Davalı; bir yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğini, murisin dava konusu vasiyetname ile davalı lehine muayyen mal vasiyetinde bulunduğunu, davacı ve diğer kardeşlerini de vasiyetname ile taşınmaz bırakıldığını, davacının iddialarının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, şekil şartlarına uygun, müteveffanın son arzularını içeren, tamamen hür irade ile yapılmış bir vasiyetname olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece; birbirini doğrulayan ......
Mahkemece; davanın kısmen kabulü cihetine gidilerek; bir kısım taşınmazların dava konusu vasiyetname kapsamında olduğunun tespitine karar verilmiş, davacıların tescil talebi yerinde görülmeyerek reddedilmiştir. Davacılar vekili; tespitine karar verilen taşınmazlar yönünden tescil kararı verilmemesini ve vasiyetname kapsamında olan tüm taşınmazların kararda gösterilmemesini temyiz sebebi yaparak hükmün bozulmasını talep etmiştir. Dava; okunmuş ve tenfizine karar verilmiş vasiyetnamede yerleri belirtilen gayrimenkullerin "tespiti " ve davacılar adına "tescili" talebine ilişkindir. Dava konusu vasiyetname; ... Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 11.04.1996 tarihli ilamı ile açılıp okunmuş; ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 26.12.1996 tarihli ilamı ile tenfizine karar verilmiş, tenfiz hükmü; temyiz edilmeden 05.03.1997 tarihinde kesinleşmiştir. Dosya içeriğinden; 13.09.1983 günü ... 1. Noterliği'nde düzenlenen vasiyetname ile ....'...
nin payını devretmesi ile vasiyetname koşulunu bozduğunu" belirtmiş, davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir. Bu durumda, vasiyetname alacaklısı davalı E..'nin kendi payını devretmek suretiyle vasiyetnamedeki şartı bozması nedeniyle, mahkemece; vasiyetnameye konu taşınmazın yine vasiyetname gereğince 7 kardeş arasında paylaştırılmasına yönelik olarak 1/7 payının davacı adına tesciline, vasiyetnamenin bu şekilde tenfizine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. ./.. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalı E.. vekili için duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre takdir edilen 1.100 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı E.....
Sulh Hukuk Mahkemesinin 2017/1025 Esas sayılı dosyasından vasiyetname suretinin gönderildiğini, ... 1. Noterliğinin 14.11.2006 tarih ve 25806 yevmiye sayılı vasiyetnamede murisin adına kayıtlı farklı taşınmazları taraflara bıraktığını, ayrıca bu taşınmazlar için davalı ...'...
Vasiyetname usulünce açılıp, okunma kararının kesinleşmesinden sonra vasiyetnamenin iptali için 1 yıllık hak düşürücü süre işlemeye başlar. Vasiyetnamenin tenfizi ve buna bağlı olarak tapu iptal ile tescil davası vasiyetnamenin açılıp okunduğu, itiraza uğramadan veya itiraz edilmiş ise itirazların reddedilmesi sonucunda kesinleştiğine dair bir tespit davasıdır. Davada, vasiyetnamenin açılıp okunması davasının kesinleşme tarihinden itibaren davalıların vasiyetname ile ilgili iptal davası açmaları için 1 yıllık hak düşürücü süre geçmeden, başka bir deyişle vasiyetname kesinleşmeden ve infaz edilebilir olmadan mahkemece; davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....
Vasiyetname ile ilgili olan çekişmeler ait olduğu mahkemede ayrıca dava konusu olacağından vasiyetnamenin açılmasına engel oluşturmaz. Vasiyetnamenin itiraza uğramadığının tespitine vasiyetnamenin açılması davasına bakan mahkeme değil vasiyetnamenin tenfizine bakan mahkeme tarafından karar verilir. Somut olayda; miras bırakan M.. U.., 23.12.2013 tarihinde ölmüş; geride yasal mirasçıları olarak eşi N.. U.., oğlu İ.. U.., kızı M.. U.. (A..), oğlu M.. U.. ve kızı F.. U.. (Y..) kalmıştır. Mahkemece, müteveffa M.. U..'a ait, ... Noterliği'nce düzenlenen 31/05/2013 tarih ve 2080 yemiye numaralı düzenleme şeklindeki vasiyetname ile mensup mirasçı olarak atandığı anlaşılan N.. U..'...
Noterliği'nde 24.02.2015 gün ve 03826 yevmiye sayılı vasiyetname düzenlenmişse de; murisin vasiyetname tanzimi sırasında akıl sağlığının yerinde olmadığını ve vasiyetnamenin şekil şartlarına uygun düzenlenmediğini belirterek, vasiyetnamenin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; annesinin akıl sağlığının yerinde olduğunu belirterek, davanın reddini istemiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile muris tarafından düzenlenen vasiyetname resmi evrak niteliğinde olduğundan tanık beyanları ile aksinin ispat edilemeyeceği, Adli Tıp Kurumu'ndan alınan bilirkişi raporuna göre murisin vasiyetnamenin düzenlendiği tarihte akıl sağlığının yerinde olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur....
nın 15.09.2011 tarihinde vefat ettiğini ve 29.04.1988 tarihli vasiyetnamesini bıraktığını, mirasçılık belgesine göre murisin tüm malvarlığının Hazineye aidiyetine karar verildiğini, vasiyetnamenin düzenlendiği sırada müteveffanın 73 yaşında olup vasiyetname ekinde sağlık raporu olmadan vasiyetnamenin düzenlendiğini, murisin vasiyetname tarihinde hukuki işlem ehliyetine sahip olması gerektiğini, eksik inceleme ile karar verildiğini bildirerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. C....
yazıp imzaladığı vasiyetname bulunmasına rağmen davalının kışkırtmaları ile sağlıksız bir ruh haline sahip iken notere giderek yasal kabulü imkansız bir vasiyetname imzaladığını, bu vasiyetname ile yetinilmeyip de bir karşılık almadan muvazaalı bir şekilde şirketteki %51lik hissesini de bir karşılık almadan davalıya devrettiğini, davalının ekonomik olarak bu şerketteki hisselirin devretmesi için hiçbir sebebi olmadığını, bu vasiyetname ve devir işlemi öncesinde birçok taşınamzın bedelsiz olarak bir takım yakınlara aktarıldığını, tapuda bedel gösterilmesine rağmen murisin mal varlığında bir artış görülmediğini, banka hesaplarının da vekalet ile kendisinden alınıp boşaltıldığını belirterek murisin Balkanlar Ağaç Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi'ndeki 01/10/2013 tarihinde oğlu olan davalıya muvazaalı bir biçimde müvekkilinden mal kaçırmak maksadı ile devir etitği %51'lik hissesinin iptaline, iptal edilen hisseden müvekkilinin miras payına isabet eden 2805 hissenin müvekkil adına kayıt ve...
Vasiyetname ile ilgili olan çekişmeler ait olduğu mahkemede ayrıca dava konusu olacağından vasiyetnamenin açılmasına engel oluşturmaz. Vasiyetnamenin itiraza uğramadığının tespitine vasiyetnamenin açılması davasına bakan mahkeme değil vasiyetnamenin tenfizine bakan mahkeme tarafından karar verilir. Somut olayda; mahkemece kurulan hüküm fıkrasında 17.04.1995 tarihli el yazısı ile tanzim edilmiş vasiyetname ile ilgili olarak Wiesbaden Noterliğindeki tasdik tarihi yazılması gerekirken, vasiyetnamenin noterlikte yapıldığı zannı yaratacak şekilde hüküm kurulması ve tasdik tarihinin yanlış yazılması doğru görülmemiş ve bu husus kararın bozulmasını gerektirmiş ise de, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438/7. maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir....