WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Vakfı'nın galle fazlasına müstehak vakıf evladı olduğunun tespiti ile birikmiş galle alacaklarının ödenmesine karar verilmesi istenmiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile davacı ...'in Mazbut ... Binti ... Vakfı'nın galle fazlasına müstehak vakıf evladı olduğunun tespitine, birikmiş galle alacağı yönünden harçlandırılarak açılmış bir dava olmadığından bu talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hükme karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiş, bu kez davalı vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiştir. Dava, vakfın gelir fazlasından faydalanma amacına yönelik galle fazlasına müstehak vakıf evladı olduğunun tespiti istemine ilişkindir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile vakıf yönetimince masraf ve giderler sonrası artan ve dağıtılacak bir gallenin olduğu yönünde galle dağıtımına ilişkin alınmış kararın bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B. İstinaf Sebepleri Davacı vekili istinaf dilekçesinde; vakfedilen değerin güncel değere uyarlanıp buna isabet eden temettü gelirinin hesap edilerek galle fazlasının hesap edilip ödenmesine karar verilmesi gerekirken yetersiz bilirkişi raporu hükme esas alınarak davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir. C....

      Vakıflar Kanunu ve Vakıflar Yönetmeliğine göre, galle fazlası evlada veya üçüncü bir kişiye şart kılınan mazbut ve mülhak vakıflarda vakfedenin veya lehine galle fazlası şart kılınanın soyundan gelen ve bu nedenle vakfın gelirinden (gallesinden) yararlanma hakkına sahip olan kişiler için öncelikle dava açılması ve bu haklarının dava ile tespit edilmesi aranmıştır. Uygulamada bu dava, vakıflarda evladiye davaları, vakıf evladı ya da galleye müstehak evlat olduğunun tespiti davası şeklinde isimlendirilmiştir. Vakfın geliri üzerinde hak sahibi olduğuna ilişkin davayı, vakfiye uyarınca galleden yararlanma hakkı olan, yani vakfeden ile soy bağı olan ya da soy bağı olmasa bile galleden kendisine pay özgülenen diğer kişiler açabilir....

        Davanın kabulüne dair verilen kararın davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 15.11.2018 tarihli ve 2018/9411 Esas, 2018/18711 Karar sayılı ilamı ile onanmasına dair kararının davalı ... vekili tarafından düzeltilmesi istenildiğinden dosya yeniden incelenmiştir. Dava, vakfın gelir fazlasından faydalanma amacına yönelik galle fazlasına müstehak vakıf evladı olduğunun tespiti istemine ilişkindir. 5737 sayılı Vakıflar Kanunu'nun 3.maddesinde, mülhak vakıf mülga 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi'nin yürürlük tarihinden önce kurulan, yönetimi vakfedenlerin soyundan gelenlere şart edilen ve bu kişiler tarafından yönetilen vakıflar olarak tanımlanmıştır. Vakıflar Kanunu ve Vakıflar Yönetmeliğine göre, galle fazlası evlada şart kılınan mazbut ve mülhak vakıflarda vakfedenin soyundan gelen ve bu nedenle vakfın gelirinden (gallesinden) yararlanma hakkına sahip olan kişiler için öncelikle dava açılması ve bu haklarının dava ile tespit edilmesi aranmıştır....

          Davaya konu arihli vakfiyede galle, ikinci batından sonra kızlar hariç oğlunun oğluna bırakıldığı, hissedarlarından birisinin vefatı halinde hissesinin onun oğluna intikal edeceği ve eğer oğlunun oğulları bulunmadığı takdirde kardeşine kalacağı, galle alan ve oğlu bulunmayan evladın hissesinin aynı derecedeki vakıf evlatlarına kalacağı öngörüldüğünden, galle alan vakıf evladının çocuksuz olarak vefatı halinde hissesinin ne şekilde ve hangi oranda kardeşlerine intikal edeceğinin mahkemece tespit edilmeden ve kararda gösterilmeden bu hakkın doğrudan vakıftan istenmesinin uygun olmayacağı ve bu şekilde bir uygulamanın kargaşa yaratacağı anlaşıldığından davacıların mahkemeden bu şekildeki taleplerinde hukuki yararları olduğu görüldüğünden eksik inceleme ve yerinde bulunmayan gerekçe ile davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir....

            Vakfına ait birden fazla vakfiyenin bulunduğu bunlardan sadece 1210 H. (1795 M.) tarihli vakfiye ile galle fazlası batın tertibi olmaksızın erkek ve kız evlatlara ikili birli şekilde bırakıldığı, 1231 H.(1816 M.) tarihli zeyl vakfiyede ise galle fazlası ilk (1210 H.) vakfiye eklenmesinin şart kılındığı, 1219 H.(1804 M.) tarihli vakfiyede ise galle fazlası evlada bırakılmadan galle fazlasının mütevellide toplanması ve ihtiyaç olması halinde Camii'nin tamirinde kullanılması şart kılınmış olup, 1226 H. (1811 M.) tarihli vakfiye de ise gaile fazlasının evlada bırakıldığına dair herhangi bir hüküm olmadığı vakfın, nukud (para) vakfı olduğu anlaşılmaktadır....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, davacı T1 tarafından T7 T6 Bey Vakfı ve T3 aleyhine açılan, 1271 Hicri tarihli T6 ve 1381 T7 Vakıflarının galle fazlasından pay almaya müstehik vakıf evladı olduğunun tespiti talepli dava olup, ilk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde "açılan davanın kısmen kabulüne, davacının Turunçoğlu Ali Ağa Bin Mustafa Ağa Vakfında (Hicri 1271 tarihli) galle fazlasına müstehak evlat olduğunun tespiti talebinin reddine, davacının T7 (Hicri1263 tarihli) vakfiye galle fazlasına müstehak evlat olduğunun tespitine" dair verilen karara karşı davalılardan T3ne izafeten Kütahya T3 tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

              Efendi Vakfının galle fazlasına müstehak vakıf evladı olduklarının tespitine karar verildiği, kararın Yargıtay (Kapatılan) 18. Hukuk Dairesinin 21.01.1997 tarihli ve 1996/11426 Esas, 1997/195 Karar sayılı kararıyla onanarak kesinleştiği, İlk Derece ilamındaki herhangi biriyle davacıların bağının kurulması halinde davacıların da vakıf evladı olduklarının tespitine karar verileceğinden nüfus kayıt örnekleri ve bilirkişi raporu incelendiğinde davacının büyük ninesi... ... ile ... Karabulut'un kardeş ve....'nın çocukları olduğu, davacı ...'ın çocuğu, Kadriye'nin torununun kızı olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne ve davacının Mülhak .... Efendi Vakfının galle fazlasına müstahak vakıf evladı olduğunun tespitine karar verilmiştir. Davalı Vakıflar Genel Müdürlüğü vekilinin istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince; davacı ...'ın... ... ...'nun torunu ....'in de...'nin kızı olduğu, ... ile ... Karabulut'un kardeş oldukları, ...'...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın yetki yönünden usulden reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Dava dilekçesinde, davalı ................ Vakfı'nın galle fazlasına müstahak vakıf evladı olduğu, vakfa ait ...... İli ...... ilçesinde 1169 ada 1, 49 ve 20 parsel sayılı taşınmazların galle fazlasının vakıf evlatlarına vakfiyeye aykırı olarak yapılan haksız bu ödemenin 2012 yılında durdurulduğu, galle fazlası olarak 2004-2009 yılları arasında davalıya yapılan haksız ödemeler toplamı 3.419,73 TL nin, birleşen her iki dosyada ise ayrı ayrı haksız ödenen 1.291,33'er TL nin faizi ile birlikte davalılardan tahsili istenmiş; mahkemece, uyuşmazlığın taşınmazın aynından kaynaklandığı, yetkili mahkemenin .........

                  Vakıftan galle fazlasının alınabilmesi için, öncelikle vakfeden ile kanbağının ispatlanması, sonra da vakfiyede öngörülen şartların gerçekleşmesi gerekir. Somut olayda;davacının, Dairemizin 2005/3854 E.-5070 K. sayılı ilamı ile onanıp kesinleşen Ankara 16. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2004/63 E.-415 K. sayılı kararında ... Vakfı’nın galle fazlasına müstahak vakıf evladı olduğuna karar verildiği, adı geçen vakfedenin (...), ...’nın oğlu olduğu böylece davacının dava konusu edilen vakfın kurucusu ile kanbağını ispatladığı anlaşıldığından, 23 Safer 1089 H. (16 Nisan 1678 M.) tarihli vakfiyede hizmet karşılığı olmayan vazife (nezaret) şeklinde evlada belli bir meblağın ödenmesi ve hisse sahiplerinin vefatı durumunda da hissesinin evlatlarına intikal edeceği öngörüldüğünden, mahkemece davanın adı geçen vakfiye yönünden kabulüne karar verilmesi gerekirken, yerinde bulunmayan gerekçeyle davanın reddi yönünde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu