No:95/601 Konak-İzmir '' olarak bildirildiği ve bu adrese TK'nun 35. maddeye göre 14/04/2018 tarihinde tebliğ işleminin yapıldığı, takibin bu tebliğ tarihi dikkate alınarak kesinleştirildiği, 08/05/2018 tarihinde birinci haciz ihbarnamesi gönderilmesine karar verildiği görülmüştür. Davacı vekili hem usulsüz tebliğ şikayetinde hem de gecikmiş itiraz şikayetinde bulunmuştur. İİK 65. maddesinde gecikmiş itiraz düzenlenmiş olup, usulüne uygun olarak yapılan ödeme emri tebliği üzerine borçlunun kusuru olmaksızın bir mani sebebi ile süresi içerisinde itiraz edememiş olması düzenlenmiştir. Davacının şikayeti usulsüz tebligat şikayeti olarak nitelendirilmiştir. İlk derece mahkemesince İzmir Valiliği İl Dernekler Müdürlüğüne yazılan müzekkere cevabında davacı borçlu derneğin 15/02/2018 tarihinde müdürlüğe yapmış olduğu bildirim sonucunda dernekte kayıtlı olan ''Akdeniz Mah. Cumhuriyet Bulv. No:95/601 Konak-İzmir'' adresinin ''Konak Mah. Mucibi Rahman Sok....
Fethiye İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda, usulsüz tebligat iddiası yönünden şikayetin kabulü ile, Fethiye İcra Müdürlüğü'nün 2018/27970 Esas sayılı takip dosyasında şikayetçi borçlu muris T1 yapılan 26/11/2020 tarihli tebliğ işleminin usulsüz olduğunun tespitine, Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 23/12/2020 tarihi olduğunun kabul ve tespitine, haczedilmezlik iddiası yönünden şikayetin reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından, vekalet ücreti alacağına dayalı olarak borçlu aleyhine başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız takipte; borçlunun, usulsüz tebliğ şikayeti ile tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesi talebi ve taşkın haciz şikayetiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece; davacının usulsüz tebligat şikayetinin ve takibin iptali talebine yönelik davasının reddine ve taşkın haciz şikayetinin kısmen kabulüne karar verildiği, borçlunun temyizi üzerine Dairemizce; usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile tebliğ tarihinin Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince öğrenme...
İcra Müdürlüğünün 2019/8146 esas nolu dosyasında usulsüz tebliğ şikayeti ile icra emrinin/takibin iptali istemine ilişkindir. Somut olayda şikayetçilerin, başka icra dosyası alacaklıları oldukları, uyuşmazlık konusu Bursa 8. İcra Müdürlüğünün 2019/8146 esas nolu icra takip dosyasının alacaklı veya borçlusu konumunda olmayıp takipte taraf olmadıkları sabittir. O halde, Mahkemece; şikayet dilekçesinde öne sürülen iddialara dayanarak tarafı olmadığı icra dosyasında başlatılan takibe, bu takipte yapılan işlemlere karşı itiraz ve şikayet hakkı bulunmadığından 3.kişinin usulsüz tebliğ şikayeti ve takibin/icra emrinin iptaline yönelik isteminin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekir ki, ilk derece mahkemesinin kararı da bu cihettedir. Davacılar vekili istinaf dilekçesinde iş bu dosya ile Bursa 10.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/516 es....
ancak icra müdürlüğünce bu taleplerinin reddedildiğini bildirerek birinci, ikinci, üçüncü haciz ihbarnameleri ile 103 davetiyesinin usulsüz tebliğ nedeniyle iptaline, icra müdürlüğünün haciz ihbarnamelerine itiraz ile haczin kaldırılması talebinin reddine dair kararının kaldırılmasına, 89/3 haciz ihbarnamesinin geçersizliğine, haciz ve yakalamaların kaldırılmasına, davacının borçlu sıfatının sistemden kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; icra dosyası borcunun 26/11/2019 tarihinde ödendiğini, bu tarihte avukatı bulunmayan müvekkili nazarında konunun kapandığını, daha sonra usulsüz tebliğ şikayetine konu icra dosyasına dayalı olarak Ortaca İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/197 esas sayılı dosyasında tahliye davası açıldığını, bu davanın dava dilekçesinin de usulsüz tebliğ edildiğini, öğrenme tarihi olarak belirtilen 05/11/2019 tarihinde ortada bir tahliye davası olmaması ve 26/11/2019 da dosya borcunun ödenmesi nedeniyle müvekkili açısından tebliğ usulsüzlüğü yönünden şikayeti gerektirir bir hukuki yararın bulunmadığını, tahliye davasının açıldığını öğrendikleri 08/01/2020 tarihinde hukuki yararın doğduğunu, şikayetlerinin süresinde olduğunu ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Dava İİK'nun 16. maddesine dayalı usulsüz tebligat şikayetidir....
borçlunun oğlu tarafından imzalatıldığını bu nedenlerle usulsüz tebligat nedeniyle icra dosyasının öğrenme tarihleri olan 08.09.2020 tarihinin tebliğ tarihi olarak kabul edilmesini, takibe konu bonodaki borcun müvekkiline ait olmaması ve müvekkilinin karşı tarafa hiçbir borcu olmaması nedeniyle takibin iptalini, kötü niyetli karşı tarafın %20’ından aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, İcra takibinin itirazlarının nedeniyle durdurulmasını talep etmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/57 Esas, 2020/207 Karar sayılı dosyasında verilen şikayetin süre aşımı nedeniyle usulden reddi kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla, Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, ödeme emrinin 03/10/2019 tarihinde müvekkilinin çarşıda olduğundan bahisle daimi işçi Yunus Celep ismine imzasız şekilde tebliğ edildiğini, tebliği almaya yetkili olmayan, daimi çalışan da olmayan, kaldı ki karalama şeklindeki imza ile edilen tebliğ parçasından müvekkilinin haberdar edilmediğini belirterek, usulsüz yapılan tebliğ nedeniyle müvekkilinin tebliği öğrenme tarihi olan 27/01/2020 tarihinin ödeme emrinin tebliğ tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir. YANIT : Davalı vekili duruşmalardaki beyanında özetle, davacının aleyhine başlatılan icra takibinden Bodrum 2....
Müdürlüğünün 2019/8179 Esas sayılı dosyası ile açılan takipten 21/07/2019 tarihinde tesadüfen haberdar olduklarını, süresi içinde itiraz ettiklerini, ancak itirazlarının reddedildiğini, müvekkiline yapılan tebligatın TK'nın 21. maddesi uyarınca 09/07/2019 tarihinde usulsüz tebliğ edilerek şeklen kesinleştirildiğini, o tarihte müvekkilinin İstanbul'da tedavi amaçlı bulunduğunu belirterek, usulsüz tebliğ işleminin iptali ile öğrenme günü olan 21/07/2019 tarihi olarak düzeltilmesini istemiştir. YANIT : Davalı vekili duruşmadaki beyanında, yapılan şikayetin yerinde olmadığını ve reddine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, Karşıyaka 2. İcra Müdürlüğünün 2019/8179 Esas sayılı dosyasında tebligata yönelik olarak yapılan şikayetin yerinde görülmemesi nedeniyle reddine karar verilmiştir....
Mahkemece “..ödeme emrinin borçluya tebliğine ilişkin evrakın 24/04/2013 tarihinde tebliğ edildiği belirtilerek devamında “…Somut olayda isim ve imzadan imtina eden komşuya haber verildiği adreste bulunmama sebebinin çarşıda olarak yazıldığı, tevziat saatlerinden sonra dönüp dönmeyeceği hususunun tebligatta araştırılmadığı bu haliyle tebligatın usulsüz olduğu anlaşılmıştır.” şeklinde açıklanan gerekçe ile usulsüz tebliğ şikayetinin kabulüne karar verildiği görülmüştür....