Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince tebligatın usulsüz olması halinde muhatabı tebliğden haberdar olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir....

    *İcra emri usulsüz tebliğ şikayeti yönünden yapılan incelemede; Mahkeme dosya üzerinde yaptığı inceleme sonucunda kıymet takdiri raporunun bizzat kendisine 11/10/2018 tarihinde tebliğ edildiği ve bu tarih itibariyle takipten haberdar olduğu kabul edilerek süre aşımı sebebiyle icra emrinin iptali istemi ile borca ve faize itiraz istemlerinin reddine karar vermiş ise de, borçlu bu tebligattaki (11/10/2018 tarihli) imzaya kendisine ait olmadığını ileri sürerek itiraz ettiğini bildirmiş, mahkemece bu iddia yönünden bir değerlendirme yapılmadığı görülmüştür. Borçlunun tebligattaki imzanın kendisine ait olmadığı iddiasının bilirkişi marifetiyle tespit edilerek araştırılması, bunun sonucuna göre usulsüz icra emri tebliğ şikayetine ilişkin bir değerlendirme yapılması gerekir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE İcra dosyasının incelenmesinde; davacı hakkında bir adet bonoya dayalı ilamsız icra takibi başlatıldığı ve örnek 7 nolu ödeme emrinin düzenlendiği, ödeme emrinin borçluya tebligat kanunu 21/2 maddeye göre mernis adresine gönderildiği ve tebliğ edildiği, borçlunun icra dosyasına 01/07/20109 tarihinde başvurarak borca yönelik itirazları sunduğu anlaşılmaktadır. Borçlu dava dilekçesiyle de sabit olduğu üzere öncelikle ödeme emrinin iptalini talep etmiş aksi takdirde usulsüz tebliğ şikayetlerinin kabulünü istemiştir. Mahkeme usulsüz tebliğe yönelik şikayeti kabul etmemiş ancak ödeme emrinin iptaline yönelik şikayeti örnek 7 ile takip başlatılmasına rağmen ödeme emri tebligat parçasında örnek 10 yazılı olduğundan bahisle kabul etmiştir. Ödeme emrinin tebliğ edildiği adres mernis adresi olup bu yönde yanlar arasında bir tartışma olmadığı gibi uyap kayıtları ile de bu husus teyit edilmektedir....

    Borçlu tarafından mahkeme kararının temyiz edilmesi üzerine, mahkemenin 09/05/2016 tarih ve 2016/518 E.-2016/345 K. sayılı kararı ile; "kararın kesin olarak verilmiş olduğu görülmekle HUMK 432-426/F maddelerine göre temyiz talebinin reddine" karar verildiği, mahkemenin 06.04.2016 tarihli kararının da dosya üzerinden kesin olarak verildiği görülmekle; borçlunun icra mahkemesine başvuru konusunun, usulsüz tebligat şikayeti ve şikayeti kabul görmez ise gecikmiş itiraz olduğu, bu durumda mahkemenin esasa ilişkin kararının İİK'nun 363. maddesi gereğince miktar ve konu itibariyle temyizi kabil olduğu gibi, dosya üzerinden verilen kararın süresinde temyiz edildiği anlaşılmaktadır. Bu nedenle ... . İcra Hukuk Mahkemesi'nin 09/05/2016 tarih ve 2016/518 E.-2016/345 K. sayılı temyiz talebinin reddine ilişkin ek kararının oybirliği ile kaldırılmasına karar verilerek, ... . İcra Hukuk Mahkemesi'nin 06.04.2016 tarih ve 2016/518 E.-2016/345 K. sayılı kararının temyiz incelemesine geçildi....

      İcra Müdürlüğü'nün 2014/26905 E sayılı dosyasında ilamsız takip yapıldığı, borçlu tarafından İstanbul 21 İcra Hukuk Mahkemesinin 2016/1202 E sayılı dosyasına usulsüz tebliğ şikayeti nedeni ile 31/10/2016 tarihinde dava açtığı, mahkemece yapılan yargılama sonunda 04/11/2016 gün, 2016/1162 K sayılı kararla; "Usulsüz tebliğ şikayetinin REDDİNE, ödeme emri iptali şikayetinin süre aşımı nedeni ile REDDİNE" karar verildiği, Alacağın Yapı ve Kredi Bankası AŞ tarafından Sümer Varlık Aş ye temlik edildiği, 2020/28452 Esasını alarak takibin devam ettirildiği, Davacı tarafından takipten 19/11/2021 tarihinde haberdar olduğu belirtilerek ödeme emri tebliğ tarihinin 19/11/2021 olarak tespiti talep edilmiş ise de, davacı tarafından usulsüz tebliğ şikayetine yönelik 31/10/2016 tarihinde İstanbul 21 İcra Hukuk Mahkemesinde dava açılmış olmakla, takipte bu tarih itibari ile haberdar olduğu, bu nedenle ilk derece mahkemesince ödeme emri tebliği tarihinin 19/11/2021 olarak tespitine yönelik yapılan şikayetin...

      İş ortaklığının ayrı bir tüzel kişiliğinin bulunmaması, iş ortaklığını oluşturan her şirketin ayrı bir tüzel kişiliğinin ve temsil yetkisinin bulunması sebebiyle, haciz müzekkeresinin sadece davacı Aydur İnşaat Ltd. Şti. adına düzenlendiği, dolayısıyla da verilen cevabın da onun adına verildiği, aksinin iş ortaklığını oluşturan şirketler arasındaki iç ilişkiyi ilgilendirdiği anlaşılmaktadır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince tebliğ, usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir (H.G.K. 25.01.2006 Tarih ve 2005/2- 772 E. 2006/17 K.). Usulsüz tebliğ şikayeti İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca yasal yedi günlük süreye tâbi olup, bu sürenin başlangıcı usulsüz tebliğin öğrenildiği tarihtir....

      Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibinde borçlu şirketin icra mahkemesine başvurusunda; hesap kat ihtarının usulüne uygun tebliğ edilmediğini ve muaccel bir alacak olmadan takibe geçilemeyeceğini ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği, İlk Derece Mahkemesince; ihtarname tebliğ işleminin usulsüz olduğu gerekçesiyle şikayetin kabulü ile icra emrinin iptaline hükmedildiği, taraflarca istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince; tarafların istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı belirtildikten sonra, İlk Derece Mahkemesi kararının resen kaldırılmasına ve yerine; hükmün tek şikayetçi varken...

        Usulüne uygun tebligat bulunmaması halinde, HMK'nun 33. maddesi gereği, hukuki tavsif hakime ait olacağından, borçlunun dilekçesinde gecikmiş itiraz isteminde bulunması ile bağlı kalınmaksızın, tebligatın usulsüzlüğü ve Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereği, tebliğ tarihinin belirlenmesi yoluna gidilmelidir (HGK 5.6.1991 tarih ve 1991/12- 258E.-1991/344 K). Somut olayda, şikayetçi borçluya gönderilen ödeme emrinin yukarıda açıklanan sebeple usulsüz tebliğ edildiği, Orhan Mahallesi muhtarının düzenlediği "tebligat tutanağı" başlıklı tutanak içeriğine göre şikayetçi borçlunun usulsüz tebligatı 19/06/2018 tarihinde öğrendiği anlaşıldığından, mahkemece, davanın usulsüz tebligat şikayeti olarak nitelendirilmesi ve ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesi isabetli olmuştur. Dairemizce yapılan yargılama neticesinde; şikayetçi borçlu vekilinin bildirdiği istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı, kararda kamu düzenine aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından Yargıtay 12....

        Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; Her ne kadar ilk derece mahkemesince davacı vekili tarafından ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğünün ileri sürülmediği belirtilerek açılan davanın süreden reddine karar verilmiş ise de, dava dilekçesinde ödeme emri tebligatının müvekkiline yapılmadığının açıkça belirtildiği, yine ilk derece mahkemesince 26/01/2021 tarihli celsede davacı vekilinin usulsüz tebligat şikayeti olup olmadığı yönünde davasını açıklamak üzere gelecek celseye kadar süre verilmesine karar verildiği ve bu ara karar uyarınca davacı vekilinin 09/02/2021 tarihli beyan dilekçesi sunarak bu dilekçesinde müvekkili ile kendisine ödeme emri tebliğ edilen oğlu Veysel Keleşoğlu'nun aynı adreste ikamet etmediğinin ve aralarında husumet bulunduğunun iddia edildiği, bu şekilde davacı tarafça ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunun şikayet konusu yapıldığı anlaşılmakla, usulsüz tebliğ şikayetine ilişkin iddialar araştırılmadan ve bu hususta değerlendirme yapılıp karar verilmeden...

        Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık; ödeme emrine ilişkin usulsüz tebligat şikayeti ile beraber İİK'nın 58. maddesine dayalı şikayete ilişkindir. 2. İlgili Hukuk İİK md. 16., 58., Tebligat Kanunu md. 21/1., 21/2., 3....

          UYAP Entegrasyonu