Bu durumda, davalıya yapılan tebligatların usulsüz olduğunun ve davalının savunma hakkının kısıtlandığının kabulü gerekir. 1982 Anayasasının 36.maddesi, 1086 sayılı HUMK'nun 73.maddesi ve 6100 sayılı HMK'nun 27. maddesinde taraflar dinlenmeden, iddia ve savunmalarını beyan etmeleri için davet edilmeden, hukuki dinlenilme hakkı gözetilmeden karar verilemeyeceği hüküm altına alınmıştır. Onun içindir ki, davetin ve özellikle yazılı şeklin davadaki önemi büyüktür. Gerek, tebliğ işlemi, gerekse tebliğ tarihi, yasada emredilen şekillerle kanıtlanabilir. Buradaki tek amaç, tebliğin muhatabına ulaşmasını ve onun tarafından kabul edilmesini sağlamaktır. Zira, yazılı tebligat, davaya ilişkin işlemleri o dava ile ilgili kişilere bildirmek için yapılan bir belgelendirme işlemidir. O halde yasa hükümlerinin en ufak ayrıntılarına kadar uygulanması zorunludur. Usulsüz tebligata dayalı olarak, taraf teşkili sağlanmadan, yargılama yapılıp, hüküm verilmesi, mümkün değildir. .......
Somut olayda, borçluya tebliğ edilen ilk ödeme emrinin ..... İcra Hukuk Mahkemesince iptali üzerine 12.06.2015 tarihinde ikinci kez yapılan ödeme emri tebliğ işleminin borçluya yeni bir itiraz hakkı tanıdığı kuşkusuzdur. İlk ödeme emri iptal edildiğinden borçluya tebliğ edilen ikinci ödeme emri geçerliliğini korumaktadır. İkinci kez ödeme emri tebliği için icra mahkemesi kararının kesinleşmesine gerek yoktur. Borçlunun talebi müstakil bir şikayettir. O halde mahkemece, borçlunun son ödeme emrinin usulsüzlüğüne ilişkin iddiası incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, şikayet hakkında karar verilmesine yer olmadığı şeklinde hüküm tesisi isabetsizdir....
Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1.fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu nedenle, mahkemece, öncelikle borçlunun, takibi ve ödeme emri tebligatını öğrenme tarihinin tespiti gerekir. Somut olayda borçlu, şikayet dilekçesinde takibi 24.04.2013 günü öğrendiklerini belirtmiş, buna göre de icra müdürlüğüne 26.04.2013 günü itiraz dilekçesi vermiştir. O halde mahkemece, borçlunun öğrendiğini beyan ettiği 24.04.2013 tarihinden itibaren yasal (7) günlük süre geçtikten sonra 13.11.2013 günü yapılan şikayetin süre aşımından reddi gerekirken, tebligatın iptali ve takibin durdurulması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: 1-İşin niteliği bakımından temyiz tetkikatının duruşmalı olarak yapılmasına, HUMK'nun 438. ve İİK'nun 366. maddeleri hükümleri müsait bulunmadığından bu yoldaki isteğin reddi oybirliğiyle kararlaştırıldıktan sonra işin esası incelendi: 2-Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklının borçlu hakkında başlattığı ilamsız icra takibinde, borçlunun ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürerek tebliğ tarihinin düzeltilmesi ve ayrıca yetkiye ve borca itiraz ederek takibin durdurulması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece usulsüz tebligata yönelik istemin kabulü...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/01/2022 NUMARASI : 2021/681 ESAS- 2022/12 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİĞ ŞİKAYETİ-ÖDEME EMRİNİN İPTALİ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı-borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; Anadolu 10....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından borçlu hakkında genel haciz yolu ile yapılan takipte, borçlu icra mahkemesine başvurusunda, ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunu ileri sürerek usulsüz tebliğ şikayetinde bulunmuş, mahkemece, ödeme emri belgesi ekli 07.07.2014 tarihli tebligatın iptali ile şikayetçinin ödeme emrini öğrenme tarihinin 21.07.2014 olarak tespitine karar verildiği anlaşılmıştır. Somut olayda borçluya yapılan örnek 7 ödeme emrinin tebliğine ilişkin tebliğ belgesinin incelenmesinde; aynen "Görevli .... 'a soruldu muhatap şehir dışında. Muhatab bulunamamsı sebebiyle TK 21. mad....
Bu nedenle yapılan tebligat usulsüz olduğundan, gerekçeli kararın ve karşı tarafın temyiz dilekçesinin davacı vekiline tebliğ edilerek temyiz süresi beklendikten sonra gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 16.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bu nedenle yapılan tebligatlar usulsüz olduğundan, gerekçeli karar ve davacı vekilinin temyiz dilekçesinin davalı vekiline usulüne uygun olarak tebliğ edilerek temyiz süresi beklendikten sonra gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 29.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Sağlık ve Eğitim Vakfı İktisadi İşletmesi vek.Av.... aralarındaki itirazın iptali davası hakkında İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesinden verilen 29.12.2006 gün ve 812-755 sayılı hükmün davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu. - K A R A R - Davaya temel alınan icra takip dosyasında önceki ödeme emrinin usulsüz olduğunun Yargıtayca saptanması üzerine çıkarılan yeni ödeme emrinin davalı tarafa 4.4.2003 tarihinde muhasebe müdürü ... imzasına tebliğ edildiği konusunda başdağıtıcı ......
Sokak'ta 17 numara bulunmadığından bahisle iade edildiği, daha sonra yapılan tebligatın ise mernis adresi olduğundan bahisle yine aynı adreste yapıldığı; tebliğ evrakında dağıtıcı imzası ve kaşesi bulunmadığı, bu hali ile yapılan tebligatın usulsüz olduğu anlaşılmakla, öncelikle belirtilen adresin adı geçenin mernis adresi olup olmadığı araştırılarak bu hususun belgelendirilmesi ve gerekçeli kararın adı geçene 7201 sayılı Tebligat Kanunu ile Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde tebliğ edilerek, tebliğ evrakının dosya arasına alınması, temyiz süresinin beklenilmesi, bundan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın Mahkemesi'ne GERİ ÇEVRİLMESİNE, 26.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....