WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asıl dava; kesinleşen icra takibi nedeniyle kiralananın tahliyesi, birleşen dava; ödeme emrinin usulsüzlüğü şikayeti istemine ilişkindir. 1.Yerel mahkeme hükmünde, birleşen davada davacı ... yönünden, tebliğ usulsüzlüğü şikayetinin kabulü ile ödeme emrinin öğrenme tarihinin 19.04.2016 tarihi olarak sayılmasına karar verilmiş, bu hüküm davacı-birleşen dava davalısı tarafından temyiz edilmemiş olup, birleşen dava davacısı ... yararına usulü kazanılmış hak oluşmuştur....

    Somut olayda dava dilekçesinin incelenmesinde, iş bu temyize konu davada borçlunun usulsüz tebliğ şikayeti ve ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesi talebinin bulunmadığı görülmekle, Bölge Adliye Mahkemesince talep aşılarak tebligat usulsüzlüğü hususunda da karar verilmesi doğru değil ise de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından, kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ: Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ... Bölge Adliye Mahkemesi 8.Hukuk Dairesi'nin 13/04/2021 tarihli ve 2020/1720 E.-2021/996 K. sayılı kararının hüküm bölümünün A fıkrasında yer alan, "Davacının usulsüz tebliğ tarihinin düzeltilmesi talebinin REDDİNE" cümlesinin karar metninden silinerek tamamen çıkartılmasına, kararın düzeltilmiş bu şekliyle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), karar düzelterek onandığından harç alınmasına yer olmadığına, 24/11/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi....

      Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde müvekkiline ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğu iddiasıyla ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesinin talep edildiği, ayrıca icra müdürlüğüne yaptıkları itirazın reddine ilişkin kararın iptaliyle birlikte konulan hacizlerin kaldırılmasının ve müvekkili lehine tazminata hükmedilmesinin de talep edildiği, ilk derece mahkemesince sadece usulsüz tebligat şikayeti yönünden değerlendirme yapılıp karar verildiği, diğer taleplerle ilgili değerlendirme yapılmadığı, bu taleplerle ilgili hüküm kurulmadığı, yine usulsüz tebligatla ilgili şikayet değerlendirilirken davacının ödeme emri tebliğ tarihindeki mernis adresine göre değerlendirme yapılması gerekirken, güncel mernis adresine göre değerlendirme yapıldığı, ayrıca ödeme emri tebligatı aynı konutta oturan davacının babasına tebliğ edilmiş olması sebebiyle ve davacı tarafça da davacı borçlunun babasıyla aynı konutta birlikte ikamet etmediği...

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen icra dosyası fotokopisi ve tüm dosya kapsamına göre; davacı aleyhine bono alacağından dolayı kambiyo senedine özgü takip başlatıldığı, davacının ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği, takipten 20/03/2020 tarihinde haberdar olduğundan bahisle usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte bonolardaki keşideci imzasına itiraz ettiği, davacıya çıkartılan ödeme emri tebligat parçasının incelenmesinde muhatabın tevziat saatlerinde dışarıda olduğundan bahisle evrakın mahalle muhtarına 15/09/2009 Tarihinde tebliğ edildiği, imzadan imtina eden komşusu Azim Temel'e haber verildiğinin yazılı olduğu görülmüştür. 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun “Tebliğ imkansızlığı ve tebellüğden imtina” başlıklı 21/1. maddesinde; “Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru, tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti...

      HD, 25.04.2018, 2018/2149 2018/3619 E K) somut olayda; Yargıtay kararındaki ilke ve belirlemeler de gözetilerek, takip dosyasında borçlu asile yapılan ödeme emri tebliğ işleminin iptal edilmeyerek, ödeme emrinin şikayet eden borçlu vekiline tebliğ edilmesi, tebligatın vekile yapılması ile takip kesinleştirildikten sonra takip işlemlerine devam edilmesi gerektiği gerekçesiyle usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile icra emrinin şikayet eden borçlu vekiline tebliğ edilmesine, hacizlerin fekkine karar vermiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; cevap dilekçesinde saydığı nedenlerle kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. HMK'nın 73, 81, 82, 83, Avukatlık Kanunu'nun 41., Tebligat Kanunu'nun 11. maddeleri gereğince vekille takip edilen işlerde vekile tebligatın zorunludur....

      N.53 Nilüfer/ Bursa" adresine ödeme emrinin tebliğ edildiğini, icra dosyasından yapılan tebligat usulsüz olup iptali gerektiğini, ancak bu tebligat ve şerh usulsüzdür zira işbu adres senet üzerindeki adres olmadığı gibi müvekkilin bilinen adresi veya MERNİS adresi olmadığını, öncelikle takibin durdurulmasın yönelik teminatsız ihtiyati tedbir kararı verilmesine, takibin iptaline, ödeme emri tebligatı usulsüz olduğundan ve takibe dayanak evrakın kambiyo vasfı taşımaması sebebiyle takibin durdurulmasına, kötü niyetli alacaklının takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      İcra Müdürlüğüne gönderildiği ve yetkili icra müdürlüğünce düzenlenen örnek 7 ödeme emrinin borçlu asile tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 11 ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 18. maddeleri gereğince vekil ile takip edilen işlerde, tebligatın vekile yapılması zorunludur. Borçlunun, vekili aracılığıyla .... İcra Müdürlüğü 2014/7078 Esas sayılı dosyasından gönderilen ödeme emrine karşı süresi içerisinde yetki ve borca itiraz ettiği ve vekaletnamenin takip dosyası içinde bulunduğu görülmektedir. Bu durumda, yukarıda açıklanan maddeler gereğince, yetkili icra müdrülüğünce düzenlenen ödeme emrinin itiraz eden vekile tebliği gerekir. Emredici nitelikteki bu düzenlemelerden kaynaklanan yasal zorunluluğa aykırı olarak, vekili varken asile gönderilen ödeme emri tebligatı yok hükmündedir....

        Somut olayda, ödeme emrinin davacının "Çınarlı Mah., Ankara Asfaltı Cad., No:15, İç Kapı No:421, Konak/İZMİR" adresinde "işyerinin daimi çalışanı Taner Kaya imzasına tebliğ edildi" şerhi ile 08/07/2021 tarihinde tebliğ edilmiştir. Dava konusu icra takibinde davacı şirkete tebliğ edilen ödeme emri tebligatında şirket yetkilisinin tebliğ adresinde bulunup bulunmadığı, tebligatı alan Taner Kaya'nın şirket yetkilisinden sonra gelen kimse veya evrak almaya yetkilendirilmiş, evrak müdürü gibi bir çalışan olup olmadığı tespit ve şerh edilmeksizin, yine bu işlerle görevlendirilmiş başka bir çalışan olup olmadığı araştırılmadan doğrudan iş yerinin daimi çalışanı olduğu belirtilerek tebligatın yapıldığı, buna göre Tebligat Kanunu'nun 12, 13. maddeleri ve Tebligat Kanunu’nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 21. maddesine göre tebligatın usulsüz olduğu anlaşıldığından, kararda herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir. (Y.12. HD'nin 2021/5303 E. 2021/6589 K....

        İcra Müdürlüğü'nün 2021/631 Esas sayılı dosyası ile başlatılan takip kapsamında ödeme emrinin davacıya tebliği işleminin usulsüz olduğunu, davacı adına çıkarılan tebligatın davacının fiilen faaliyet gösterdiği adresten sürekli ayrıldığı gerekçesiyle usulsüz olarak iade edildiğini, müvekkilinin bu adresten sürekli ayrılmasının sözkonusu olmadığını, geçici ayrılma haline göre tebliğ işlemi yapılması gerekirken usulsüz iade üzerine TK'nın 35. maddesine göre tebligat yapılmasının mevzuata aykırı olduğunu, ödeme emrinin tebliği işleminden 04/05/2021 tarihinde haberdar olunduğunu bildirerek ödeme emri tebliğ tarihinin 04/05/2021 tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir....

        İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği şikayeti ve borca itirazdan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne ve diğer talep yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Kararın davalı alacaklı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

          UYAP Entegrasyonu