WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İstemin Özeti : Davacı adına, 1995 yılının Aralık, 1996 yılının Ocak dönemleri için salınan katma değer vergisi ile kesilen vergi cezası ve gecikme faizinin tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrini; ilanen tebliğ yolunun yükümlünün adresinin bilinmediği durumlara ilişkin tebliğ şekli olduğu, ödeme emri davacının bilinen adresine tebliğ edilebildiğine göre, ihbarnamelerin de bu adrese tebliği gerektiği, ihbarname tebliği usulsüz olduğundan kamu alacağının usulüne uygun gerçekleşmediği gerekçesiyle iptal eden ... Vergi Mahkemesinin ... gün ve E:...; K:... sayılı kararının; davacının bilinen adreslerinde bulunmaması nedeniyle 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 103'üncü maddesi uyarınca ilanen yapılan tebligat üzerine tahsil edilebilir duruma gelen kamu alacağı için, düzenlenen ödeme emrinde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek bozulması istenilmektedir. Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir. Tetkik Hakimi ...'...

    İcra Müdürlüğü'nün 2020/54E sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, borçlu/davacıya ödeme emrinin 13.01.2020 tarihinde gönderildiğini, gönderilen tebligatın, adres kapalı olduğundan ve adres de tespit edilemediğinden tebliğ imkansızlığı nedeni ile iade edildiğini, iade edilen tebligata ilişkin Tebligat Kanunu madde 21/2 uyarınca borçlu/davacının Mernis adresine ödeme emri gönderilmesinin talep edildiğini, borçlunun Mernis adresine ödeme emri gönderildiğini ve gönderilen ödeme emrinin Tebligat Kanunu m.21/2'ye göre 24.01.2020 tarihinde muhtara teslim edilerek borçlu/davacının kapısına 2 nolu haber kağıdının yapıştırıldığını, davaya konu icra takibinde tüm aşamaların usul ve yasaya uygun olarak uygulandığını, Tebligat Kanunu m.21/2'ye göre gönderilen ödeme emrinin kesinleşmesi sonucu yasaya uygun bir şekilde haciz talep edildiğini belirterek, şikayetin reddini talep etmiştir. Karşıyaka 1....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklının borçlu hakkında taşınır rehninin paraya çevrilmesi yolu ile başlattığı ilamsız icra takibine karşı borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek öğrenme tarihi olarak bildirdiği 06.5.2014 tarihine göre icra dairesine yaptığı itirazın süresinde olduğuna ve icra müdürünün takibin devamına ilişkin kararının iptali ile takibin durdurulmasına karar verilmesini istediği, mahkemece, ödeme emri tebliğ işleminin usulüne uygun olduğu gerekçesiyle ödeme emri tebliğ tarihine göre süresinden sonra icra dairesine yapılan itirazın reddi...

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece davacının usulsüz tebliğ şikayetin reddine ancak ödeme emrinin iptali yönündeki şikayetin kabulüne karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili süresinde verdiği istinaf dilekçesinde; takibe dayanak senedin zaman aşımına uğradığından genel haciz yoluyla icra takibine başladıklarını bu çerçevede de borçluya örnek 7 nolu ödeme emri gönderdiklerini ödeme emrinin tebliğ edildiğini her ne kadar tebliğ zarfı üzerinde örnek 10 nolu ödeme emri ve eki yazmış ise de içerisinde örnek 7 nolu ödeme emri konularak tebliğe çıkarıldığını, mahkemenin takibin genel haciz yoluyla açıldığını göz ardı etttiğini belirterek kararın kaldırılmasını ve davanın reddini talep etmiştir....

      İstinaf Sebepleri : Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; dosya borçlularına yapılan tebligatın, tebligat kanunu hükümlerine açıkça aykırı olduğunu, ödeme emirlerinin iptali gerektiğini, borçluya ödeme emri tebliğ edilip takip kesinleştirilmeden yapılan işlemlerin doğru olmadığını, ödeme emri tebliği ile borçlunun itiraz ve şikayet hakkını kullanabileceğini, bu hususun kamu düzenine ilişkin olup süresiz şikayete tabi olduğunu, ayrıca 7 günlük süreye tabi olduğu düşünülse dahi murise ya da mirasçılarına usulüne uygun olarak "ödeme emri" tebliğ edilmeden iş bu şikayet süresinin işlemeye başlamayacağını, borç muhtıralarının da yine müvekkili mirasçılara usulsüz olarak tebliğ edildiğini, müvekkillerinin usulsüz tebligatlardan, ödeme emirlerinden ve borcun sebebinden 17/08/2020 tarihinde haberdar olduklarını, usulsüz tebligatlara dayanarak dosya kapsamında konulan hacizler ve yapılan takip işlemlerinin yok hükmünde olduğunu, usulüne aykırı tebligatlar nedeniyle müvekkillerinin ıttıla...

      Sayılı dosyalarından davacı müvekkili şirkete yapılan ödeme emri tebliğinin tebligat yönetmeliğine aykırı olduğunu, davacı müvekkil şirkete yapılan ödeme emri tebligatları, kanun, yönetmelik ve yerleşik Yargıtay kararlarına açıkça aykırı olduğunu, davaya konu icraya dosyasından yapılan ödeme emri tebliğ tarihinin davacının öğrenme tarihi olan 22/10/2019 tarihi olarak düzeltilmesini gerektiğini, bu nedenlerle ödeme emri tebliği tarihinin 22/10/2019 tarihi olarak düzeltilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Tebligat parçası incelendiğinde, tüzel kişiliğin temsilcisinin tebliğ anında adresinde bulunmaması sebebiyle şirketin daimi işçisine 08/10/2019 tarihinde tebliğin gerçekleştirildiği görüleceğini, Yargıtay 12.Hukuk Dairesi'nin 2017/8358 Esas 2018/8541 Karar sayılı ilamı ile, "...ödeme emrinin borçlu şirketin ... adresine"…Şirket yetkilisi ...'...

      Takip dosyasının incelenmesinde; şikayetçinin şikayet dilekçesinde usulsüz olduğunu belirttiği ödeme emri tebliğ işleminden sonra kendisine 19.02.2016 tarihinde taşınmaz haczine ilişkin 103 davet kağıdı tebliğ edildiği görülmektedir. Her ne kadar söz konusu tebliğ işlemi de Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi uyarınca usulsüz yapılmış ise de, 103 davetiyesine yönelik tebliğ işleminin usulsüz olduğuna dair bir iddia ve şikayet olmadığı anlaşıldığından, şikayetçinin en geç 19.02.2016 tarihinde takipten ve tebliğlerden haberdar olduğunun kabulü gerekir. Dolayısıyla şikayetçinin, ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğuna dair 15.04.2016 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuru 7 günlük sürede değildir....

        İcra Müdürlüğü'nün 2019/6292 Esas sayılı dosyası, İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Davacı borçluya yapılan ödeme emri tebligatı usulsüz olduğundan, şikayetin kabulü ile, ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesine, düzeltilen ödeme emri tebliğ tarihine göre yetki itirazı süresininde olduğundan yetki itirazının kabulü ile Konya İcra Dairelerinin yetkisizliğine, icra dosyasının Yalvaç İcra Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili tarafından, cevap dilekçesindeki nedenler tekrarlanarak istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte borçlunun açtığı ödeme emri tebligatının usulsüzlüğü şikayetiyle, yetki itirazına ilişkindir. Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; Mahkemesince de belirtildiği üzere, Konya 9....

        Davacı alacaklı tarafından davalıyı borçlu hakkında tahliye istekli olarak başlatılan icra takibi üzerine düzenlenen ödeme emrinin tebliği usulsüz ise de dava dilekçesi ve duruşma gün ve saatini bildirir davetiye borçluya 30.11.2005 tarihinde usulüne uygun tebliğ edilmiştir. Davalı borçlunun ödeme emrinin tebliğindeki usulsüzlüğü bu tarihte öğrendiğinin kabulü gerekir. Ne var ki bu tarih itibariyle tebligatın usulsüzlüğünü icra mahkemesinde şikayet yoluyla ileri sürüp, tebliğ tarihini düzelttirmediği gibi, süresinde de itirazda bulunmadığından 07.09.2005 tarihinde yapılan ödeme emri tebligatı kesinleşmiştir, icra mahkemesi ödeme emrinin tebliğindeki usulsüzlüğü kendiliğinden nazara alamaz. YHGK. 30.03.2005 gün ve 2005/6-190-220 ve 28.09.2005 tarih 2005/6-518-518 sayılı kararları da bu doğrultudadır. Kesinleşen takip üzerine yasal sürede ödemede bulunmadığından borçlunun temerrüdü de gerçekleşmiştir....

          "İçtihat Metni" Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, ödeme emri iptali ve haczin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, uyulan bozma ilamı sonrası davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi Mahkemece uyulan bozma ilamında “…ödeme emirlerinin tebliğe çıkarıldığı adres davalının ikametgah veya mernis adresi olmadığı, dava dışı anonim şirketin adresi olduğu, bu şekilde tebliğin usulsüz olduğu belirgindir. Diğer taraftan, her ne kadar davacının hacizden haberdar olduğu tarih hak düşürücü sürenin başlangıcı olarak kabul edilmiş ise de, usulüne uygun ödeme emri tebliği söz konusu olmadığından bu tarihinde hak düşürücü sürenin başlangıcı olarak dikkate alınmaması gerekmektedir....

            UYAP Entegrasyonu