DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre; davalı vekili tarafından dava dışı Plaza Premium Group aleyhine yapılan takiple ilgili olarak çıkartılan ödeme emrinin usulsüz olarak tebliğ edildiği, ödeme emrinin sehven şikayetçi 3.kişinin çalışanı tarafından alındığı iddiasıyla 3.kişinin usulsüz tebligatın iptaline ve tebligatın yapılmamış sayılmasına karar verilmesini istediği, ilk derece mahkemesi kararının gerekçesinde de belirtildiği üzere ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik şikayette bulunma hakkının takip dosyasının borçlusuna ait olduğu, dosyanın tarafı olmayan 3.kişinin borçluya yapılan tebliğ işleminin usulsüzlüğünü ileri süremeyeceği ancak tebligatı icra müdürlüğüne iade edebileceği anlaşılmakla istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız icra takibi üzerine borçlu icra mahkemesine başvurusunda, ödeme emri tebliğ işleminin, borçlu şirkete ait olmayan bir adrese ve şirket çalışanı olmayan kişiye yapılması nedeniyle usulsüz olduğunu ileri sürerek, tebliğ tarihinin, öğrenme tarihi olan 08.12.2014 olarak düzeltilmesini talep etmiş, mahkemece borçlu şirket adresinde yapılan 26.09.2014 tarihli haciz nedeniyle borçlunun takipten bu tarihte haberdar olduğu kabul edilerek, 09.12.2014 tarihli şikayetin süreden reddine karar verilmiştir....
olduğunu beyan ederek, usulsüz tebliğ edilmesi nedeniyle ödeme emri tebliğ tarihinin öğrenme günü olan 22/06/2020 olarak tespitine, mahkeme masrafları ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
'e dava dilekçesinin tespit edilen adresine geçerli bir tebligat yapılmaksızın usulsüz olarak Tebligat Yasasının 35. maddesine göre tebliğ edilmesi nedeniyle gerekçeli karar tebliğinin aynı madde uyarınca yapılan tebligatı yasaya aykırı olduğundan, davalı ... Karaca adına çıkartılan dava dilekçesi, Tebligat Yasasının 21. maddesine göre tebliğ edilmiş ise de bilgi veren kapıcı imzasının tebliğ belgesinde yer almaması nedeniyle bu tebligat ve dolayısıyla buna dayalı olarak Tebligat Yasası 35. maddeye göre yapılan gerekçeli karar tebliği usulsüz olduğundan; davalı Şefika ...'ın adına çıkartılan gerekçeli karar tebligatı aynı zamanda davalı olan oğlu ... ...'a tebliğ edilmiş ise de dosyadaki adres bilgileri incelendiğinde davalı ...'ın 13, ... ...'...
Somut olayda, şikayetçi borçlulardan ... adına gönderilen ödeme emri tebligatının incelenmesinde; tebliğ işleminin "muhatabın o anda çarşıda olması sebebiyle muhatap yerine muhatap ile birlikte aynı konutta ve sürekli oturduğunu beyan eden ve görünüşüne göre 18 yaşını bitirmiş ve ehliyetli olan ...'a tebliğ edilmiştir" açıklaması ile yapıldığı, ...'ın ise şikayete konu icra takibinin diğer borçlusu olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda şikayetçi borçlu ... ile icra takibinin diğer borçlusu ... arasında menfaat çatışması bulunduğundan, anılan tebliğ işlemi hasma tebliğ nedeniyle Tebligat Kanunu'nun 39. maddesi hükmüne aykırı olmakla usulsüzdür. Bununla birlikte, Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca tebliğ, usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir....
Şikayetçi vekili dilekçesinde, ihaleden önce usulsüz tebliğden haberdar olunduğuna ilişkin bir beyanda bulunmadığından ve aksi yazılı delille de kanıtlanamadığından, diğer borçlu ...’nun, şikayetçi ... ile aynı adreste oturması ve...’ya da 30.06.2015 tarihinde satış ilanının tebliğ edildiğinden bahisle, şikayetçi ...’nun ihaleden haberdar olduğu yönünde varsayıma dayalı olarak oluşturulan gerekçe de yerinde değildir. İİK'nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi Dairemizin süreklilik arzeden içtihatlarına göre başlı başına ihalenin feshi sebebidir. O halde mahkemece, borçluya yapılan satış ilanı tebliğ işlemi usulsüz olduğundan, şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
İcra Müdürlüğünün 2019/790 sayılı dosyası ile kambiyo yoluyla takip başlatıldığını, dayanak belgedeki imzanın müvekkiline ait olmadığını, müvekkilinin böyle bir borcu bulunmadığını, yapılan tebliğin usulsüz olduğunu, usulsüz olduğu için takibin henüz kesinleşmediğini, icra takibi sürecinden haberdar edilmeyen müvekkiline 103 davetiyesinin 03.05.2019 tarihinde tebliğ edilmesi ile bu takipten haberdar olduğunu, müvekkilinin birden fazla taşınmaz malı üzerine haciz konulduğunu, bu durumun İİK'nun 85/1.maddesine aykırılık oluşturduğunu belirterek, imza ve borca itirazlarının kabulü ile takibin durdurulmasına, öncelikle usulsüz tebliğ nedeniyle ödeme emri kesinleşmediğinden hacizlerin iptaline, borcu çok aşan aşkın hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap beyanlarında; davanın reddini istediklerini ve icra inkar tazminatı talepleri bulunduğunu bildirmiştir....
Davalı savunmasında, davacının malzemeleri sözleşmelerde belirtilen tarihlerde teslim etmediğini bu nedenle ödemelerin teslim tarihindeki kur yerine, sözleşme tarihindeki kurdan yapıldığını, diğer yandan geç teslimat nedeniyle cezai şart ödemesi gerektiğini beyan ederek davanın reddini, aksi düşünülürse cezai şart tutarı 11.124 ...' nun takas ve mahsubunu istemiştir. Mahkemece, taraflar arasındaki sözleşmelerde malzeme bedelinin, malzemelerin teslim alındığı tarihteki yabancı paranın TL karşılığı olarak ödenmesinin kararlaştırıldığı, davalının malzemeleri teslim alırken itirazi kayıt koymadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
E) Gerekçe: Dosyada davaya konu edilen dönem TİS 'lerine, davacının faize ilişkin olarak itirazi kayıt konulduğunu iddia ettiği belgelere ve belediyenin bildirdiği ödemelerin banka kayıtlarına rastlanmamıştır. Mahkemece yukarıda sayılan belgeler dosya içine getirtilmelidir. Mahkemenin hükme esas aldığı bilirkişi raporu denetime açık değildir.Her bir alacak kalemi ile ilgili olarak TİS 'in ilgili maddesine göre hesap yapılması, davacının ödenmemiş alacağının varlığı halinde TİS'de ödeme tarihi varsa buna göre hesap yapılması, taraflar arasında imzalanan 03.70.2007 tarihli protokol ve belediyenin bildirdiği cevabi yazıdaki ödemeye ilişkin banka kayıtları ile davacının itirazi kayıtları bir değerlendirmeye tabi tutularak denetime elverişli bilirkişi raporu aldırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekir....
E) Gerekçe: Dosyada davaya konu edilen dönem TİS 'lerine, davacının faize ilişkin olarak itirazi kayıt konulduğunu iddia ettiği belgelere ve belediyenin bildirdiği ödemelerin banka kayıtlarına rastlanmamıştır. Mahkemece yukarıda sayılan belgeler dosya içine getirtilmelidir. Mahkemenin hükme esas aldığı bilirkişi raporu denetime açık değildir.Her bir alacak kalemi ile ilgili olarak TİS 'in ilgili maddesine göre hesap yapılması, davacının ödenmemiş alacağının varlığı halinde TİS'de ödeme tarihi varsa buna göre hesap yapılması, taraflar arasında imzalanan 03.70.2007 tarihli protokol ve belediyenin bildirdiği cevabi yazıdaki ödemeye ilişkin banka kayıtları ile davacının itirazi kayıtları bir değerlendirmeye tabi tutularak denetime elverişli bilirkişi raporu aldırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekir....