Somut olayda, şikayete konu hacizlere ilişkin olarak icra dosyasından borçlu ...’ya 23.06.2017 tarihinde 103 davet kağıdının tebliğ edildiği, borçlunun 29.08.2017 tarihinde meskeniyet şikayetinde bulunduğu, şikayetinde 103 davet kağıdı tebligatının usulsüz olduğunun ileri sürülmediği anlaşılmıştır. Bu durumda, borçlu ...'nın meskeniyet şikayeti, İİK.nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal 7 günlük süreden sonradır. O halde, mahkemece, istemin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken işin esası incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi ve bölge adliye mahkemesince de istinaf başvurusunun esastan reddi isabetsiz olup bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılması ve ilk derece mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile, ... Bölge Adliye Mahkemesi 19....
Somut olayda, şikayete konu hacize ilişkin olarak icra dosyasından borçlu vekilinin bizzat kendisine 11/06/2019 tarihinde 103 davet kağıdının tebliğ edildiği, borçlunun 15.11.2019 tarihinde meskeniyet şikayetinde bulunduğu, şikayetinde 103 davet kağıdı tebligatının usulsüz olduğunun ileri sürülmediği gibi, istinaf aşamasında ileri sürdüğü usulsüzlük iddiasında tebligat üzerindeki imzasına da itiraz etmediği, kaldı ki şikayetçi borçlunun vekili aracılığıyla 15/04/2019 tarihinde maaş haczine itiraz ettiği, 24/07/2019 tarihinde de tehiri icra kararı getirmek üzere mühlet talebinde bulunduğu anlaşılmıştır. Meskeniyet şikayetinin 7 günlük yasal süresinde yapılıp yapılmadığı kamu düzenine ilişkin olup, bu hususun re’sen gözetilmesi gerektiği dikkate alındığında, borçlunun meskeniyet şikayeti, İİK.nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal 7 günlük süreden sonradır....
Davalı vekili tarafından, icra emrinin davacılara usulüne uygun tebliğ edildiği, usulsüz tebliğ şikayetinin de reddine karar verilmesi gerektiği belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takipte, takip borçluları tarafından açılan icra emri tebligatının usulsüzlüğü şikayeti, yetki itirazı, meskeniyet ve maişet şikayetine ilişkindir....
Ödeme emrinin usulsüz tebliğine dair şikayetin kabulü üzerine konulan hacizler fekkedilmiş, meskeniyet iddiasına konu taşınmaz üzerine 24.04.2014 tarihinde yeniden haciz konulmuş, borçluya bu hacze ilişkin 103 davetiyesi 09.09.2014 tarihinde tebliğ edilmiştir. İİK'nun 82. maddesinin 1.fıkrasının 12.bendinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1.maddesi uyarınca yedi günlük süreye tabidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Öte yandan İcra ve İflas Kanununda taşınmaz haczinin yenilenmesine dair bir müessese mevcut olmayıp, aynı takip dosyasından da olsa, konulan her haciz yeni bir işlem olup borçlunun her haciz için şikayet hakkı bulunmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan ilamsız icra takibinde borçlunun, 103 davetiyesinin usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürerek meskeniyet şikayetinde bulunduğu, mahkemece tebliğ işleminin usulüne uygun olduğundan bahisle meskeniyet şikayetinin süreden reddine karar verildiği görülmektedir. İİK'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendinde yer alan, haline münasip evin haczedilmezliği şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca yedi günlük süreye tabidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar....
İİK'nun 82. maddesinin birinci fıkrasının 12. bendi gereğince haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanun'un 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbidir. Şikayet konusu haciz işlemi, şikayette bulunana tebliğ edilmiş ise süre tebliğ tarihinden, eğer haciz işlemi tebliğ edilmemişse haciz işleminin öğrenilmesinden itibaren başlar. Bu tarihin aksi ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. Somut olayda takip dosyası incelendiğinde; borçluya tebliğ edilmiş İİK'nun 103. maddeye ilişkin davetiyenin bulunmadığı, kıymet takdir raporunun 18.02.2014 tarihinde tebliğ edildiği, kıymet takdir raporunun tebliğinden önce haczin öğrenildiğine dair icra dosyasında herhangi bir bilgi ve belgenin bulunmadığı, borçlunun kıymet takdirine itirazlarını ve meskeniyet şikayetini aynı dilekçe ile 20.02.2014 tarihinde mahkemeye sunduğu ve ......
Davacı koyulan hacizden haberdar olduğu 22/03/2022 tarihinden önce kendilerine hacizle ilgili yapılan tebligatlardan haberdar olmadıklarını usulsüz olduğunu beyanla müvekkili Can Güzel’in söz konusu hacizleri ve usulsüz tebliğ edilen 103 davetiyesini öğrenme tarihlerinin 22/03/2022 düzeltilmesini istemiş olup; Davalı tarafından da cevap dilekçesinde; davacılar Rukiye Güzel ve Can Güzel’in meskeniyet iddiasında bulundukları taşınmazın haczedildiğini ve satış işlemlerinin başladığını önceki tebliğleri usulsüz olarak ileri sürseler bile en geç meskeniyet iddiasına konu taşınmazın kıymet takdirine ilişkin bilirkişi raporunun Bakırköy 10. İcra Müdürlüğünün 2017/5538 sayılı dosyasından 21/08/2019 tarihinde dosya borçlusu Can Güzel'in eşi diğer davacı Rukiye Güzel'e tebliğ edildiği 21/08/2019 tarihinde öğrendiklerini ileri sürmüştür....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; taşınmaz haczini dava sırasında öğrenerek meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunduklarını, covid-19 salgını nedeniyle takip dosyasını fiziki olarak inceleyemediklerini, takip dosyasında vekaletnameleri bulunmadığından uyap üzerinden de dosyayı inceleyemediklerini, müvekkiline 103 davet kağıdı gönderildiğini haczedilmezlik şikayetinin reddine ilişkin gerekçeli kararının tebliği ile birlikte öğrendiklerinden haczedilmezlik şikayeti ile birlikte usulsüz tebligat şikayetini yapamadıklarını, usulsüz tebligat şikayetinin süresinde olduğunu, meskeniyet şikayeti yönünden 103 davet kağıdı tebliğ tarihinin düzeltilmesinin önemli olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, şikayetin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; cevap dilekçesi içeriğini tekrar ederek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Haczedilmezlik şikayeti İİK'nun 16/1.maddesi uyarınca yedi günlük süreye tabidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Bu kez, şikayete konu taşınmazın ihalesinin yapıldığı, Ayvalık İcra Müdürlüğünün 2013/722 Talimat sayılı dosyasının incelenmesinde; şikayetçi borçluya satış ilanın 10.09.2014 tarihinde tebliğ edildiği, şikayetçi borçlunun ise şikayet dilekçesinde satış ilanı tebligatının usulsüz olduğuna dair bir iddia ileri sürmediği görülmüştür. O halde mahkemece; şikayetçi borçluya satış ilanın 10.09.2014 tarihinde tebliğ edildiği, şikayetin ise 17.11.2014 tarihinde yani yedi günlük hak düşürücü süre geçtikten sonra yapıldığı gerekçesi ile şikayetin reddi gerekirken, yazılı şekilde ve aksi yönde hüküm tesisi isabetsizdir....
İstanbul 28.İcra Müdürlüğünce şikayete konu olan taşınmazın haczine yönelik 17/07/2019 tarihinde tapu müdürlüğüne müzekkere yazıldığı, davacı vekili tarafından İcra dosyasına 25/07/2019 tarihinde vekaletname sunulduğu bu tarih itibari ile şikayete konu taşınmaza haciz konulduğundan haberdar olduğu, meskeniyet iddiası bir haczedilmezlik şikayeti olup, itiraz süresi haczi öğrenme tarihinden itibaren 7 gün olduğu da dikkate alındığında davacı tarafından davanın 7 günlük süre sonrası 10/10/2019 tarihinde açılmış olduğu belirlendiğinden şikayetin süre yönünden reddine " karar verilmiştir....