Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Haciz ihbarnamelerinin gönderildiğini, müvekkilinin kapısına haber kağıdı yapıştırılmadığını, tebligatın kime yapıldığının belli olmadığını, Tebligat Kanunu Madde 21/ 1 ve 21/ 2 çerçevesinde de açıkça usulsüz bir tebligat olduğunu, 89/2'ye ilişkin tebligatın 11.11.2019 tarihinde aynı konutta ikamet eden demek suretiyle isim belirtmeden tebliğ edildiğini, tebligatın usul ve yasaya açıkça aykırı olduğunu, müvekkilinin alacaklı T3 tanımadığını ve alacaklıya borcu da bulunmadığını, müvekkili T1'nin kimlik bilgileri ve numarası usulsüz bir şekilde ele geçirilerek kendisine haciz ihbarnamesi yollandığını, borçlu gösterilmek suretiyle araçlarına ve banka hesaplarına haciz işlemi yapıldığını, tebliğ memuru tarafından gerekli araştırma yapılmadan söz konusu tebligatın muhatabın adresinde ismi belirtilmeyen bir şahsa bırakıldığını ve komşusuna haber verilmek suretiyle denilerek usulsüz bir şekilde haciz ihbarnamelerinin tebliğ edildiğini, usulsüz tebligat nedeniyle İİK Madde 89/1 ve 89/2 haciz...

Ancak ihalenin feshine yol açacak olan, kıymet taktiri tebliğ işleminin usulsüzlüğü değil, kıymet taktiri kesinleşmeden satışın yapılmış olmasıdır. Somut olayda, satış ilanının borçluya 14.02.2011 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu tarafından da anılan tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik herhangi bir iddiada bulunulmadığı görülmektedir. Şu hale göre, kıymet taktiri tebliğ işlemi usulsüz olsa bile borçlunun en geç satış ilanının tebliğ edildiği 14.02.2011 tarihinde kıymet taktirini öğrendiğinin kabulü gerekir. 7201 Sayılı Kanunu'nun 32. maddesi gereğince tebligatın usulsüz olması halinde muhatabı tebliğden haberdar olmuş ise muteber sayılacağından, kıymet taktiri tebliğ işlemi usulsüz olsa bile borçlu öğrendiği tarihten itibaren yasal sürede kıymet taktirine itiraz etmediğinden kıymet taktiri kesinleşmiştir....

    Davacıların süresinde usulsüz tebligat şikayetinde bulunmadığından şikayetin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi isabetlidir. ( Yargıtay 12....

    Şikayet dilekçesi içeriğine göre borçlunun icra mahkemesine başvurusu; usulsüz tebligat iddiasına ilişkin şikayet niteliğindedir. 7201 Sayılı Kanun'un 32. maddesi gereğince tebliğ, usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Görüldüğü üzere, usulsüz yapılan tebliğ mutlaka batıl olmayıp muhatap tarafından öğrenildiği tarihte geçerli olacaktır (HGK'nun 05.06.1991 tarih, 1991/12-258 E. - 1991/344 K.). Öte yandan, usulsüz tebliğe ilişkin şikayetin, İİK.nun 16/1. maddesi uyarınca borçlunun tebligatın usulsüzlüğünden haberdar olduğu tarihten itibaren 7 günlük süre içerisinde icra mahkemesine bildirilmesi gerekir. Somut olayda, borçlunun 28/11/2012 tarihinde icra dosyasına itiraz dilekçesi verdiği görülmüştür....

      Y A R G I T A Y K A R A R I Mahkeme ilamının tebliği için; 1- Davalı ...’a çıkartılan tebligatın, muhatap ile birlikte oturan yakınına yapıldığı, ancak muhatabın tebligat saatinde adreste bulunmama nedeninin tebliğ memurunca tespit edilmemesi nedeniyle usulsüz olarak tebliğ edildiği (Tebligat Kanunu md.16), 2- Yine davalı ... Eğitim Hizmetleri ve Malzemeleri Ticaret A.Ş’e çıkartılan tebligatın, şirket yetkililerinin tebligat saatinde adreste bulunmadığı belirlenmeden doğrudan doğruya temsil yetkisi bulunmayan şirket çalışanına yapılması nedeniyle usulsüz olarak tebliğ edildiği (Tebligat Kanunu md.13) anlaşılmıştır.Bundan ayrı, ilgisi nedeniyle dosya içerisinde yer alması gereken ...4....

        reddedildiğini belirterek usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile öğrenme tarihi olan 01/11/2019 tarihinin tebliğ tarihi olarak tespiti ile borca itirazlarının kabilüne karar verilmesini talep etmiştir....

        İDDİANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; alacaklı tarafından müvekkili aleyhine ilamsız icra takibi yapıldığını, Müvekkiline usulsüz olarak yapılan tebligatı öğrenme tarihi 27.10.2020 olup, bu tarihin dikkate alınarak dosya kapsamında 28.10.2020 tarihinde yapmış oldukları yetkiye ve borca itirazın icra müdürlüğünün 30.10.2020 tarihli tensip tutanağı ile reddedildiğini belirterek, Bakırköy 11. İcra Müdürlüğü`nün 30.10.2020 tarihli kararının kaldırılmasını, Usulsüz tebligat nedeniyle Ödeme emrinin tebliğine ilişkin tarihin ıttıla tarihi olan 27.10.2020 olarak düzeltilmesine, yasal süresi içerisinde yapmış oldukları itiraz nedeniyle takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEME KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince: "Davacı dava dilekçesinde, 28/10/2020 tarihinde Bakırköy 11. İcra Müdürlüğüne verilen dilekçesi ile tebligatın usulsüzlüğünün öğrenildiği, tebliğ ıttıla tarihini 27/10/2020 tarihi olarak bildirilmiştir....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ:Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; Şikayetin KABULÜ ile, Samsun İcra Müdürlüğünün 2022/5653 Esas sayılı dosyasında davacı borçluya gönderilen ödeme emrinin tebliğ işleminin usulsüz olduğunun tespitine, ödeme emrine ıttıla tarihinin 25/02/2022 tarihi olarak düzeltilmesine, karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili tarafından hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İş bu dava, İİK'nun 16 vd. maddeleri uyarınca açılan usulsüz tebliğ şikayetine ilişkindir....

        Muhataba haber vermek üzere Yusuf Karataş'a bilgi verildi." şerhiyle 10.08.2020 tarihinde tebliğ edildiğinin anlaşıldığı, Tebligat Kanunu'nun 21/1. ve Tebligat Yönetmeliği'nin 30/1. maddesi hükmü uyarınca yapılacak tebliğ işleminde muhatap adreste bulunmaz ise, adreste bulunmama nedeninin araştırılarak komşu (kapıcı, yönetici) beyanının alınması, beyanda bulunanın mutlaka adı ve soyadının ve komşu (kapıcı, yönetici) olduğunun tebligat parçasına yazılması gerektiği, mazbatada beyanda bulunanın adı ve soyadı belirtilmiş ise de; sıfatının (komşu, kapıcı, yönetici) belirtilmediği ve bu husus belirtilmeden tebliğ işlemi gerçekleştirilmesi nedeniyle borçluya yapılan tahliye emri tebliğ işleminin usulsüz olduğu anlaşıldığından, davacının istinaf talebinin kabulü ile, mahkeme kararının kaldırılarak, usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile tahliye emri tebliğ tarihinin ıttıla tarihi olan 20.08.2020 tarihi olarak düzeltilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (Yargıtay 12....

        Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur." Borçlunun, kendisine gönderilen ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek, tebliğ tarihinin düzeltilmesi ve bu tarihe göre icra dosyasına yaptığı itirazın süresinde olduğu nedeniyle takibin durdurulması istemiyle icra mahkemesine başvurması “şikayet” niteliğinde olup, İİK’nun 16/1. maddesi gereğince, şikayetin, öğrenme tarihinden itibaren yedi günlük sürede yapılması zorunludur (HGK. 05.06.1991 tarih ve 1991/12-258 E., 1991/344 K.). Somut olayda, takip dosyasına sunulan ve Uyap sistemine 19.02.2016 tarihinde tarandığı anlaşılan, 04.02.2016 havale tarihli dilekçe ile, ödeme emri tebliğ edilen Şehmus Turan isminde bir çalışanın bulunmadığı ileri sürülerek, ... 13. İcra Müdürlüğü'nün 2015/216934 Esas sayılı takip dosyasındaki borca ve senetteki imzaya itiraz edildiği görülmüştür....

          UYAP Entegrasyonu