkis oranında bölünmezliği ortaya çıkar ise bu defa MK. madde 564'de öngörülen tercih hakkı gündeme gelecektir....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Vasiyetname Nedeniyle Tenkis istemine ilişkindir. 4721 sayılı TMK.nın "Hak Düşürücü Süreler" başlıklı 571. maddesinde; "Tenkis davası açma hakkı, mirasçıların saklı paylarının zedelendiğini öğrendikleri tarihten başlayarak bir yıl ve her halde vasiyetnamelerde açılma tarihinin, diğer tasarruflarda mirasın açılması tarihinin üzerinden on yıl geçmekle düşer. Bir tasarrufun iptali bir öncekinin yürürlüğe girmesini sağlarsa, süreler iptal kararının kesinleşmesi tarihinde işlemeye başlar. Tenkis iddiası, def'i yoluyla her zaman ileri sürülebilir." hükmü düzenlenmiştir. Somut olayda; davacı tarafça babaanneleri murisin 26/09/2003 tarihinde düzenlediği vasiyetname ile saklı paylarını ihlal ettiğini ileri sürerek tenkis talebinde bulundukları, mahkemece davanın hak düşürücü süre nedeni ile reddedildiği, davacılar vekili tarafından kararın istinafa taşındığı anlaşılmaktadır....

            Uyuşmazlık ve hüküm vasiyetnameden kaynaklanan tapu iptal ve tescil istemine ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 26.01.2009 tarih ve 1 sayılı kararının 2. maddesi gereğince inceleme görevi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 14.03.2011 (Pzt.)...

              Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede; Dava, ölüme bağlı tasarrufun (vasiyetnamenin) saklı pay oranında tenkis isteminden ibarettir. Mahkemece tenkis isteği TMK 571. maddesinde düzenlenen hak düşürücü süre geçtikten sonra dava açıldığı gerekçesi ile reddedilmiştir. TMK’nın 571. maddesine göre, tenkis davası açma hakkı, mirasçıların saklı paylarının zedelendiğini öğrendikleri tarihten itibaren başlayarak bir yıl ve her halde vasiyetnamenin açılma tarihinden diğer tasarruflarda ise mirasın açılması tarihinin üzerinden on yıl geçmekle düşer. Bir yıllık süre, tenkis davası açmaya hakkı olan mirasçının saklı payına tecavüz edildiğini öğrendiği tarihten itibaren işlemeye başlar. Bu sürenin işlemeye başlayabilmesi için iki durumun gerçekleşmesi gerekir. Bunlar, mirasbırakanın ölümü ve saklı payın ihlal edildiğinin öğrenilmiş olması....

              UYAP Entegrasyonu