DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre; davacı aleyhine ilamsız icra takibine gidildiği, davacı vekilinin 13/09/2021 tarihli ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği, takipten 15/08/2022 tarihinde haberdar olduklarından bahisle 16/08/2022 tarihinde icra takibinin ve 103 davet kağıdının iptali istemli dava açtığı, dava dilekçesinin Bakırköy 11....
Mahkemece; Usulsüz tebligat şikayetinin süreden reddine, Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2020/23554 E. (Kayseri 5. İcra Müdürlüğünün 2017/ 3229 Esas) sayılı takibin iptali talebinin reddine, yasal koşulları oluşmadığından kötü niyet tazminatı verilmesine yer olmadığına, şeklinde karar verildiği görülmüştür....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı borçlu vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkemece tebligatın iptali sebebine hiçbir şeklide değinilmediğini ve araştırma yapılmadığını, tebligatın iptalini süre yönünden reddetmesinin hukuk ve hakkaniyete aykırı olduğunu, davacının icra dosyasında vekil ile temsil edilmesine rağmen vekil yerine asile tebliğ yapılmasının yasaya aykırı olduğunu, bu hususun süresiz bir iptal sebebi olduğunu, müvekkilinin kullanmadığı adrese tebligat çıkartıldığı gibi çıkartılan tebligatta müvekkilinin kullanmakta olduğu bir adrese ya da mernis adresine yapılmadığını, usulsüz bir şekilde muhtara tebliğ edildiğini, icra dosyasının müvekkilinin bilgisi haricinde kesinleştiğini ve haciz işlemleri yapıldığını, yapılan tebliğ işleminin de Teb. Kanunun 21/1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, alınan kredi borcunun zamanında ödenmemesi sebebiyle davalı kooperatif tarafından yapılan icra takibi sonucu, kayden maliki olduğu 6438 ada 5 parseldeki zemin kat 2 nolu bağımsız bölümün cebri icra yoluyla alacağına mahsuben davalıya ihale edildiğini, icra takip dosyasında usulsüz işlemler yapıldığını, ihalenin geçersiz olduğunu, bu nedenle davalı adına yapılan tescilin yolsuz tescil niteliğinde bulunduğunu ileri sürüp, tapu iptali ve tescil istemiştir. Davalı kooperatif, iddiaların asılsız olduğunu belirtip davanın reddini savunmuştur....
İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile ödeme emrinin davacı borçluya 14/12/2020 tarihinde tebliğ edilmiş sayılmasına, İtirazların reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil K A R A R Hükmün davalı ...vekiline tebliğine ilişkin tebliğ mazbatasında "muhatabın daimi sekreteri ..."ya tebliğ edildiği yazılı olup, vekilin adreste bulunup bulunmadığı araştırılmadan doğrudan çalışana tebliğ yapıldığı anlaşılmaktadır. Vekilin adreste bulunmadığının, bulunmuyorsa bulunmama sebebinin tespiti yapılmadan çalışana yapılan tebligat usulsüz olduğundan; hükmün davalı Nihat Kemalbay vekiline 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun ilgili hükümleri uyarınca usulüne uygun olarak tebliğ edilerek temyiz süresinin beklenilmesi, ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın Yerel Mahkemesi'ne GERİ ÇEVRİLMESİNE, 07.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Aksi hal, yeni tereddüt ve ihtilaflar yaratır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 32. maddesi gereğince tebliğ, usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Öte yandan tebligatın usulsüzlüğünün tespiti halinde tebliğ tarihinin düzeltilmesi durumunda haciz uygulamasına başlanacağı tarih, mal beyanında bulunma tarihi veya varsa kesinleşmeden önce konulan hacizlerin kaldırılabileceği nedeniyle borçlunun hukuki yararı vardır (HGK'nun 27.06.2001 tarih ve 2001/12-543 E. 2001/560 K.). Bu durumda mahkemece borçluya yapılan ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğu kabul edildiğine göre, tebliğ işlemine yönelik şikayetinin kabulü ile 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken, hüküm fıkrasında bu husus gözardı edilerek davanın reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
nun 21/2 maddesi gereğince tebliğ tarihindeki mernis adresine usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince tebliğ, usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir (H.G.K. 25.01.2006 Tarih ve 2005/2- 772 E. 2006/17 K.). Usulsüz tebliğ şikayeti İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca yasal yedi günlük süreye tâbi olup, bu sürenin başlangıcı usulsüz tebliğin öğrenildiği tarihtir. Dairemizce yapılan değerlendirmelere göre; şikayet süreye tabi olup İİK.'nın 16.maddesi uyarınca usulsüz tebliğden haberdar olunan tarihten itibaren 7 gün içerisinde şikayette bulunulması gerektiği, şikayetin 14.12.2022 tarihinde yapıldığı, şikayetçi 3.kişilere İİK.'nın 89/1 haciz ihbarnamesinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği, buna karşın İİK.'...
Davalı tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatıldığı, davacının icra emrinin usulsüz tebliğ edildiği, borçtan fazla taşınmazın satışının amaçlandığı, takibin kanuna aykırı yapıldığını ileri sürerek icra emrinin ve takibin iptalini talep ettiği mahkemece talebin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Mahkemece verilen hükümde usulsüz tebligat şikayeti ret edildiği halde, diğer taleplerin süresinde olup olmadığı yönünde bir değerlendirme yapılmadan karar verilmesi hatalı olup, hükümde çelişki yaratılmıştır. Zira usulsüz tebligat şikayetinin ret edilmesi ile itiraz ve şikayet süresi şeklen yapılan tebligat ile başlatılacaktır. Öte yandan, dosya içerisinde icra emrinin tebliğine ilişkin evrak görülmemiş olup, PTT sisteminden yapılan sorgulamada tebliğ tarihinin 10/02/2020 olarak görüldüğü, oysa gerekçeli kararda bu tarihin 11/02/2020 olarak yazıldığı, bunun çelişkili olduğu görülmektedir....
Taraflar arasındaki ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takipte asıl dava dosyasında icra emrinin usulsüz tebliği ve takip dosyasında birden fazla icra emri olup, bu belgeler arasında içerik ve miktar yönünden farklılık bulunduğu ve takibe dayanak belgelerin icra emrine eklenmediğine yönelik şikayet sebebiyle yapılan yargılama ve birleşen dava dosyasında icra emrinin usulsüz tebliğ edildiği şikayeti, icra dairesinin yetkisine itiraz, takip dosyasında iki farklı icra emri bulunduğu itirazı ve borca, faize ve tüm fer'ilerine itiraz sebebiyle yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl dava dosyası yönünden; davacıların usulsüz tebliğ şikayetlerinin kabulü ile Ankara 9....