Ancak; Sanık hakkında Kırklareli 1.Ağır Ceza Mahkemesi'nin 03.04.2015 tarih, 2001/254 Esas, 2001/288 Karar sayılı uyarlama kararına karşı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca kanun yararına bozma yoluna gidilmesi üzerine, Dairemizin 17/03/2016 tarihli bozma kararı gereğince sanığın yağma suçundan 4 yıl 2 ay hapis cezasına mahkumiyeti ile sanık lehine kanun yararına bozma yoluna gidilmesi gerekçe gösterilerek 2 yıl 9 ay 10 gün hapis cezası olarak infaz edilmesine karar verilerek infaz aşamasında verilen uyarlama kararlarının kazanılmış hak oluşturmayacağı dikkate alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, hükümlü ... savunmanının temyiz itirazları yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle kısmen tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, infaz aşamasında verilen uyarlama kararlarının kazanılmış hak oluşturmayacağının gözetilmesine, 25/03/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Mahkemece, davada uyarlama şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle, uyarlama talebinin reddine, yargılama aşamasında nakde çevrilen teminat mektubu bedeli 247.760,10 TL 'nin davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, taraflar arasındaki sözleşmenin günün ekonomik koşullarına uyarlanması talebine ilişkindir. Mahkemece, somut olayda uyarlama koşullarının bulunmadığı kararın gerekçe bölümünde belirtilmiş ve hüküm kısmında da uyarlama talebinin reddine dair hüküm tesis edildikten sonra, dava konusu edilmeyen ve dava açıldıktan sonra oluşan “teminat mektubunun paraya çevrilmesi” nedeniyle oluştuğu bildirilen alacağın davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Her dava açıldığı tarihteki koşullara göre ve taleple bağlı kalınarak değerlendirilir....
Ceza Dairesinin 14/12/2009 tarihli ve 2009/11381-14322 sayılı ilamı ile onanarak kesinleşmesini müteakip, hükümlü tarafından verilen 04/08/2014 tarihli dilekçe ile 6352 sayılı Kanunun 89. maddesi ile 5237 sayılı Kanunun 255. maddesinin tamamen değiştirildiğinden bahisle uyarlama yapılması yönünde talepte bulunması üzerine, söz konusu yasa değişikliğinin bu hükümle verilen cezanın tamamen infaz edilmesinden sonra yürürlüğe girdiği cihetle uyarlama yargılamasının konusuz kaldığı gerekçesiyle uyarlama talebinin reddine ilişkin aynı Mahkemenin 26/08/2014 tarihli ve 2008/76 Esas, 2009/37 sayılı ek kararına yönelik itirazın reddine dair mercii......
"İçtihat Metni" TEBLİĞNAME : 1-B/2010/174543 Adam öldürmek suçundan ... hakkında verilen hüküm Dairemizce onanarak kesinleşmiş olup 01.06.2005 tarihinde 5237 sayılı Yasanın yürürlüğe girmesi nedeniyle yeniden duruşma açılarak uyarlama talebinin reddine dair (İSTANBUL) Yedinci Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 06.04.2010 gün ve 268/131 sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi hükümlü vekili tarafından istenilmiş olduğundan dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle: incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi. TÜRK MİLLETİ ADINA 1-a) Hükümlünün maktül ...’ye yönelik eylemi yönünden; mahkemece 765 sayılı TCK.na göre kurulan hükmün açıkça lehe olduğu belirtilerek uyarlama isteminin reddiyle önceki hükmün aynen infazına karar verildiği anlaşılmakla tebliğnamenin bu yöndeki bozma düşüncesi benimsenmemiştir....
gerektiği gözetilmeden uyarlama talebinin reddine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş olduğundan; hükümlü müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak, BOZULMASINA, 16/04/2019 gününde oy birliği ile karar verildi....
Ancak; 1- Uyarlama yargılamasından önce verilip Yargıtay 6....
gözetilmemesi, 2)Hükümlü hakkında nitelikli cinsel istismar suçundan kurulan uyarlama talebinin reddine dair hüküm yönünden yapılan incelemede; 5237 sayılı TCK'nin 103. maddesinin 5377 sayılı Kanunun 12. maddesi ile değişiklik öncesi hali de gözetilerek lehe olan kanunun belirlenmesi yönünden karşılaştırma yapılması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde ilgili suç yönünden aleyhe hükümler içeren değişiklik sonrası düzenlemeler uyarınca karşılaştırma yapılması suretiyle uyarlama talebinin reddine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş olup, hükümlü müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, kısmen re'sen de temyize tabi olan hükümlerin tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak BOZULMASINA, 01/04/2019 gününde oy birliği ile karar verildi....
ve duraksamaları gidermek üzere uyarlama hükmünde de aynen gösterilmesi gerektiği gözetilmeyerek, uyarlama yargılaması giderlerinin de hükümlü tarafından ödenmesine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, hükümlü müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA, 30.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
ve duraksamaları gidermek üzere uyarlama hükmünde de aynen gösterilmesi gerektiği gözetilmeyerek, uyarlama yargılaması giderlerinin de hükümlü tarafından ödenmesine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, hükümlü müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA, 30.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Ceza Dairesince ONANMAK suretiyle kesinleşen hükümlerden sonra yürürlüğe giren 5237 Sayılı TCK.nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddesi uyarınca yeniden duruşma açılarak yapılan uyarlama sonucu kasten öldürme suçu yönünden yeniden kurulan hükümde ve 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçu yönünden eski hükmün daha lehe olduğunun tespiti ile uyarlama talebinin reddine karar verilmesinde düzeltme ve bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, hükümlü müdafiinin eksik incelemeye, kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna, lehe hükümlerin uygulanması gerektiğine, yönelen temyiz itirazlarının reddiyle; A-Hükümlü hakkında kasten öldürme suçundan kurulan hüküm yönünden; İnfaza esas alınacak olan uyarlama kararı ile uyarlamaya konu kesinleşmiş hüküm tüm sonuçları ile ortadan kalkacağından, uyarlama sonucu verilen kararda müsadere, vekalet ücreti ve kesinleşen hükümden önceki yargılama giderlerinin de karara bağlanması gerektiğinin düşünülmemesi yasaya aykırı ise de,...