Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

isteminin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. 1- Usulsüz tebliğ şikayeti yönünden Dairemizce yapılan incelemede, davacı borçlu adına çıkartılan örnek 10 ödeme emri tebligatında "Adreste kimse bulunmaması üzerine muhatap komşusu Ahmet Çınar'dan soruldu muhatabın işte (nerede olduğu bilinmediği) sözlü beyan etti....

İcra Müdürlüğünün 2019/8146 esas nolu dosyasında usulsüz tebliğ şikayeti ile icra emrinin/takibin iptali istemine ilişkindir. Somut olayda şikayetçilerin, başka icra dosyası alacaklıları oldukları, uyuşmazlık konusu Bursa 8. İcra Müdürlüğünün 2019/8146 esas nolu icra takip dosyasının alacaklı veya borçlusu konumunda olmayıp takipte taraf olmadıkları sabittir. O halde, Mahkemece; şikayet dilekçesinde öne sürülen iddialara dayanarak tarafı olmadığı icra dosyasında başlatılan takibe, bu takipte yapılan işlemlere karşı itiraz ve şikayet hakkı bulunmadığından 3.kişinin usulsüz tebliğ şikayeti ve takibin/icra emrinin iptaline yönelik isteminin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekir ki, ilk derece mahkemesinin kararı da bu cihettedir. Davacılar vekili istinaf dilekçesinde iş bu dosya ile Bursa 10.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/516 es....

İcra Müdürlüğünün 2019/6018 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davalı-alacaklı tarafından şikayetçi-borçlu ve dava dışı borçlular Fatmana Türk, Ertuğrul Türk aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan ilamlı icra takibi olduğu, icra emrinin davacı borçluya 22/04/2019 tarihinde, kıymet takdiri raporunun da 24/06/2019 tarihinde tebliğ edildiği, ipotekli taşınmazın satış işlemlerine başlandığı anlaşılmıştır. Borçlunun tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin başvurusu, İİK'nın 16. maddesi uyarınca şikayet niteliğindedir. Şikayet başvurusu, şikayete konu işlemin öğrenilmesinden itibaren yedi gün içinde yapılmalıdır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi tebliğ tarihi olarak kabul edilir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Davanın konusu usulsüz tebliğ şikayeti ile birlikte borca, faize ve faiz oranlarına itirazdır. Alacaklı tarafından borçlu aleyhine bonoya istinaden kambiyo senedine dayalı icra takibi başlatılmıştır. İİK 16.maddeye göre usulsüz tebliğ şikayeti ıttıla tarihinden itibaren 7 gün içinde ileri sürülmesi gerekir. Davacı dava dilekçesinde; İstanbul Anadolu 9. SHM'nin 2019/538 E.sayılı dosyası nedeniyle icra takibinden haberdar olduklarını, usulsüz tebliğ işlemine dosyaya vekalet sunulmasından sonra yapılan inceleme ile 16/02/2020 tarihinde haberdar oldukları ileri sürmüştür. Davacının süre tutum dilekçesine istinaden HMK 355'e göre kamu düzenine aykırılık yönünden yapılan inceleme neticesinde; İstanbul Anadolu 9....

tebliğine, İlişkin dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, borca itiraz yönünden İİK'nın 364/1 maddesi, dayanak belgenin ödeme emri ekinde tebliğ edilmediği şikayeti ile meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti ve taşkın haciz şikayeti yönünden İİK'nın 365/son maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi....

İcra Müdürlüğünün 2021/4239 esas sayılı takip dosyasında davacı borçluya gönderilen ödeme emri tebliğ tarihinin 02/06/2021 tarihi olarak DÜZELTİLMESİNE, davacı borçlu yönünden düzeltilen tebliğ tarihine göre takip kesinleşmeden malvarlığına konulan HACİZLERİN KALDIRILMASINA, 2- Mahkememiz 2021/889 Esas sayılı dava dosyasında ( birleşen ) usulsüz tebliğ şikayetinin derdestlik nedeni ile REDDİNE , takip şekline istinaden yapılan takip ilamsız takip olduğundan ve her türlü itiraz icra dairesine yapılması gerektiğinden borca itirazlarının REDDİNE" karar verilmiştir....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/02/2021 NUMARASI : 2020/112 ESAS- 2021/100 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİGAT ŞİKAYETİ -İCRANIN GERİ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 29....

Hukuk Dairesi tarafından, usulsüz tebliğe ilişkin şikayetlerin ilgilisi tarafından yapılması gerektiği, ancak söz konusu usulsüzlüklerin sıra cetveli tanzimi aşamasında diğer alacaklıların hakkını haleldar etmesi halinde alacaklılar tarafından ileri sürülebileceği, şikayet olunanın takip dosyasında ödeme emrinin borçluya 10.08.2017 tarihinde usulsüz tebliğ edildiği, buna karşın örnek 103 davetiyesinin 17.08.2017 tarihinde usulüne uygun tebliğ edildiği, Borçlunun icra takibinden bu tarih itibariyle haberdar olduğu, İİK'nın 168. maddesi uyarınca kambiyo senetlerine mahsus takip yolunda ödeme emrine karşı itiraz ve şikayet süresinin 5 gün, ödeme süresinin on gün olup ödeme süresi geçmeden kesin haciz konulamayacağı, henüz kesin haciz isteme yetkisine sahip olmayan alacaklının ihtiyati haczinin beş günlük itiraz ve şikayet süresinin geçmesiyle değil, İİK'nın 264. maddesi uyarınca on günlük ödeme süresinin geçmesiyle kesinleşeceği, borçlunun 17.08.2017 tarihinde takipten haberdar olduğundan...

    Yukarıda incelenen takip sürecinde borçlu T1 vekili T2 aracılığıyla İstanbul 27.İcra Müdürlüğü 2017/15491 takip sayılı (Eski 2013/2395takip) dosyası ile aleyhine başlatılan takipte 1 İcra Hukuk Mahkemesi'ne 2013/691 esas sayılı dosyasında usulsüz tebliğ ile birlikte icra dairesinin yetkisine borca ve takibe şikayet ve itiraz ettiği, yine aynı vekili aracılığıyla 03/07/2013 tarihindeİstanbul 1 İcra Hukuk Mahkemesi'ne 2013/691 esas kaydı ile yapılan şikayet sonucu takip konusu senet aslı icra kasasına verilmediği için 2014/475 karar sayılı 28/05/2014 tarihinde ödeme emrinin iptalini sağladığı, bu karar nedeniyle davacı/borçlu adına kendisini bu dosyalarda temsil eden vekiline yeniden ödeme emri tebliği üzerine 5 günlük süresi içinde işbu davanın açıldığı, anlaşılmıştır....

    Öte yandan TK'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Şikayet eden borçlu vekilinin en geç usulsüz tebliğ şikayetinin yapıldığı tarih olan 13.08.2020 günü icra emrinden haberdar olduğunun anlaşılmasına göre mahkemece Bayburt İcra Dairesinin 2020/153 esas sayılı icra takip dosyasında borçlu T1 icra emri tebliğ tarihinin 13.08.2020 tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken, icra emrinin iptaline karar verilmiş ise de bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği anlaşıldığından, davalı banka vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile HMK'nın 353/1- b.2. maddesi gereğince İlk Derece Mahkeme kararının kaldırılmasına, yeniden hüküm kurularak usulsüz tebliğ şikayet tarihinin icra emrinin tebliğ tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

    UYAP Entegrasyonu