Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, 07.02.2018 tarihinde verilen dilekçeyle vasiyetname düzenlenmesi talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda vasiyetname düzenlenmesine yer olmadığına dair verilen 20.01.2021 tarihli hükmün İstanbul Bölge Adliye Mahkemesince istinaf yoluyla incelenmesi davalı ... tarafından talep edilmiştir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesince istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi tarafından 17.01.2022 tarihli ek kararı ile temyiz talebinin reddine karar verilmiştir. Temyiz talebinin reddine dair ek kararın davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya ve içeriği incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü....
Mahkemece; davacı her ne kadar muris ... yaşı sebebiyle usulünce rapor alınmadan vasiyetname tanzim edildiğini iddia etmiş ise de; Devlet Hastanesinden alınan raporun murisin fiil ehliyetine haiz olduğunu ortaya koyduğu; raporun aksine dair bir kanıtta dosyaya sunulmadığı, ...kanunun aradığı şekil şartları yerine getirildiğinden vasiyetnamenin iptalinin gerekmeyeceği anlaşılmıştır. Gerekçesiyle" davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, davacı taraf; murisin vasiyetname düzenlerken 78 yaşında olduğumu, kişinin akli melekelerinin yerinde olup olmayacağı konusunda ve tek imzalı olarak verilen raporun yeterli olmadığını iddia etmiştir. Murisin vasiyetnamesinin düzenlenmesi sırasında hukuki ehliyetinin tespiti uzmanlık gerektirir....
Resmi vasiyetname düzenlenmesi yasada sıkı şekil şartlarına bağlanmıştır. Bu nedenle, resmi vasiyetname düzenlenmesine tanık olarak katılan kişilerin kimliği önem arzetmektedir. Somut olayda; iptali talep edilen Ankara Altındağ 4. Noterliği’nde düzenlenen 31/07/2009 tarih ve 22265 yevmiye nolu vasiyetnamenin düzenlenmesi sırasında, muris ...’ın altsoy kan hısmı olan (davalı ...’in kızı) torunu ...’nin eşi ...’in tanık olarak yer aldığı, adı geçen tanığın maddede sayılan "bu kişilerin eşleri" kapsamına girdiği; dolayısıyla, vasiyetnamenin TMK'nın 536/1. maddesine aykırı düzenlendiği anlaşılmıştır. Bu nedenle, vasiyetnamenin iptali yönünde verilen mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından kararın onanması gerekirken, Dairemizce zuhulen davalı ... lehine bozulduğu anlaşıldığından, davacılar vekilinin bu yöne ilişkin karar düzeltme isteminin kabulüne karar vermek gerekmiştir....
Dava murisin sözlü vasiyetinin tutanak altına alınması talebine ilişkindir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 539. maddesine göre "Mirasbırakan; yakın ölüm tehlikesi, ulaşımın kesilmesi, hastalık, savaş gibi olağanüstü durumlar yüzünden resmi veya el yazılı vasiyetname yapamıyorsa, sözlü vasiyet yoluna başvurabilir. Bunun için mirasbırakan, son arzularını iki tanığa anlatır ve onlara bu beyanına uygun bir vasiyetname yazmaları veya yazdırmaları görevini yükler. Resmi vasiyetname düzenlenmesinde okur yazar olma koşulu dışında, tanıklara ilişkin yasaklar, sözlü vasiyetteki tanıklar için de geçerlidir." Aynı Kanunun 540. maddesine göre "Mirasbırakan tarafından görevlendirilen tanıklardan biri, kendilerine beyan edilen son arzuları, yer, yıl, ay ve günü de belirterek hemen yazar, bu belgeyi imzalar ve diğer tanığa imzalatır....
Yerel mahkemece, taraflarca tanık olarak gösterilmeyen, vasiyetname tanıklarının re'sen dinlenilmesi ve beyanlarının hükme esas alınması, açıklanan usul kuralının ihlali niteliğindedir. Kaldı ki, vasiyetname tanıklarının, vasiyetname içeriğine uygun düşmeyen beyanları, hükme esas alınamaz(Yargıtay 2. HD. nin 14.09.2000 günlü ve 2000/8300 E.- 2000/10203 K., 17.03.2003 günlü ve 2003/2713 E.- 2003/3610 K. sayılı ilamları da aynı yöndedir). Mahkemece; az yukarıda açıklanan ilkeler gözardı edilerek vasiyetname düzenlenmesi sırasında tanık olarak hazır bulunan ve vasiyetnameyi tanık olarak imzalayan Y.. O..'nın beyanına ihbar edilerek hüküm kurulmuştur. Hal böyle olunca, mahkemece vasiyetname tanığı Y.. O..'nın vasiyetname içeriğine uygun düşmeyen ifadeleri nazara alınmadan dosyadaki diğer bilgi ve belgeler tartışılarak sonucu dairesinde hüküm tesisi gerekirken bu yön gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
Resmi vasiyetname düzenlenmesi yasada sıkı şekil şartlarına bağlanmıştır. Bu nedenle, resmi vasiyetname düzenlenmesine tanık olarak katılan kişilerin kimliği önem arzetmektedir. Somut olayda; iptali talep edilen Afyonkarahisar 8. Noterliği’nce düzenlenen 30/06/2020 tarih ve 6040 yevmiye nolu vasiyetnamenin düzenlenmesi sırasında, muris Melike Kılıç'ın ana baba bir kız kardeşi olan Sebahat Pelit'in eşi İdris Pelit'in tanık olarak yer aldığı, adı geçen tanığın maddede sayılan "bu kişilerin eşleri" kapsamına girdiği; dolayısıyla, vasiyetnamenin TMK'nın 536/1. maddesine aykırı düzenlendiği anlaşılmış olup, bu durum TMK 557. maddesi uyarınca tasarrufun kanunda öngörülen şekle uygun yapılmamış olması sebebiyle vasiyetnamenin iptali sebebidir. (Yargıtay 3....
in kardeşi olup tek sağ ve yasal mirasçısı olduğunu; murisine, vefat etmeden 6 gün önce, davalı ... tarafından eve noter getirilmek suretiyle vasiyetname düzenlettirildiğini; düzenlenen bu vasiyetnamenin, kanunda öngörülen şekle aykırı olarak ve de murisin çok ağır hasta olduğu bir sırada, tasarruf ehliyeti yok iken, kendisine bakmama tehdidi altında bırakılarak düzenlenmiş olduğunu idida ederek; vasiyetnamenin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; vasiyetnamenin, yasadaki şekil şartlarına uygun olarak düzenlendiğini; vasiyetçinin vasiyetnameyi düzenlerken alınmış hekim raporu bulunduğunu savunarak; davanın reddini istemiştir. Mahkemece; "...MK'na göre vasiyet edenin karı veya kocası, usul ve füruu, erkek ve kız kardeşleri ile bu kimselerden herbirinin karı ve kocasının, resmi vasiyetnamenin düzenlenmesi sırasında tanık olarak bulunamayacakları öngörülmeştir. Tanıklardan ... Kul, yararına vasiyet yapılanın kardeşinin kocasıdır....
, ancak, müvekkili hariç, diğer tüm davalı mirasçıların Vasiyetnamenin içeriğini ve hatta ilk vasiyetnameden vazgeçilerek, ikincinin yapılması ve düzenlenmesi ile içeriğini hepsini bilmekte ve kendi iradelerine göre hazırlattıklarını, bilirkişinin VASİYETİN GİZLİLİĞİ ilkesinin ihlal edilmesi ile ilgili hususu görmemezlikten gelerek bu husustan hiç bahsetmediğini; 4- Tanıkların vasiyetname hazırlanırken en başından beri noterde olmadıkları gibi vasiyetname hazırlanırken vasiyetçinin kendi isteklerini resmi memura söylerken duymadıklarının anlaşıldığını, aksine vasiyetname içeriğini hazırlatanın oğlu Hasan Ali olduğunun anlaşıldığını, çünkü davacı müvekkili hariç davalılar ve çocukları noterde hazır bulunduklarını ve hep birlikte vasiyetin içeriğini kendileri memura hazırlattıklarını, eğer murisin kendi iradesi ile Vasiyetname yapmış olsa idi, yanında sadece bir kişi ile gitmesinin gerektiğini, oysa, müvekkili hariç tüm çocukları yanında iken ve çocukların bulduğu tanıklar ile Vasiyetname...
Noterliği'nin 21449 yevmiye sayılı ve 01/12/2011 tarihli vasiyetnamenin yasanın aradığı şekil şartlarına uyulmadan düzenlendiğini, vasiyetnamenin baştan itibaren aynı memur tarafından düzenlenmesi gerektiğini, vasiyetname ile müvekkillerinin saklı payının ihlal edildiğini belirterek vasiyetnamenin iptalini, aksi takdirde taşınmazların bölünmesi halinde tescilini, bölünemez ise değerinin tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili cevap dilekçesinde; yasal sürede dava açılmadığını, vasiyetnamenin şekil şartlarına uygun olduğunu murisin iradesinin ayakta tutulması gerektiğini, davacıların murisin iradesine itiraz etmediklerini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece; vasiyetnamenin baştan itibaren tüm işlemlerin aynı memur tarafından yapılması kuralına uyulmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile vasiyetnamenin iptaline karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....
vasiyetname düzenlediğinin görüldüğünü belirterek, Ulubey Uşak Noterliği' nin 30/10/2000 tarih 1624 yevmiye nolu düzenleme şeklinde vasiyetnamenin gerekli şekil şartlarını taşımadığını, irade fesadı altında yapıldığı ve en önemlisi de vasiyetname hazırlanırken vasiyet edenin hukuki işlem ehliyetine sahip olmamasından dolayı vasiyetnamenin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....