Mahkemece; borçlunun ilamsız icra takibine yedi günlük itiraz süresi içinde itiraz etmediği bu nedenle alacaklı davacının itirazın iptali davası açmasında menfaati bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.İlamsız icra takiplerinde ödeme emrine itiraz süresi yedi gündür. Bu süre, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği tarihten itibaren başlar. Borçlu yedi gün içinde ödeme emrine itiraz etmez ise, ödeme emri ve icra takibi kesinleşir. Ödeme emri tebliği usulsüz ise, ödeme emrinin tebliğ edildiği tarih, borçlunun usulsüz tebliği öğrendiğini bildirdiği tarihtir ve yedi günlük normal itiraz süresi bu tarihten itibaren başlar. Somut olayda; ödeme emri 30.11.2010 tarihinde davalının işçisine tebliğ edilmiş, davalı 08.12.2010 günü, ödeme emrinin tebliğini izleyen 8. gün itirazını yapmıştır. Davalı itirazını yedi günlük itiraz süresi içinde yapmamıştır. Ancak davalıya yapılan ödeme emri tebliği usulsüzdür....
Sarıyer/İstanbul” olduğu, buna rağmen ödeme emri tebliğinin, borçlunun eski adresi olan, “... Kağıthane/İstanbul” adresine gönderildiği, adres yetersizliği nedeniyle iade olunan ödeme emri tebligatının bu kez “... Sarıyer / İstanbul” adresine gönderildiği burada da PTT görevlisi tarafından “...” adresine sevk edilip Tebligat Kanunu’nun 21/1 maddesi uyarınca tebliğ edilerek takibin kesinleştirildiği anlaşılmıştır. Bu durumda örnek 7 ödeme emri tebligatının, Tebligat Kanunu'nun 10. maddesinin 1. fıkrasına aykırı olarak bilinen adresi yerine borçlunun eski adresine ve “... Sarıyer / İstanbul” adresine gönderilmesi doğru olmadığı gibi “......
İcra Müdürlüğü'nün 2021/631 Esas sayılı dosyası ile başlatılan takip kapsamında ödeme emrinin davacıya tebliği işleminin usulsüz olduğunu, davacı adına çıkarılan tebligatın davacının fiilen faaliyet gösterdiği adresten sürekli ayrıldığı gerekçesiyle usulsüz olarak iade edildiğini, müvekkilinin bu adresten sürekli ayrılmasının sözkonusu olmadığını, geçici ayrılma haline göre tebliğ işlemi yapılması gerekirken usulsüz iade üzerine TK'nın 35. maddesine göre tebligat yapılmasının mevzuata aykırı olduğunu, ödeme emrinin tebliği işleminden 04/05/2021 tarihinde haberdar olunduğunu bildirerek ödeme emri tebliğ tarihinin 04/05/2021 tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir....
Hukuk Dairesinin 29.....2017 tarih ve 2017/1510 E.-2017/2423 K. sayılı kararı ile;ödeme emri tebliğatının usulsüz olduğu ve borçlunun usule aykırı tebliği ögrenme tarihi olarak beyan ettiği 03.....2016 tarihinin tebliğ tarihi olarak düzeltilmesi gerektiği gerekçesi ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve şikayetin kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin 03.....2016 tarihi olarak düzeltilmesine karar verildiği görülmektedir. Borçlu, bir taraftan tebligatın usulsüzlüğünü ileri sürerken, bir taraftan da usulsüz olduğunu ileri sürdüğü tebligatı öğrendiği tarihten itibaren (...) gün içinde icra mahkemesine şikayette bulunmalıdır. Somut olayda; borçlu şikayet dilekçesinde, usulsüz olduğunu ileri sürdüğü ödeme emri tebliğini ıttıla tarihinin 03.....2016 olduğunu belirtmiş olup, buna göre ........2016 tarihinde icra mahkemesine yapılan şikayet, İİK’nun .../.... maddesinde öngörülen yasal ... günlük süreden sonradır. Bu durumda, ......
No: 58D/28 Mezitli/Mersin “ adresinde aynı çatı altında beraber ve sürekli ikamet eden şerhiyle eşine ödeme emri tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Bu durumda icra müdürlüğünce yukarıda belirtilen İİK'nun 54/1. maddesine göre, tutuklu olan borçluya bir temsilci tayin etmesi için süre verilmesi, verilen sürenin dolmasından sonra sonucuna göre tebliğ işlemleri gerçekleştirilmek suretiyle takibe devam edilmesi gerekirken, bu düzenleme gözardı edilerek borçluya bir temsilci tayin etmesi için süre verilmeden ödeme emrinin aynı çatı altında beraber ve sürekli ikamet eden şerhiyle eşine tebliğ edilmesi usulsüzdür. Dolayısıyla , açıklanan nedenlerle (istinaf edenin sıfatına göre) usulsüz tebliğ şikayetinin kabulüne karar verilmesi gerekirken farklı gerekçelerle usulsüz tebliğ şikayetinin kabulüne karar verilmesi yerinde değil ise de yerel mahkeme kararı sonucu itibarıyla isabetlidir....
İcra Müdürlüğünün 2018/1286 Esas sayılı takip dosyası ile müvekkili şirket aleyhine yapılan takipte ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, öncelikle müvekkili şirketin ticaret sicilde kayıtlı adresine ödeme emri gönderildiğini, taşındığından bahisle iadesi üzerine bu kez Manisa Ticaret Sicil Müdürlüğünden adres sorularak müvekkili şirkete TK'nın 35. Maddesi gereğince ödeme emri tebliğ edildiğini ve taşınmaz kaydına haciz konulduğunu, takipten 03/02/2021 tarihinde haberdar olunduğunu, tebligat yapılan adres müvekkili şirket adresi ise de bu adresteki taşınmaz mülkiyetinin müvekkiline ait olduğunu, adresteki akaryakıt istasyonunun müvekkili tarafından Shell Petrol A.Ş.'ye kiralandığını, taraflar arasındaki sözleşmeden kaynaklı borcun olmadığını, müvekkili şirket yetkilisi Mustafa Gülbeyaz'ın tebliğ tarihinde hükümlü olarak cezaevinde bulunduğunu, bu durumda İİK 54....
İcra Müdürlüğünün görevlisi tarafından sisteme kaydı yapılmış ise de şikayetçi borçlunun kendisi hakkında yapılan işlemleri avukatı T2 eliyle (İcra müdürlüğünün, ödeme emri ve ödeme emri tebliğine ilişkin tebligatı ve takip dayanağı belgeyi ) 09/08/2022 tarihinde UYAP Avukat Portalı'ndan kontrol etmek/ettirmek suretiyle, takipten dolayısıyla hakkında yapılan işlemlerden, haberdar olduğundan, İcra Mahkemesine 15/08/2022 tarihinde yapılan ödeme emrinin usulsüzlüğüne yönelik şikayeti yasal süresindedir....
İcra Müdürlüğünün 2019/36058 esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, ödeme emri tebligatının usulsüz tebliğ edildiğini, 18.02.2022 tarihinde icra takibinden haberdar olduğunu, takip talebinde ve ödeme emrinde takip dayanağı evraklar eklenmeden tebligatlar yapıldığını bu nedenle şikayetin kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin 18.02.2022 tarihi olarak düzeltilerek, ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi gerekçeli kararında özetle; "...Somut olayda ödeme emri tebligatı muhatabın geçici olarak işe gittiği beyanıyla aynı konutta oturan annesine yapıldığı şerhiyle tebliğ edildiği görülmüştür....
tebligatının ve 26/05/2021 tarihli kıymet takdiri bilirkişi raporu tebligatının iptali ile usulsüz tebliğden haberdar olunan 20/10/2021 tarihinin ödeme emrinin ve kıymet takdiri bilirkişi raporunun tebliği tarihi olarak kabul edilmesini, dosya kesinleşmeden konulan hacizlerin kaldırılmasını talep etmiştir....
nun 35.maddesine göre çıkarılan tebligatın da usulsüz olduğunu, ayrıca takip talebi ve ödeme emri ekinde dayanak belgenin bulunmadığını, bu nedenlerle ödeme emri tebliğ tarihinin 07/03/2022 tarihi olarak düzeltilmesine, dayanak belge gönderilmediğinden ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiş, davalı vekili cevap dilekçesinde özetle şikayetin süresinde olmadığını, davacının takipten daha önce haberdar olduğunu, 28/02/2022 tarihinde takip dosya numarası da yazılmak suretiyle haricen 70.000,00 TL ödeme yaptıklarını, ayrıca tebligatın usulüne uygun yapıldığını belirterek davanın süre ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiş, ilk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda şikayetin kabulü ile dayanak faturaların takip dosyasında bulunmadığı, ödeme emri ekinde gönderilmediği gerekçesiyle 26/01/2022 tarihli ödeme emri tebliğ işleminin iptaline, TK.'...