Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : UYGULAMA KADASTROSU Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Uygulama kadastrosu sırasında ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan ve tapuda davacı ... adına kayıtlı bulunan eski 171 parsel sayılı 560,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 110 ada 2 parsel numarasıyla ve 484,92 metrekare yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir. Davacı ..., uygulama kadastrosu sırasında Hazineye ait taşınmazın yüzölçümünün eksildiği ve yanlış tespit edildiği, yanlışlığın komşu parsellerden kaynaklandığı iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli taşınmazın uygulama tutanağının olagan yoldan kesinleştirilerek aynen tapu kütüğüne aktarılmak üzere ... müdürlüğüne iadesine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : UYGULAMA KADASTROSU Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Uygulama kadastrosu sırasında ... İlçesi ... Mahallesi çalışma alanında ve tapuda ... adına kayıtlı bulunan eski 170 parsel sayılı 620,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 110 ada 3 parsel numarasıyla ve 563,70 metrekare yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir. Davacı ... vekili, uygulama kadastrosu sırasında ...’ye ait taşınmazın yüzölçümünün eksildiği ve eksikliğin komşu parsellerden kaynaklandığı iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, 110 ada 3 parsel sayılı taşınmazın uygulama tutanağının olağan yoldan kesinleştirilerek aynen tapu kütüğüne aktarılmak üzere ... Müdürlüğüne iadesine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....

      Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosuna askı ilan süresi içinde açılan itiraz davasıdır. Dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde tesis kadastrosu 1969 yılında yapılmıştır. Mahkemece, dava konusu taşınmazların tesis kadastro tutanakları, tesis kadastro paftası, tapu kayıtları, uygulama kadastrosu tutanak asılları ve ekleri ile paftası, eski tarihli hava fotoğrafları getirtilerek, taşınmazlar başında yerel bilirkişiler, tespit bilirkişiler, harita mühendisi ve fen bilirkişi katılımı ile keşif yapılmıştır. Keşfe katılan teknik bilirkişiler raporlarını mahkemeye ibraz etmiştir. Mahkemece teknik bilirkişi raporları hükme esas alınmıştır....

      /a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosunun askı ilan tarihi içerisinde dava açılmış ise de dava dilekçesinin içeriği ve bu dilekçedeki anlatımdan, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun Ek-... maddesi uyarınca yapılan kullanım kadastrosu sonucu 123 ada 26 parsel numarası ile Hazine adına orman sınırları dışına çıkartılan ve tespit tutanağı kesinleşerek tapuya tescil edilen taşınmazın bir bölümünün davalılar adına tapuda kayıtlı bulunan ... ve ... parsel sayılı taşınmazların içerisinde tespit ve tescil edilmesinin hatalı bulunduğu, başka bir ifade ile uyuşmazlığın uygulama kadastrosundan değil, mülkiyet ihtilafından kaynaklandığı anlaşıldığına ve uygulama kadastrosunun amacı mülkiyet ihtilaflarını çözmek olmayıp, mülkiyet uyuşmazlıkları uygulama kadastrosuna ilişkin davalarda tartışma konusu yapılamayacağına göre, mahkemece Asliye Hukuk Mahkemesine görevsizlik kararı verilmesi gerektiği düşünülmeden, yargılamaya devamla hüküm kurulması isabetsiz olup, davacı Hazine vekilinin temyiz itirazları...

        Uygulama kadastrosunun açıklanan bu niteliği itibariyle, uygulama kadastrosuna itiraz şeklinde açılacak davalarda, mülkiyet uyuşmazlıklarına girilmeden, ilk tesis kadastrosuyla oluşturulan haritanın zemin ile uyumsuzluğunun neler olduğu, bu uyumsuzluğun hangi nedenlerden kaynaklandığı, uygulama kadastrosu sırasında nasıl bir tespit yapıldığı, uygulama kadastrosunun zemin ile harita arasında görülen uyumsuzluğu giderip gidermediği, uygulama kadastrosu da isabetsiz ise bu isabetsizliğin nereden kaynaklandığı gibi hususların aydınlatılması zorunludur. 3- Çekişmeli taşınmazların bulunduğu İzmir İli, Bergama İlçesi, Sağancı Mahallesinde 1955 yılında, takeometrik yöntemle yapılan ilk tesis kadastrosu; 2018 yılında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/2- a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosu çalışmaları bulunmaktadır....

        Dosya kapsamından ve 10.04.2017 tarihli fen bilirkişi raporunda tesis kadastrosu ile uygulama kadastrosuna ait paftaların çakıştırılması suretiyle oluşturulan haritadan, uyuşmazlık konusu bölüme ilişkin tesis kadastro sınırı ile uygulama kadastro sınırının bire bir aynı olduğu, başka bir ifade ile uygulama kadastrosu sırasında da tesis kadastrosunda oluşturulan sınırın esas alındığı, dolayısıyla tesis kadastrosu sınırı ile uygulama kadastrosu sınırlarının örtüştüğü, uygulama kadastrosuna yönelik çalışmanın usule uygun olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, davacının tesis ve uygulama kadastrosuna göre davalıya ait çekişmeli taşınmaz içinde kalan bölümün kendisine ait olduğuna ilişkin iddiası göz önüne alındığında, dava her ne kadar uygulama kadastrosuna itiraz edilerek açılmış olsa da, uyuşmazlığın mülkiyete ilişkin olduğu anlaşılmaktadır....

          Maddesi ile taşınmazın korunduğunu, özel mülkiyete konu olamayacağını, ikinci kadastronun istisnalarını düzenleyen 3402 sayılı Kanunun 22/2 a ve b bentlerinde bu yönde hüküm bulunmasa dahi, orman kadastrosu işlemleri bakımından 6831 sayılı Orman Kanunu’nun 3402 sayılı kadastro Kanununa göre özel kanun olması, orman kadastrosunun özel ve teknik bilgi gerektiren işlerden olması, 6831 sayılı Kanunun orman kadastrosunun orman kadastrosu komisyonları tarafından yapılacağına dair düzenlemeleri ve orman kadastro çalışmasının daha eski tarihli olmasının yerel mahkemece dikkate alınmadığını, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DAVA: 3402 sayılı yasanın 22/2- a maddesi gereği yapılan uygulama kadastrosuna itiraz mahiyetindedir....

          DAVA 1. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun (3402 sayılı Kanun) 22/2-a maddesi uyarınca 2017 yılında yapılan uygulama kadastrosu sırasında, ... ili Kadirli ilçesi Kayasuyu Köyü çalışma alanında bulunan, temyize konu edilen tapuda davacı Hazine adına kayıtlı bulunan eski 144 ada 34 parsel sayılı ve 3.940,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, yeni 144 ada 69 sayılı parsel olarak ve 2.789,01 metrekare yüzölçümüyle ve çalılık vasfında; eski 144 ada 72 parsel sayılı ve 6.890,74 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, yeni 144 ada 67 sayılı parsel altında ve 8.086,06 metrekare yüzölçümüyle tespit edilmiştir. 2. Davacı Hazine vekili dava dilekçesinde; uygulama kadastrosu sırasında davacıya ait taşınmazın yüzölçümünün eksildiğini ve eksikliğin davalılara ait 144 ada 67 parsel sayılı taşınmazdan kaynaklandığını açıklayarak dava açmıştır. II. CEVAP Davalılar; davaya cevap sunmamıştır. III....

            Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme 3402 sayılı Kanun'un 22/2.a maddesi gereği yapılan uygulama kadastrosu sırasında, dava konusu taşınmazın güney sınırının hatalı tespit edildiği iddiasıyla açılan, uygulama kadastrosu ile belirlenen sınır ve yüzölçümü düzeltilmesi isteğine ilişkin davada taraflar arasındaki uyuşmazlık, uygulama kadastrosunun yöntemine uygun şekilde yapılıp yapılmadığına ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Kanun'un 369/1, 370 ve 371 inci maddeleri, 3402 sayılı Kanun'un 22/a ve 36/A maddesi 3....

              İşte, uygulama kadastrosuna itiraz davaları, uygulama kadastrosu faaliyetinin yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yönelik davalardır. Bu nedenle mahkemelerce, uygulama faaliyetine eşdeğer ve amaca uygun bir araştırma yapılması zorunludur....

              UYAP Entegrasyonu