WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İntifa haklarının (tevliyet, sükna ve galle) tespit ve tahsili için; mülhak vakıflar aleyhine açılacak davalarda yetkili mahkeme, vakfın yerleşim yeri (kurulduğu yer), mazbut vakıflar da ise bunlar ... tarafından yönetilmekte olup yerleşim yeri ile bir ilgilerinin kalmadığından ve Vakıflar Genel Müdürlüğünün yerleşim yeri de ... bulunduğundan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 6/1. (1086 sayılı HUMK 9.madde) maddesi de dikkate alınarak ... Mahkemeleri yetkilidir. Bu açıklamalar karşısında, somut olayda davalı tarafın süresi içinde yetki itirazında bulunduğu da dikkate alınarak; Mahkemece, ...’nün 19.08.2013 gün 16255 sayılı yazısına göre davaya konu vakıflardan Karaosmanzade Hacıosman Ağa ve Karaosmanzade ... Oğlu ... Ağa Vakıflarının mazbut birer vakıf olmaları nedeniyle ... Mahkemeleri yetkili olduğundan bu vakıflar yönünden dosyanın tefrik edilerek yetkisizlik kararı verilmesi gerektiğinin düşünülmemiş olması doğru görülmemiştir....

    Vakfı mütevellisi dava dilekçesinde vakıf adına kayıtlı ... hudutları içerisinde 4030 pafta 83-84 numaralı parselleri kapsayan zeytinlik vasfındaki taşınmazların mahsulleri zarar ettiğinden vakfa daha iyi bir gelir sağlamak amacıyla bunların satışlarına izin verilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; 5737 sayılı Vakıflar Kanunu'nun 12.maddesinin 3.fıkrasına göre, mülhak vakıflara başlangıçta özgülenen mal ve haklar, vakıf yönetiminin başvurusu üzerine, haklı kılan sebepler varsa, denetim makamının görüşü alınarak mahkeme kararı ile sonradan iktisap ettikleri mal ve hakları ise bağımsız ekspertiz kuruluşlarınca düzenlenecek rapora dayalı olarak vakıf yetkili organının kararı ile daha yararlı olanları ile değiştirilebilir veya paraya çevrilebilir....

      Esas sayılı dosyasından borca ve takibe itiraz edildiğini, ancak Vakıf merkezinde haciz işlemleri yapıldığını, çekte lehtar gözüken şirket ile vakıf arasında herhangi bir alacak- borç ilişkisinin bulunmadığını, çekte bulunan imzalardan birinin yetkili temsilciye ait olmadığı gibi tedavi maksadıyla da düzenlenmediğini, çekteki imzalardan birinin 20 Şubat 2009 tarihinden önce vakıf yönetim kurulu başkanı olan ...'e ait olduğunu, ve vakıfta bulunmadığı zamanlarda ortaya çıkacak acil ihtiyaçlarda kullanmak üzere önceden imzalandığını, bunun tedavül maksadı ile olmadığını, tedavül maksadı ile olsaydı hangi tarihte kimin adına hangi miktar için düzenlendiğinin defterlere kaydedileceğinin, 20/02/2009 tarihinde yapılan genel kurulda yönetim kurulu başkanlığına ...'ın seçildiğini, daha önce imzalanmış olan çekin başkan değişikliği nedeniyle iptal edilmesi gerekirken vakıf çalışanı tarafından iptal edildiği zannedilerek unutulmuş olduğunu, çekin en son ... elinde bulunmasına rağmen ...'...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali, tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı ... tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, 5737 Sayılı Yasanın 30. maddesine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı ... vakıf, ... ilçesi 2748 ada 136 ve 145 parsel sayılı taşınmazların mutasarrıfları adına kayıtlı iken davalı ... adına tescil edildiklerini, Kentsel sit alanında bulunan ... Han’da yer alan taşınmazların 5737 Sayılı Yasanın 30.maddesi uyarınca vakfı adına tescili gerektiğini ileri sürerek, davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ile ... adına tesciline karar verilmesini istemiştir....

          Mahkemece; vakıf senedine eklenmek suretiyle yapılan düzenlemelerin vakfedenin kuruluş sırasında bizzat belirlediği amacın genişletilmesi ve değiştirilmesi sonucunu doğuracak biçimde iradesine aykırılık oluşturduğu gözetilmeden ve Türk Medeni Kanununun 113. ve Türk Medeni Kanunu Hükümlerine Göre Kurulan Vakıflar Hakkında Tüzüğün 26. maddelerinde öngörüldüğü üzere, mevcut durum ve koşullarda vakıf senedindeki amacın genişletilmesi veya değiştirilmesi zorunluluğunu ortaya koyan herhangi bir gelişme ve buna bağlı olarak vakfedenin isteklerine açıkça uymayacak hallerin varlığı ileri sürülmediği gibi yeniden bir vakıf kuruluyormuşcasına vakfın amacını düzenleyen ve adını belirleyen senedinin l. ve 3. maddelerinin tamamen değiştirilip genişletilmesi neteliğindeki bu hükümlerin aksi düşüncelerle uygun bulunarak tesciline karar verilmesi, 2-Vakıf senedinin 24. maddesinde vakıf işlerinde uygulanacak yönetmelikler adları yazılmak suretiyle gösterildiği halde, belirsizlik meydana getirecek şekilde...

            Aynı Kanun'un 111. maddesi gereği vakıfların, vakıf senedindeki hükümleri yerine getirip getirmedikleri, vakıf mallarını amaca uygun biçimde yönetip yönetmedikleri ve vakıf gelirlerini amaca uygun olarak harcayıp harcamadıkları Vakıflar Genel Müdürlüğünce ve üst kuruluşlarınca denetleneceği düzenlenmiştir. 5737 sayılı Vakıflar Kanunu'nun 3. maddesine göre, Mülga 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi ile 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu hükümlerine göre kurulan vakıfların yeni vakıf olarak tanımlandığı; 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu, Vakıflar Kanunu ve vakıf senedi göre vakfı yönetmeye ve temsile yetkili organın vakıf yönetimi olarak adlandırıldığı; 4.madde gereği, vakıfların özel hukuk tüzel kişiliğine sahip oldukları; 6.maddenin son fıkrasına göre ise yeni vakıfların yönetim organının vakıf senedine göre oluşturulacağı, 10. maddenin son fıkraları gereği vakıf yönetiminde yer alan kişiler ile vakıf çalışanlarının kusurlu fiilleri nedeniyle vakfa verdikleri zararlardan sorumlu oldukları açıkça...

              Davalı ... vekili Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı verdiği temyiz dilekçesinde; yapılan araştırma ve incelemenin yetersiz olduğunu, davacıların müteveffa vakıf evladının kan bağı bulunan mirasçısı olmaları, kendilerinin de galleden istifade eden vakıf evladı oldukları anlamına gelmeyeceğini, arz ve izah edilen nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir. Dava, vakıf evladı olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Dosya içerindeki bilgi ve belgelerden davacıların babası Kadir'in annesi 2004 yılında vefat eden Müşerref ve diğerleri hakkında ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/90-401 ... ilamı ile dava konusu Mazbut Şakirt ... ... Vakfının galle fazlasına müstahak vakıf evladı olduklarının tespitine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 ... Kanun'un 371'inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür....

                taşınmazların yüzyıllardan beri dedelerinden babasına, babasından da kendisine rızai taksim neticesinde kaldığı, yüzyıllardır nizasız, fasılasız, ceddinin zilyedliği ve tasarrufunda malik sıfatıyla kullanılmakta iken onlardan kendisine rızai taksim sonucu intikal ettiği, kendisi tarafından da halen nizasız, fasılasız ve malik sıfatıyla kullanıldığı, vakıf mallarının zilyedlikle kazanımını yasaklayan ilk düzenleme olan 903 sayılı yasanın 1967 yılında yürürlüğe girdiği, ancak cedlerinin taşınmazlardaki zilyedlik ve tasarruflarının bu tarihten çok öncesi bir süreye dayandığı, bu nedenle kadastro çalışmaları esnasında davalı vakıf adına yapılan tespitin yersiz ve haksız olduğu, benzer yerler ve mevkiilerle ilgili mahkeme kararlarının bulunduğu iddiasıyla; davalı vakıf adına yapılan tespitlerin iptali ile taşınmazların tamamının kendi adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                Davalı Mülhak Vakıf mütevellisi ile davalı Vakıflar Genel Müdürlüğü vekili Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı verdikleri temyiz dilekçelerinde; istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebepler tekrar edilerek iddianın gerçekliği çok iyi araştırılma gerektiğini, batın şartının araştırmadığını, eksik inceleme ile karar verildiği ileri sürülerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir. Dava, vakıf evladı olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür....

                  Kendisinin galle fazlasına müstahak vakıf evladı olduğunu kanıtlaması gerekir. Bu konuda geçerli kanıtlar, davacının vakfedenle kan bağını gösteren nüfus kayıtları, kendisinin mahkeme kararı ile galle fazlasına müstahak vakıf evladı olduğunu gösteren vakıf evlatları ile irs ilişkisi içinde olduğunu belirleyen belgeler ve daha önce vakıftan galle fazlası alıyor ve bu husus bir defter ile belirlenmiş ise bu defterin dayanağını teşkil eden belgeler ve maddi olgulardır....

                    UYAP Entegrasyonu