Çıkıntılar el yazısı ile yapılamaz (Noterlik Kanunu 81).Bu yasal zorunluluğa rağmen; somut olayda resmi şekilde oluşturulan ve buna göre vasiyetnamenin Noter ... tarafından düzenlenmeye başlandığı, vasiyetnameyi düzenletenin okur-yazar olmadığını gördüğünü, tanıklar huzurunda vasiyetnameyi okuduğunu belirtmesine rağmen belirtilen vasiyetname Noter Katibi ... tarafından imzalandığı görülmektedir.Bu hal; söz konusu vasiyetnameyi düzenleyen kişinin kimliği hakkında tereddütler yaratmaktadır. Birinci sayfa altındaki onayın Noter ...'a ait olmadığından yukarıda açıklanan kural uyarınca geçerli değildir.Böyle olunca; takriri alanın ve düzenleme yapan Noter ... olduğunu kabul etmek zarureti ortaya çıkmakta olup, sözkonusu kişinin imzasını muhtevi olmayan belgeyi de resmi vasiyet olarak nitelemek doğru olmaz....
Mahkemece, vasiyetname tüm mirasçılara usulüne uygun tebliğ edilmeli, yukarıda açıklanan kurallar çerçevesinde açılıp okunma işlemi tamamlanmalıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 25.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davacıların murisinin düzenlediği vasiyetname; ... 5.Asliye Hukuk Mahkemesinde 2011/650 Esas sayısı ile açılan vasiyetnamenin iptali davası sonucunda, davaya konu vasiyetin hazırlanmasına noter başkatibince başlandığı ancak noter ... tarafından işlemin tamamlandığı ve imzalandığı böylece vasiyetnamede birlik kuralının ihlal edildiği, vasiyetnamenin toplam 3 sayfa olduğu, 3....
CEVAP: Davalı T3 mahkemeye sunmuş olduğu 02/03/2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Vasiyetnamenin hukukumuzda sınırlı sayı prensibi gereği üç şekilde düzenlenebileceğini; Bunların resmi vasiyetname, el yazılı vasiyetname ve sözlü vasiyetname olduğunu; Murisin, bunları ölümüne kadar her zaman serbestçe ve tek taraflı olarak geri alabileceğini ve değiştirebileceğini; Vasiyetçinin geri alma imkanını ortadan kaldıran ya da sınırlayan her türlü şart ve kaydın geçersiz olduğunu; Murisi Ömer Şenlik'in de yukarıda belirtilen şekil ve şartlarda vasiyetname tanzim etmek için Çivril Noterliği'ne müracaat ettiğini; Sözlü olarak da kendi iradesini yansıtan vasiyetnamesini tekrar ettiğini ve noter yeminli baş katibi tarafından sözlü beyan edilen bu vasiyetnamenin yazıya dökülerek davaya konu vasiyetname tanzim ve imza edildiğini; Murisin sözlü olarak beyan ettiği vasiyetnamesinin Çivril Noterliği'nde resmi vasiyete dönüştüğünü; Esas olanın murisin vasiyet iradesinin ortaya konulmasının açıklanması...
Vasiyetname tanıklarının dava konusu vasiyetnamede yazılı beyanlarının doğru olmadığı iddiasının yine aynı kuvvette başka bir delil ile ispatlanması gerekir. HMK'nun 204/1.(HUMK.'nun 295.) maddesi gereğince "İlamlar ile düzenleme şeklindeki noter senetleri, sahteliği ispat olunmadıkça kesin delil sayılır." Noterlerin usulüne uygun olarak düzenledikleri ve onayladıkları belge(vasiyetnamenin) aksi ispat oluncaya kadar kesin delil teşkil eder. Vasiyetname tanıklarının vasiyetname içeriğine uygun olmayan beyanları hükme esas alınmamalıdır. (Yargıtay 3.Hukuk Dairesinin 27.05.2014 tarih, 2014/1627 E.- 2014/8253 K.) Bu nedenle, mahkemece; dava konusu 20.01.2009 tarihli vasiyetnamenin kanunun aradığı şekil şartlarını taşıdığı, aksinin ispatlanamadığı gerekçesi ile vasiyetnamenin iptal talebinin reddine karar verilerek, davacının tenkis talebi hakkında inceleme yapılarak oluşacak sonuca göre hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir....
Somut olayda; tanıkların, vasiyetnamenin noter tarafından, mirasbırakanın son arzu ve isteklerini taşıyan vasiyetnamenin mirasbırakanın beyanı alınmak suretiyle yazıldıktan sonra vasiyetçiye kendi yanlarında resmi memur tarafından okunduğuna ilişkin beyanlarının alındığı, resmi vasiyetnamenin noter, tanıklar tarafından imzalanmış ve miras bırakan tarafından parmak izi ile mühürlenmiş olduğu; bu haliyle vasiyetnamenin TMK'nın 535. maddesinde açıklanan şekil kurallarına prosedür yönünden uygun olarak yapılmış olduğunun vasiyetname içeriğinden anlaşılmakla; noterlerin usulüne uygun olarak düzenledikleri ve onayladıkları belge (vasiyetnamenin) aksi ispat oluncaya kadar kesin delil teşkil ettiğinden, davalı tanıkları olarak dinlenmiş olan resmi vasiyetname tanıkları Erdem ÇAĞLAR ile Muharrem ÇAĞLAR’ın talimatla alınan beyanlarında, mirasbırakanın noterliğe gitmeyip, noterin arabada bulunan ve yaşlı olan mirasbırakanın ayağına aşağıya gelip, arabanın içerisinde vasiyetnameyi düzenlediğini ancak...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ...ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki vasiyetnamenin iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, 09/11/2013 tarihinde ... eden murisin 01/11/2004 tarihinde noterde düzenlediği vasiyetname ile davalılara taşınmazlar bıraktığını, vasiyetnameyi noter vekili imzaladığı halde vasiyetin noterin huzurunda yapıldığının yazıldığını, vasiyeti düzenleyenin noter mi yoksa vekili mi olduğunun kuşkulu olduğunu,muris okur yazar olmadığı halde vasiyetin okur yazarmış gibi düzenlendiğini, murisin vasiyetname düzenlerken tasarruf ehliyetinin bulunmadığını, murisin iradesinin fesada uğratıldığını, vasiyetin baskı altında iken düzenlendiğini, vasiyetnamede yeralan tanıkların akraba olduklarını...
Vasiyetname içeriğinin tanıklara bildirilmesi zorunlu değildir." hükmüne yer verilmiştir. TMK'nun 534.maddesindeki öngörülen ilkeler geçerlilik şartıdır. Bunlardan birinin eksikliği vasiyetnameyi geçersiz kılar. bununla birlikte, vasiyetnamenin yorumunda murisin iradesini ayakta tutatacak bir yol izlenmelidir. Vasiyetin mümkün olduğu kadar ayakta tutulması aynı zamanda vasiyetçinin iradesine duyulan saygının da açık bir ifadesi olacaktır. TMK'nun 1.maddesi, "Kanun, sözüyle ve özüyle değindiği bütün konularda uygulanır" hükmünü içermektedir. Dava konusu olayda uyuşmazlık; vasiyetname düzenlenirken tanıklara ilişkin kanun metninde geçen "mirasbırakanı tasarrufa ehil gördüklerini" ifadesinin söz olarak aynen yazılmamış olmasının şekil eksikliği olarak nitelendirilip nitelendirilmeyeceği hususundadır. Vasiyetname bütün olarak incelendiğinde; mirasbırakanın, kanunen bu işlemi yapma yeteneğinin bulunduğu noter tarafından ifade edilmiş; ayrıca, T.C....
Somut olayda vasiyetname, noter tarafından, şeker hastalığı bulunan ve diyaliz hastası olan mirasbırakanın iyi göremediği için okuyamadığını beyan etmesi üzerine; okur yazar olmadığı belirtilerek, okuyamayan veya yazamayanlara özgü vasiyetname şeklinde düzenlenmiştir. Ne var ki, vasiyetnamede tanıkların “mirasbırakanın beyanının kendi önlerinde yapıldığını” tevsik eden beyanları yoktur. Bu beyanın yokluğu vasiyetnameyi geçersiz kılar. Hal böyle olunca, ilk derece mahkemesince; TMK'nın 535 inci maddesinin ikinci fıkrasında öngörülen şekil şartlarına uygun olarak düzenlenmeyen vasiyetnamenin iptali talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....
nin vasiyetnamenin düzenlendiği tarihte fiil ehliyetine haiz olduğunun belirtildiği, davacı tarafın irade sakatlığı hususunu ispatlayamadığı, noter senetlerinin sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli olduğu, vasiyetnamenin kanuni şekil bakımından geçerli olduğu, noter senedinin sahte olduğuna dair bir iddia ve ispatın bulunmadığı anlaşıldığından başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Davacılar vekili; 1. Vasiyetname ile müvekkillerinin miras paylarının ortadan kaldırılmaya çalışıldığını, 2. Vasiyetnamenin kanunda belirtilen şekilde yapılmadığını murisin iradesini de yansıtmadığını, 3....