"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Kasten öldürme HÜKÜM : Uyarlama sonucu; 5237 sayılı TCK'nun 81, 29, 62, 53. maddeleri uyarınca; 15 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına. TÜRK MİLLETİ ADINA Hükümlü ... hakkında 765 sayılı TCK'nun 448, 51, 59, 31, 33 maddeleri gereğince kurulup Yargıtay 1....
kesinleştiği, Dairemizin 26/12/2007 tarih, 2005/9033 esas ve 2007/11611 karar sayılı ilamı ile 4926 sayılı Yasanın 34.maddesi uyarınca hükümlülere ön ödeme önerisi tebliğ edilmesi bakımından uyarlama yargılaması için hükmün bozulması üzerine mahkeme tarafından yapılan uyarlama yargılamasında suçta kullanılan araç ve suç eşyası hakkında yeniden bir hüküm verilemeyeceği zira uygulanabilecek yaptırımlar bakımından davada yalnızca sanıklar hakkında kesinleşen mahkumiyet kararları yönünden lehe uyarlama yapılmasının mümkün olduğu anlaşılmakla ortada temyiz incelemesine konu bir hüküm bulunmadığı anlaşılmakla dosyanın temyiz incelemesi yapılmaksızın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 24.02.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Bu durum karşısında; 08/05/2012 tarihli hukuken varlık kazanan uyarlama kararını, mahkemenin kendiliğinden değiştirme imkanı bulunmadığından, 08/09/2016 tarihli yeni uyarlama kararı hukuki değerden yoksun olup temyiz konusu edilmesi mümkün değildir. Bu nedenle, hükümlü ... savunmanının hukuki değeri bulunmayan 08/09/2016 tarihli karara yönelik temyiz talebinin tebliğnameye aykırı olarak REDDİNE, 26/09/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
Açıklanan nedenle, hükümlü hakkında yeniden uyarlama yargısı yapılması ve yeni bir uyarlama hükmü kurulması mümkün bulunmadığından; dosya ve duruşma tutanakları içeriğine ve kararın dayandığı gerekçeye göre, hükümlü ...'ın temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve yasaya uygun bulunan Kocaeli 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 15/11/2006 tarihli ve 2002/491 Esas, 2002/893 Karar sayılı uyarlama kararının ONANMASINA, 01.10.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Ceza Dairesince ONANMAK suretiyle kesinleşen hükümden sonra yürürlüğe giren, 5237 sayılı TCK'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddesi uyarınca duruşma açılarak yapılan uyarlama sonucu kurulan hükümde düzeltme nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmediğinden, hükümlü müdafiinin sübuta yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle, 1) Kanun gereği yapılması zorunlu olan uyarlama yargılamasında, yargılama giderlerinden hükümlünün sorumlu tutulamayacağının düşünülmemesi, 2) İnfaza esas alınacak olan uyarlama kararı ile uyarlamaya konu kesinleşmiş hüküm tüm sonuçları ile ortadan kalkacağından, uyarlama sonucu verilen kararda kesinleşen hükümden önceki yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de karara bağlanması gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı ise de bu hususlar yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, CMUK'nun 322. maddesinin tanıdığı yetkiye dayanılarak hüküm fıkrasının mahsus bölümünde yer alan uyarlama yargılamasına ilişkin yargılama...
konu kararın 09/09/2004 tarihinde kesinleştikten sonra Fethiye Ağır Ceza Mahkemesinin 02/03/2012 tarihli müzekkeresi ile hükümden sonra 19/12/2006 tarihinde yürürlüğe giren 5560 sayılı Kanun ve 08/02/2008 tarihinde yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanun ile değişik CMK'nın 231. maddesi gereğince uyarlama yapılarak hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilip verilmeyeceğinin değerlendirilmesinin talep edildiği, mahkemece, 16/11/2012 tarihli kararda, sadece CMK'nın 231. maddesi kapsamında uyarlama yargılaması yapılarak hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın kesinleşmesinin ardından denetim süresinde hükümlünün kasıtlı suç işlediği ihbarı üzerine ise mahkemenin 11/06/2015 tarihli kararı ile hükmün açıklanmasına karar verilmekle yetinilip ayrıca 5237 sayılı TCK'ya göre herhangi bir uyarlama yargılamasının yapılmadığı anlaşılmış olup, ayrıntısı Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 17/05/2011 tarih, 66-96 sayılı kararında da açıklandığı üzere, 01/06/2005 tarihinden...
ve bu cezanın ertelendiği, bahse konu kararın 25/02/2004 tarihinde kesinleştikten sonra Fethiye Cumhuriyet Başsavcılığı İlamat ve İnfaz bürosunun talebi ile hükümden sonra 19/12/2006 tarihinde yürürlüğe giren 5560 sayılı Kanun ve 08/02/2008 tarihinde yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanun ile değişik CMK'nın 231. maddesi gereğince uyarlama yapılarak hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilip verilmeyeceğinin değerlendirilmesinin talep edildiği, mahkemece, 14/07/2010 tarihli ek kararda, sadece CMK'nın 231. maddesi kapsamında uyarlama yargılaması yapılarak hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın kesinleşmesinin ardından denetim süresinde hükümlünün kasıtlı suç işlediği ihbarı üzerine ise mahkemenin 14/07/2016 tarihli kararı ile hükmün açıklanmasına karar verilmekle yetinilip ayrıca 5237 sayılı TCK'ya göre herhangi bir uyarlama yargılamasının yapılmadığı anlaşılmış olup, ayrıntısı Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 17/05/2011 tarih, 66-96 sayılı kararında da açıklandığı...
Ceza Dairesince 05.11.1997 tarihinde ONANMAK suretiyle kesinleşen hükümlerden sonra yürürlüğe giren 5252 sayılı TCK’nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddesi gereğince kasten öldürme suçu yönünden yeniden duruşma açılarak yapılan uyarlama sonucu kurulan hükümde ve 6136 Sayılı Kanuna Aykırılık suçu yönünden verilen uyarlama isteminin reddine dair verilen kararda düzeltme nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, katılanın bir nedene dayanmayan, hükümlü müdafiinin kasten öldürme suçu yönünden haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiğine, 6136 Sayılı Kanuna Aykırılık suçu yönünden yeniden hüküm kurulması gerektiğine vesaireye yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle; Uyarlama yargılaması sonucunda kurulan yeni hükümle uyarlamaya konu kesinleşmiş hükmün tüm neticeleri ile birlikte ortadan kalktığı, bu nedenle yargılama gideri ile vekalet ücretine ilişkin olarak da yeniden karar verilmesi gerektiği ve hükümlünün uyarlama yargılaması sırasında...
Ceza Dairesi'nin 25/06/2019 tarihli ve 2019/1832 Esas 2019/3352 karar sayılı ilamında yer alan, "İnfaza esas alınacak olan uyarlama kararı ile uyarlamaya konu kesinleşmiş hüküm tüm sonuçları ile ortadan kalkacağından, uyarlama sonucu verilen kararda vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin de karara bağlanması gerektiğinin düşünülmemesi," şeklindeki açıklama dikkate alındığında, uyarlama kararı ile birlikte önceki hükmün geçerliliğini kaybedeceği nazara alınarak, Mahkemece uyarlama kararında ilk kararda hükmedilen miktarı geçmemek ve tahsilde tekerrür olmamak üzere yeniden vekâlet ücretine hükmedildiği, her ne kadar katılan vekili tarafından, uyarlama yargılaması sonucunda yürürlükteki güncel avukatlık ücret tarifesine göre değil de ilk hükümdeki vekâlet ücretine yeniden hükmedildiğinden bahisle itiraz edilmiş ise de, uyarlama yargılamasının niteliği itibariyle hükümlünün lehine olan Kanunun belirlenip uygulanmasına ilişkin olup hükümlü aleyhine olacak şekilde, uyarlama kararının verildiği...
Asliye Ceza Mahkemesinin 22/02/2012 tarihli kararında sanık hakkında hükmedilen 1 yıl 8 ay hapis cezasına ilişkin hükmün temyiz edilmeden kesinleşmesini müteakip, 15/04/2020 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunla 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanun'unda yapılan değişiklik sebebiyle yapılan uyarlama yargılaması sonucunda aynı mahkemenin 15/04/2021 tarihli kararıyla sanık hakkında 10 ay hapis ve 20,00 Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiş ise de, Uyarlama yargılamasında, hükümlünün aleyhe bozma yasağından yararlanma ve kazanılmış hakkı bulunmamakta ise de, uyarlama yargılamasında, kesinleşen ve uyarlamaya konu edilen hükümdeki ceza miktarından daha fazla bir ceza verilmesinin ya da uyarlama sonucu önceki hükümden sanık açısından daha ağır bir durumun söz konusu olamayacağı, bu kapsamda somut olarak karşılaştırma yapıldıktan...