Dava, kooperatif ihraç kararının iptali istemine ilişkindir. 1-7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi "Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur." hükmünü içermektedir. Davacı, ihraç kararına esas ikinci ihtarnamenin usulsüz tebliğ edildiğini iddia etmemiştir. Bu durumda mahkemece, ihtarnamelerde talep edilen borcun gerçeği yansıtıp yansıtmadığının bilirkişi aracılığı ile araştırılarak, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde ve yanılgılı gerekçeyle karar verilmesi doğru olmamıştır. 2-Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir....
kesilen faturaya dayalı itirazın iptali davasıdır....
Şahıs kooperatif hakkında İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapılamaz, takip şartları gerçekleşmediğini, Takibin iptali gerektiğini, borca itiraz ve şikayet farklı kanun yolları olup, borca itirazla var olan takip durmakta ve duran takibin devamı alacaklının insiyatifine kalmaktadır. Oysa şikayet yolu ile takip iptal edildiğinde borçlu hakkındaki takibi iptal ettirmiş olacaktır. Ayrıca itirazın iptali davası ve şikayet kanun yolu farklı yollar olup, sonuçları da farklıdır. Bu sebeple usulsüz tebligattan dolayı takip şartı olan muacceliyet ihbarı yapılmadan, takip şartı gerçekleşmeden, davalı tarafça başlatılan icra takibinin iptali için iş bu şikayet yoluna başvurmakta hukuki yararımız var olup, öğrenir öğrenmez derhal takibin iptali için başvurulduğu, Küçükçekmece 4....
açık olarak tespit edildiği, davacının tasarrufun iptali davası şartlarının oluşmadığı tasarrufun iptali yönündeki talebinin reddine, yöneticilerin sorumluluğu yönünde bir tazminat davası için bir yetki alındığı iddiası da bulunmadığı gibi bu durumun ihtimal olması halinde dahi; yine davacı tarafça buna ilişkin iddiaların somutlaştırılmayıp, açıklanmadığı ve ispat edilmediğinden bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Dava, afet kadastrosundan kaynaklanmayıp mahkemenin nitelendirmesine göre 7269 sayılı Yasa uyarınca yapılan tahsis işleminin usulsüz olduğu iddiasına dayalı tapu iptal ve tescil davasıdır. 21.01.2013 tarih 1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurul Kararı uyarınca temyiz inceleme görevi Yargıtay 1. Hukuk Dairesi Başkanlığına aittir. Bu nedenle dosyanın Yargıtay 1. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 25.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, site yönetimine karşı kat malikleri kurulu tarafından ibra edilmemesi nedeniyle, usulsüz harcamalar bedelinin tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptali isteğine ilişkin olup, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 18.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 22.06.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Dava, rehber öğretmenlerin mevzuata aykırı derse girmeleri nedeniyle yapılan usulsüz ödemenin tahsili için yürütülen icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 13.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 15.10.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Müdürlüğünden 2019/8111 Esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığını, yapılan usulsüz tebligat neticesinde takibin usulsüz olarak kesinleştirildiğini ve haciz işlemlerinin başlatıldığını, borçlu müvekkili aleyhine açılan takipte tebligatların usulsüz olduğunu, Mersin 1. İcra Müdürlüğü tarafından düzenlenen ödeme emrinin 18/07/2019 tarihinde müvekkili ile aynı evde oturduğunu belirtilen müvekkilinin kardeşi Abdulkadir Canıtez'e tebliğ edildiğini, fakat müvekkilinin kardeşinin müvekkili ile farklı yerde ikamet ettiğini, aynı konutta ikamet etmeyen başka bir kişiye tebliğ yapılmasının usulsüz olduğunu, Yargıtay kararlarının da bu yönde olduğunu beyan ederek, ödeme emrinin iptali ile tebliğ tarihinin öğrenme tarihleri olan 01/10/2020 olarak tespit edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. CEVAP:Davalı Denizbank A.Ş....
Olağan genel kurul toplantısının hukuka ve demokrasi ilkelerine tamamen aykırı şekilde yapıldığını, dava dilekçesindeki beyanlarını tekrar ederek, davalı kooperatif yönetim kurulunun usulsüz ve hukuka aykırı şekilde meydana geldiğini ortaya koyan açıklamalarına, dilekçelerinde istemlerini açık şekilde yazmalarına ve genel kurulun dava tarihinde toplanmaması nedeniyle, genel kurul kararlarının iptaline yönelik bir talepleri olmamasına rağmen mahkemece ortada bir genel kurul kararı olmadığından genel kurul kararının iptalinin iptalinin istenemeyeceği şekilde gerekçe kurduğunu belirterek istinaf talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; T3'nin 03/07/2022 tarihinde yapılacağı duyurulan genel kurul çağrısının iptali, kayyım atanması ve yargılama esnasında genel kurul yapılması halinde, 03/07/2022 tarihli genel kurulun iptali istemlerine ilişkin olup, mahkemece yukarıda özetlendiği şekilde karar verilmiştir....
Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2011/1369 Esas ve 2012/289 Karar sayılı ilamına dayanılarak, ilamlı takip yapılmış; borçlu vekili icra mahkemesine başvurusunda, icra emri ve 103 davetiyesi tebliği ile bunların devamında yapılan tebliğ işlemlerinin usulsüz olduğunu, anılan bu usulsüz tebliğlerden sonra yapılan haciz işleminde geçersiz olduğunu açıklayarak usulsüz tebliğlerin iptali ile muttali tarihinin 15.03.2013 olarak kabulü ile bu tarihten önce yapılan hacizlerin geçersiz olduğunun tespiti ile iptalini talep etmiştir. Mahkemece tebliğ işlemlerinin usulsüz olmadığından bahisle şikayetin reddine karar verilmesi üzerine hüküm borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir.7201 sayılı Kanun'un 35.maddesinde; ''1- Kendisine veya adresine kanunun gösterdiği usullere göre tebliğ yapılmış olan kimse, adresini değiştirirse, yenisini hemen tebliği yaptırmış olan kaza merciine bildirmeye mecburdur....