WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yürütülen icra takibinde usulsüz tebliğ şikayeti ile ödeme emrinin tebliğ tarihinin düzeltilmesi, yetki itirazı, İİK'nun 45. maddesine aykırı takip başlatıldığı iddiası ile takibin iptali taleplerine dayanmaktadır. Tokat 3. İcra Müdürlüğünün 2020/5398 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; alacaklısının davalı şirket, borçlusunun T1 olduğu, 87.500,00 TL Miktarlı 11/10/2017 tanzim, 15/12/2018 vade tarihli, 87.500,00 TL miktarlı, 11/10/2017 tanzim, 15/09/2018 vade tarihli ve 87.500,00 TL miktarlı 11/10/2017 tanzim, 15/03/2019 vade tarihli kambiyo senetleri ve işlemiş faizlerine istinaden toplam 336.390,16 TL alacak için kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi yapıldığı, ödeme emrinin borçluya 13/08/2020 tarihinde tebliğ edilmiş olduğu, takip dosyasının halen derdest olduğu anlaşılmıştır. Tokat 3....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı vekili tarafından bir adet bonoya dayalı olarak yapılan kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte ödeme emrinin borçluya 09.04.2012 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu icra mahkemesine yaptığı 24.07.2014 tarihli başvurusunda kambiyo şikayeti yanında zamanaşımı itirazı ile borca itirazda bulunduğu, mahkemece takibin iptaline karar verildiği görülmektedir. Borçlunun icra mahkemesine başvurusu İİK.nun 170/a madde kapsamında şikayet ile aynı yasanın 168/5.maddesi kapsamında itiraz olup, İİK'nun 168/3 ve 168/5 maddeleri gereğince 5 günlük süreye tabidir....

    Dosyada bulunan tüm bilgi, belge ve beyanlar birlikte değerlendirildiğinde; somut olayda takibin kambiyo takibi olduğu, davacının usulsüz tebligat şikayeti yanında borca itiraz ettiği, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte ödeme emri tebligatının usulsüz olması halinde borçlunun usulsüz tebliği öğrendiği tarihten itibaren 5 gün içinde (sadece usulsüz tebliğ düzeltilmesi talebi varsa 7 gün) şikayet yoluna başvurarak ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesini istemesi ve borca itiraz etmesi gerektiği, davacı vekili dilekçesinde takipten 22/06/2019 tarihinde haberleri olduğunu belirtmiş olduğu, buna göre dava açma süresinin son gününün 27/06/2019 tarihi Çarşamba gününe denk geldiği, bu günün resmi tatil olmadığı, davanın ise 28/06/2019 tarihinde açıldığı, buna göre usulsüz tebligat şikayetinin yasal süre içinde yapılmadığı, borca itirazların da yine yasal 5 günlük süre içinde yapılmadığı anlaşıldığından davacının usulsüz tebligat şikayeti ile borca itirazlarının süre yönünden reddine...

    Davacı borçluya ödeme emrinin 22/04/2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun İİK'nun 168/5 maddesi uyarınca tebliğ tarihinden itibaren 5 günlük süre içerisinde itiraz etmediği, iş bu davayı da 05/03/2021 tarihinde açtığı, dava dilekçesinde kendisine yapılan tebligatın usulsüzlüğünü ileri sürmediği dikkate alındığında mahkemenin davanın süre aşımı nedeniyle reddine ilişkin kararının yerinde olduğu anlaşılmakla usul ve yasaya uygun olduğu tespit edilen karara karşı istinaf sebepleri yerinde bulunmadığından aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

    Somut olayda ödeme emrine ilişkin 31.07.2013 tarihli tebligatta, borçlunun adresten geçici mi yoksa sürekli mi ayrıldığı tespit edilmediği gibi, beyanda bulunan komşunun adı ve soyadının da tevsik edilmediği ve yine haber bırakılan komşunun kim olduğunun da tebligat mazbatasında açıkça belirtilmediği görülmekle, söz konusu tebliğ işlemi, Tebligat Kanunu'nun 21/1. ve 23/7. maddeleri ile Tebligat Yönetmeliği'nin 30. ve 35. maddeleri hükümlerine uygun olarak yapılmadığından usulsüzdür. Bu durumda, İİK'nun 65. maddesinde düzenlenen gecikmiş itirazın koşulları bulunmamaktadır. Öte yandan, borçlunun tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin başvurusu, İİK'nun 16. maddesi uyarınca şikayet niteliğindedir. Şikayet başvurusu, şikayete konu işlemin öğrenilmesinden itibaren yedi gün içinde yapılmalıdır....

      Dosya içeriğinden; borçlu adına çıkarılan ödeme emrinin 22.10.2014 tarihinde tebliğ edildiği,borçlunun anılan tebligatın usulüne uygun yapılmadığını ve tebligattan 23.10.2014 tarihinde haberdar olduğunu bildirerek 24.10.2014 tarihinde icra mahkemesinden tebliğ tarihinin düzeltilmesini talep ettiği görülmektedir. Bu durumda borçlu usulüne aykırı olduğunu iddia ettiği ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren yasal beş günlük süre içerisinde usulsüz tebliğ şikayetinde bulunmuş ise de; icra takip dosyası infaz edilmek suretiyle işlemden kaldırılmadığı sürece, borçlunun, tebligatın usulsüzlüğünün tespiti ile tebliğ tarihinin düzeltilmesini şikayet yolu ile istemekte takibe bağlı sonuçlar yönünden hukuki yararı vardır.Öte yandan, hükmi şahıslara ne şekilde tebligat yapılacağı 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 12. ve 13. maddelerinde belirlenmiştir....

        Bu durumda, davacının en geç suç duyurusunda bulunduğu tarih olan 07.02.2020 tarihi itibariyle takipten haberdar olduğu ve 7 günlük şikayet süresi geçtikten sonra 04.03.2020 tarihinde usulsüz tebliğ şikayetinde bulunduğu anlaşıldığından, davacının usulsüz tebliğ şikayetinin süreden reddi gerekmektedir. İİK'nın 168.maddesinin 3 ve 4.fıkralarına göre; kambiyo senedi vasfına ilişkin şikayetlerin ve imzaya itirazın ödeme emri tebliğinden itibaren 5 gün içerisinde ileri sürülmesi gerekmektedir. Yukarıda açıklandığı üzere, davacının ödeme emrinden/takipten en geç 07.02.2020 tarihinde haberdar olduğunun kabulü nedeniyle, davacının 04.03.2020 tarihi itibariyle ileri sürdüğü kambiyo vasfına yönelik şikayeti ve imzaya itirazı da süresinde değildir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından borçlu aleyhine bir adet bonoya dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibine başlandığı, 10 örnek ödeme emrinin borçlu ...'ya 03.08.2014 tarihinde tebliğ edildiği, alacaklının borçlu ... yönüyle takibin kesinleştiğini belirterek haciz talebinde bulunduğu, icra müdürlüğünce ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği ve takibin kesinleşmediği gerekçesiyle haciz talebinin reddedildiği, vaki şikayet üzerine mahkemenin icra müdürlüğü işleminin yerinde olduğunu belirterek şikayetin reddine karar verdiği anlaşılmaktadır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından başlatılan kambiyo yoluyla takibe karşı şikayetçi, icra dosyasındaki kıymet takdiri ile yapılan tüm tebligatların usulsüz olarak tebliğ edildiğini ve diğer fesih nedenlerini de ileri sürerek yapılan ihalenin feshini talep ettiği görülmüştür. İİK.nun 127.maddesi uyarınca borçluya satış ilanının tebliği zorunlu olup, bu hususun yerine getirilmemesi başlı başına ihalenin fesih nedenidir....

            Bu durumda anılan dilekçe İİK.nun 8. maddesi anlamında bir tutanak niteliği taşımadığından borçlunun satış ilanı tebliğ işlemini şikayet tarihinden daha önce öğrendiğini ispata yeterli değildir.O halde mahkemece şikayetçinin satış ilanı tebliğ işlemine yönelik usulsüzlük iddiası ve diğer şikayet nedenleri incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin süre aşımı yönünden reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ: Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22/04/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              UYAP Entegrasyonu