WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREKÇE: Uyuşmazlık usulsüz tebligat nedeniyle ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesi ve memur muamelesini şikayet istemine ilişkindir. Adana 8. İcra Müdürlüğünün 2019/15383 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklı Türkiye Finans A.Ş. Vekili tarafından borçlu T1 aleyhine ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin Anadolu Mahallesi 887 Sokak No: 16/1 Yüreğir Adana adresinde 26.11.2019 tarihinde Teb.K. 21/1 maddesi uyarınca borçluya tebliğ edildiği, davacı borçlu vekili tarafından 13.12.2019 tarihli dilekçe ile borca itiraz edildiği, icra müdürlüğünce itirazın süresinden sonra yapıldığından bahisle itirazın reddine, takibin devamına karar verildiği, davacı borçlu tarafından yasal süresi içerisinde usulsüz tebliğ ve memur işlemini şikayet istemli davanın açıldığı görülmüştür....

Borçlunun kendisine gönderilen ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürmesi İİK'nun 16. maddesi anlamında bir "şikayet" olup, aynı Yasanın 16/l. maddesi gereğince bu şikayetini işlemi öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede icra mahkemesine yapması gerekir. Hukuk Genel Kurulu'nun 05.06.1991 tarih ve 1991/12-258 Esas-1991/344 Karar sayılı ilamında da vurgulandığı üzere, seçilen takip şekline göre borçlunun icra dairesine itiraz etmesinden ayrı olarak yedi günlük şikayet süresi içinde tebliğ tarihinin düzeltilmesi için icra mahkemesine başvurması zorunludur. Somut olayda, borçlu 31.12.2013 harç, 26.12.2013 havale tarihli icra mahkemesine başvurusunda icra takibinden 12.11.2013 tarihinde haberdar olarak itiraz ettiğini, itirazının ise 19.11.2013 tarihinde reddedildiğini öğrendiğini beyan etmiştir....

    Borçlunun kendisine gönderilen ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürmesi, İİK'nun 16. maddesi anlamında bir "şikayet" olup, aynı maddenin 1. fıkrası gereğince borçlunun bu şikayetini, işlemi öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede icra mahkemesine yapması gerekir. Hukuk Genel Kurulu'nun 05.06.1991 tarih ve 1991/12-258 Esas - 1991/344 Karar sayılı ilamında da vurgulandığı üzere, seçilen takip şekline göre, borçlunun, icra dairesine itiraz etmesinden ayrı olarak yedi günlük şikayet süresi içinde tebliğ tarihinin düzeltilmesi için icra mahkemesine başvurması zorunludur....

      kim olduğunun (isimden ve imzadan imtina etmiş olsa dahi daire numarası vs gibi ayırt edici hiçbir özelliğin) belirtilmediği, bu yönüyle yapılan tebliğ işleminin usulsüz olduğu ve bu nedenle kararın da usulsüz olarak kesinleştirildiği anlaşıldığından; kesinleşmeyen karara ilişkin verilen sonraki karar ve işlemlerin hukuken geçersiz olduğu; sanığın 21.04.2015 tarihli temyiz isteminin 15/05/2013 tarihli tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararına yönelik olduğu kabul edilerek yapılan incelemede; Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alma, kabul etme veya bulundurma suçundan dolayı, 5237 sayılı TCK'nın 191. maddesinin 2. fıkrası gereğince verilen “tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” ilişkin kararlar "Durma" kararı niteliğinde olup itiraz yasa yoluna tabi olması nedeniyle, 5271 sayılı CMK'nın 264/2. maddesi uyarınca, itirazla ilgili gerekli kararın yetkili ve görevli itiraz merciince verilmesi için, dosyanın incelenmeksizin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına...

        Mahkeme; ödeme emrinin davacı borçluya 11/09/2020 tarihinde tebliğ edildiği, yapılan bu tebligata karşı yasal süresinde tebligatın usulsüz olduğu yönünde bir başvuruda bulunulmadığı, yasal 5 günlük itiraz süresinin sona ermesinden sonra 16/08/2021 itirazda bulunulduğu, itirazın süresinde yapılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; dava dilekçesindeki beyanlarını tekrar etmekle birlikte kefile yönelik itirazlarının süresiz şikayete tabi olduğunu, ödeme emri tebliğinin vekile yapılması gerektiği halde asıla tebliğ edilmesi nedeniyle usulsüz olduğunu beyanla Mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir....

        Hukuk Dairesinin 25.03.2019 tarih, 2018/2003 esas, 2019/590 karar sayılı ilamı.) davacı borçlunun ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik davasının süreaşımı nedeni ile reddine karar vermek gerekmiştir. Ayrıca davacı borçluya ödeme emri 15.09.2019 tarihinde tebliğ edildiğinden borçlunun imzaya itirazının yasal beş günlük süre geçtikten sonra mahkememize yapılmış olduğu anlaşıldığından açılan davanın süre aşımı nedeniyle reddine" karar verildiği görülmüştür....

        Yıl Mah. 2166 Sok. 7/2 Sultangazi/İstabul” adresine 89/1. haciz ihbaramesinin gönderildiği, tebliğ parçası üzerinde “adreste muhatabın işte olduğunu beyan eden birlikte ve daimi oturan gelini Yasemin Beter’e tebliğ edildi” şerhi düşülerek 21/05/2021 tarihinde tebligatın yapıldığı, yasal süresi içerisinde itiraz olunmaması nedeniyle aynı adrese 89/2. haciz ihbarnamesinin gönderildiği, tebliğ parçası üzerinde “adreste muhatabın işte olduğunu beyan eden birlikte ve daimi oturan oğlu T3’e tebliğ edildi.” şerhi düşülerek 10/08/2021 tarihinde tebligatın yapıldığı, yine yasal süresi içerisinde itiraz olunmaması nedeniyle aynı adrese 89/3. haciz ihbarnamesinin gönderildiği, “adreste muhatabın işte olduğunu beyan eden birlikte ve daimi oturan gelini Demet Beter’e tebliğ edildi.” şerhi düşülerek 08/09/2021 tarihinde tebligatın yapıldığı, itiraz edilememesi üzerine davacının borçlu olarak takibe dahil olduğu anlaşılmıştır. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 10.maddesinde, "Tebligat, tebliğ yapılacak...

        İcra dairesinin 2021/2810 esas sayılı dosyasında müvekkili aleyhine icra takibi başlatıldığını, ödeme emri tebliğ mazbatasında 19/10/2021 tarihinde adresin kapalı olduğu, tebliğ zarfının muhtarlığa teslim edilerek 2 numaralı haber kağıdının kapıya yapıştırıldığının belirtildiğini, ancak TK 21 maddesine göre yapılacak tebligatların açık mavi renkli zarfla yapılması gerektiğini, müvekkilinin ödeme emrine ilişkin usulsüz tebligatı öğrenme tarihinin 04/11/2021 olduğunu, ayrıca alacaklının alacak iddialarının soyut iddialar olduğunu ve bu nedenle borca da itiraz ettiklerini, icra takibi için yetkili icra dairesinin HMK ve İİK kapsamında Yatağan İcra Dairesi olması nedeniyle açıkça yetkiye itiraz ettiklerini, Muğla İcra Dairesinin yetkili olmadığını, ödeme emrinde konu edilen borcun tamamına, işlemiş faize ve tüm ferilerine itiraz ettiklerini beyanla usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin davacı yönünden 04/11/2021 tarihi olarak düzeltilmesiyle icra dosyasına sunulan...

        İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/03/2022 NUMARASI : 2022/37 ESAS 2022/177 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2021/41209 esas sayılı dosyasından yapılan usulsüz tebligat nedeniyle müvekkilinin ödeme emrinden haberdar olduğu 27/10/2021 tarihinin tebliğ tarihi olarak kabul edilmesine, yetki itirazlarının kabulü ile dosyanın yetkili icra dairesi olan Develi İcra Dairesine gönderilmesine, borca itiraz ettiklerini, senette tahribata itiraz ettiklerini, itiraz ettikleri kambiyo senedinden doğan ana para, faiz, vekalet ücreti, masraf, harç ve diğer alacak türlerine itiraz ederek söz konusu itirazlarının kabulü ile müvekkili aleyhine haksız...

        Somut olayda davacı, yargılamanın yenilenmesi istemine konu Kadastro Mahkemesi kararının, kendisine tebliğ edilmediğini, dosyadaki tebligat evrakında kararın kendisine "bizzat" tebliğ olunduğu yazılı ise de böyle bir tebligatın kendisine yapılmadığını, tebligat evrakının gerçeğe aykırı ve usulsüz olduğunu; dolayısı ile usulsüz tebligat nedeniyle kararın kesinleşmediğini iddia etmektedir. Başka bir anlatımla yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunan davacının talebi, kararın kesinleşmediği iddiasına dayanmaktadır....

          UYAP Entegrasyonu