Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Vasiyetname ile ilgili olan çekişmeler ait olduğu mahkemede ayrıca dava konusu olacağından vasiyetnamenin açılmasına engel oluşturmaz. Vasiyetnamenin iptal edilip edilmediği, itiraza uğrayıp uğramadığı, vs. hususların tespiti vasiyetnamenin açılması talebine bakan mahkemece değil, vasiyetnamenin iptali veya tenfizine bakan mahkeme tarafından değerlendirilmelidir. Bu açıklamalardan sonra somut olaya gelince; her ne kadar açılması hususunda ihbarda bulunulan vasiyetname usulünce açılıp, okunmuş ise de, dosya kapsamına göre müteveffanın mirasçılarından T3 (İnce) vasiyetname tebliğ edilmeden ve taraf teşkili sağlanmadan karar verildiği anlaşılmaktadır. Tüm yasal mirasçılar belirlenip, tebligat çıkarılmak suretiyle taraf teşkili sağlanarak karar verilmesi gerektiğinden, HMK'nın 353/1- a-4- 6 maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına dair aşağıdaki kararın verilmesi gerekmiştir....

Noterliği'nde düzenlenen belgenin, vasiyetname olduğu kabul edilerek açılıp okunmasına karar verilmiş; hüküm, mirasçılardan ... tarafından temyiz edilmiştir. Vasiyetname, geçerli olup olmadığına bakılmaksızın, tesliminden başlayarak bir ay içinde mirasbırakanın yerleşim yeri Sulh Hakimi tarafından açılır. Vasiyetname açılırken bilinen mirasçılar ve diğer ilgililer, açılması sırasında diledikleri takdirde hazır bulunmak üzere çağrılır ve okunur. (TMK.md.596) Noter tarafından düzenlenen ve vasiyetname niteliğinde olmayan belgeler hakkında sulh hakimince yapılacak herhangi bir işlem bulunmamaktadır. Somut olayda; Babaeski Noterliği'nde düzenlenen belge, ölünceye kadar bakma sözleşmesidir. Hal böyle olunca, mahkemece; sözü edilen belge ile ilgili yapılacak herhangi bir işlem bulunmaması nedeniyle, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile vasiyetnamelerin açılıp okunmasına ilişkin hükümlere tabi tutulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....

    Sulh Hukuk Mahkemesinin 2018/39 Tereke Sayılı dosya ile terekenin tespiti davası açıldığını, bahsi geçen vasiyetnamenin usul ve yasaya aykırı olması ve murisin hukuki ehliyeti olmadan düzenlenmesi sebebiyle iptali gerektiğini, vasiyetname düzenleyen kişinin ayırt etme gücüne ve hukuki ehliyete sahip olması gerektiğini, bu kapsamda vasiyetname düzenleyen murisin vasiyetnameyi düzenlediği 07.04.2004 tarihinde 71 yaşında olduğu ve sağlık durumu geçmişine bakıldığında, murisin ayırt etme gücüne sahip olmadığının anlaşılacağını, vasiyetname metnine bakıldığında, murisin işlem yapması için sağlık raporu alınması gerektiğini ve raporun vasiyetnamenin düzenlendiği tarihten 16 gün öncesinde alındığını, murisin rapor alması gereği ve işlem tarihinden 16 gün öncesi tek bir doktordan alınan ve geçerliliği yitirilmiş rapora istinaden işbu vasiyetnamenin düzenlenmesi mümkün olmadığını, hukuka aykırı vasiyetnamenin iptali gerektiğini bildirmiştir....

    ın 21.06.2004 tarihinde düzenlediği vasiyetnamenin ölümünden sonra 01.06.2011 tarihinde açıldığını, babasının vasiyetname verdiği tarihte temyiz kudretinden yoksun olup vasiyetname düzenlemeye ehil olmadığını, aynı zamanda bu vasiyetname ile saklı payının da ihlal edildiğini ileri sürerek vasiyetnamenin iptali, olmazsa tenkise karar verilmesini istemiştir. Davalılar, resmi vasiyetname düzenlendiği tarihte mirasbırakanın ayırtım gücünün yerinde olduğunu, vasiyetname tarihinden beş sene sonra açılan vesayet davasının mirasbırakanın ehliyetli olduğu gerekçesiyle reddedildiğini, davacının diğer iddialarının da yerinde olmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, mirasbırakanın akıl zayıflığının olmadığı, hukuki işlem ehliyetinin bulunduğunu gerekçeleri ile davanın reddine ilişkin karar, Yargıtay 3. Hukuk Dairesince; "......

      Davalı vekili cevap dilekçesinde; vasiyetname açılma dosyasının henüz tamamlanmadığını ve tebligat aşamasında olduğunu,davaya konu edilen vasiyetnamenin gerekli şekil şartlarını haiz olduğunu, vasiyetnamenin iptali için TMK'nun 557. maddesinde sayılan sınırlı sebeplerin davaya konu edilen vasiyetname için söz konusu olmadığını, murisin söz konusu vasiyetnamenin tamamını kendi el yazısı ile hazırladığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davaya konu edilen vasiyetnamenin TMK'nun 538. maddesinde belirtilen şekil şartlarına uygun ve geçerli olduğu gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. TMK'nun 595.maddesi gereğince; mirasbırakanın ölümünden sonra ele geçen vasiyetnamenin geçerli olup olmadığına bakılmaksızın hemen sulh hakimine teslimi zorunlu olup, vasiyetname teslimden başlayarak bir ay içinde açılır ve ilgililere okunur....

        vasiyetname yapma imkanının çok zor, meşakkatli hatta imkansız olduğunu, yine murisin dışarıdan ilkokul diploması almış sadece imza atabilen iki üç kelime yazabilecek seviyede okur yazar olduğunu, bu nedenle el yazsısı ile vasiyetname yazmasının mümkün olmadığını, murisin okur yazarlığının bu derecede kıt olmasının üzerine bir de ağır kalp ve koah rahatsızlığı eklendiğinde murisin el yazısı ile bir vasiyetname hazırlayabilmesi neredeyse imkansız olduğundan son arzularını sözlü vasiyetname ile ifade edebildiğini, sözlü vasiyetnamede aranan geçerlilik şartlarında herhangi bir eksiklik söz konusu olmadığını beyan ederek davanın reddini savunmuştur....

        Davacının bir diğer iddiası eşi Halit Öncü'nün, davalı T3 tarafından yanıltılarak vasiyetname düzenlettirdiği yönündedir. Davalı taraf davanın reddini ve vasiyetname konusu taşınmazları bileziklerini satarak ve akrabalarından borç alarak satın aldığını belirtmiş ise de, tapuda satış yerine aralarında niçin vasiyetname düzenlendiğini açıklamamış, 02/02/2022 tarihli duruşmada, muris ile 17 yaşımda evlendiğini, murisin bir kısım yerlerini satması ve geriye kalanı da satacağından bahisle vasiyetname almaya mecbur kaldığı beyanı ile zımnen murisi yanıltarak vasiyetname düzenlettirdiğini kabul etmiştir. Davalının duruşmadaki zımni kabul beyanı üzerine davanın kabulün karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." şeklindeki gerekçe ile "Davanın KABULÜNE, Yağlıdere Noterliğinin 19/01/2016 tarihli 65 Yevmiye Numaralı düzenleme şeklindeki vasiyetnamenin iptaline" karar verilmiştir....

        Somut olayda, söz konusu vasiyetname düzenlenirken vasiyetname içeriğinde gerekli olan bütün yerlerde ... 4. Noteri ... ... ismi yazılmıştır. Ancak onay işlemleri, Noter vekili Başkatibi ... ... adına kaşe basılarak onun imzası ile yapılmıştır. Bu hal söz konusu vasiyetnameyi düzenleyen kişinin kimliği hakkında tereddütler yaratmaktadır. Böyle olunca takriri alanın ve düzenleme yapanın Noter ... ... olduğunu kabul etmek zarureti ortaya çıkmakta olup söz konusu kişinin imzasını muhtevi olmayan belgeyi de resmi vasiyetname olarak nitelemek doğru olmaz. Şu halde yasaya uygun düzenlenmeyen belge bütünlüğü çelişkili vasiyetname şekil şartlarını taşımadığından davanın kabulü gerekirken reddi usul ve kanuna aykırıdır....

          Vasiyetname tanıklarının, vasiyetname içeriğine uygun düşmeyen beyanları, hükme esas alınamaz (Dairemizin 2015/5807 E. ve 2015/18223 K. sayılı 17/11/2015 tarihli kararı, Yargıtay 2. HD. nin 14.09.2000 günlü ve 2000/8300 E.- 2000/10203 K., 17.03.2003 günlü ve 2003/2713 E.- 2003/3610 K. sayılı ilamları da aynı yöndedir ). Mahkemece; az yukarıda açıklanan ilkeler gözardı edilerek vasiyetname düzenlenmesi sırasında tanık olarak hazır bulunan ve vasiyetnameyi tanık olarak imzalayan ... 'ın beyanına itibar edilerek hüküm kurulmuştur. Somut olayda, vasiyetnameye tanık olarak imza atan ...; duruşmada tanık olarak dinlenmiş, beyanında notere gittiklerini, imza attığını, muris ile hiç konuşmadığını, muris ile vasiyetnamenin isteğine uygun olup olmadığı konusunda da konuşmadığını belirtmiştir. Mahkemece vasiyetname tanığı ...'ın vasiyetname içeriğine uygun düşmeyen ifadeleri nazara alınarak yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir....

            Somut olayda; mahkemece yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri çerçevesinde mirasçılara davetiye çıkarılmak suretiyle taraf teşkili sağlandıktan sonra duruşmada hazır bulunan mirasçılara vasiyetname okunarak ilgili kısımlarının de kendilerine tebliğ edilerek vasiyetnamenin açılıp okunduğunun tespitine karar verilmesi gerekirken, ... 4. Noterliğinde düzenlenen 30/11/2011 tarih ve 12188 yevmiye numaralı vasiyetname ile dava konusu edilen ... . Noterliğinde düzenlenmiş olan 27/11/1998 tarih ve 42172 yevmiye numaralı vasiyetnameden dönüldüğü, bu nedenle ortada açılıp okunması gereken bir vasiyetname bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiş ve bu husus bozmayı gerektirmiştir....

              UYAP Entegrasyonu