Tebligat Kanununun 32.maddesine göre tebliğ işlemi usulsüz olsa bile muhatap tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Tebligat usulsüzlüğü şikayeti İİK.nın 16/1.maddesine göre öğrenme tarihinden itibaren yasal yedi günlük süreye tabidir. Davacı taraf söz konusu icra dosyasından adına çıkartılan ödeme emrinin usulsüzlüğünü ileri sürmekte ise de; 06/05/2022 havale tarihli dilekçesi ile takip dosyasına itirazda bulunduğu, en geç bu tarih itibariyle tebligat usulsüzlüğünden haberdar olduğunun kabulü gerekeceği, bu şekilde usulsüz tebligattan haberdar olunduğu halde ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğüne ilişkin şikayetin 06/05/2022 öğrenme tarihine göre yasal yedi günlük süreden sonra 01/06/2022 tarihinde yapıldığı görülmüş, usulsüz tebligat şikayetinin süresinde ileri sürülmediği anlaşılmıştır....
Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nın 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Somut olayda şikayetçi vekilince 89/2 haciz ihbarnamesinin tebliğinden sonra icra dosyasına 11/08/2021 tarihinde UYAP üzerinden gönderilen dilekçe ile gönderilen haciz ihbarnamesine itiraz edildiği, en geç bu tarih itibarı ile usulsüz tebliğ edildiği iddia edilen 89/1 ve 89/2 haciz ihbarnamelerinin tebliğinden haberdar olunmasına rağmen usulsüz tebligat şikayetinin 7 günlük hak düşürücü süreden sonra 20/09/2021 tarihinde yapıldığı, kaldı ki davacı vekilince 20/09/2021 tarihli şikayet dilekçesi ile tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 11/08/2021 tarihi olarak düzeltilmesi talep edildiği anlaşılmakla davacının usulsüz tebligat şikayetinin süreden reddine dair ilk derece mahkeme kararı yerindedir....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 22/04/2021 tarih 2019/1125 Esas - 2021/182 Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA; 2- Davacı şirketler yönünden usulsüz tebligat şikayetinin KABULÜ İLE, İstanbul Anadolu 15....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı-borçlu vekili istinaf dilekçesinde özetle; takipte tebligatın usulü dairesinde yapılmadığını, tebligat adresi olarak bildirilen adresin müvekkile ait olmadığını, müvekkilin yeni tebligat adresinin "Mimar Sinan Mah. Fatih Sultan Mehmet Cad. No: 23/AC Silivri " olduğunu, tebliğ parçasında muhatabın adreste bulunmaması sebebiyle yerine aynı konutta ikamet eden baldıza Havva Güçlü'ye tebliğ edildiği tespit edilmiş ise de, müvekkilin söz konusu adreste ikamet etmediği, ayrıca baldızı Havva Güçlü'nün ise boşanmış olduğu eski eşinin kardeşi olduğunu, bu şekilde yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, mahkemece süre yönünden ret kararı verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, senet aslı icra kasasında olmadığından incelenemediğini, ödeme emrinin iptali gerekirken yerel mahkemece ret kararı verilmesinin de usulsüz olduğunu beyanla ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılarak müvekkile verilen ödeme emrinin iptaline karar verilmesini istemiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, şikayetçinin terditli birinci talebi olan ödeme emrinin iptaline ilişkin talebinin reddine, terditli ikinci talebi olan usulsüz tebligat iddiasına dayalı şikayetinin kabulü ile; Fethiye İcra Müdürlüğü'nün 2021/10421 Esas sayılı takip dosyasında şikayetçi borçlu Taibe Güzel adına yapılan 21/12/2021 tarihli ödeme emri tebliğ işlemlerinin usulsüz olduğunun tespitine, Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, ödeme emri tebliğ tarihinin 06/01/2022 tarihi olduğunun kabul ve tespitine karar verilmiştir....
, taraflarına gönderilen ödeme emrinin muhtara tebliğ edilerek usulsüzce kesinleştirildiğini, tebliğ mazbatasında Yeni Mahalle Muhtarının imza ve kaşesinin bulunduğunu, Hani Kır isimli şahsın herhangi bir imzasının bulunmadığını, tebligatı yapan PTT dağıtım memurunun Gökhan Karagöz olduğunu, davaya konu olayda PTT tebliğ memuru tarafından usulüne uygun bir tebliğ silsilesi uygulanmadan hukuka ve usule aykırı olarak tebliğ edildiğini, adı geçen PTT memuru hakkında soruşturma açıldığını, icra dosyasında yapılan işlemlerin usulsüz kesinleşme ile yapıldığını, bu sebeple; usulsüz tebliğ edilen ödeme emrinin iptali ile tebliğ tarihinin 31/08/2020 tarihi olarak tespitine, usulsüz kesinleşme ile yapılan muamelelerin iptaline, dosyadaki hacizlerin fekkine karar verilmesini talep etmiştir....
e yapılan gerekçeli karar tebliğinde dağıtıcı kaşesi ve adı bulunmamakta olup bu hali ile gerekçeli karar tebliğinin usulsüz olduğu anlaşılmakla, Tebligat Kanunu ve Yönetmeliği hükümleri dikkate alınarak müdahil davacı adına yeniden gerekçeli karar tebliği, tebligat evrakının dosya arasına konulması, temyiz süresinin beklenmesi, gereksiz yazışmalara ve yargılamanın uzamasına meydan verilmemesi bakımından geri çevirme kararı gereklerinin tam olarak yerine getirilmesine azami özen gösterilmesi, bundan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 27.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
mirasçılarından ....’e karar tebliğ işlemi kalemde akrabası Orhan Çelebi’ye elden yapılmış olup, yasal mevzuatımızda böyle bir tebligat yöntemi bulunmamaktadır. Anılan kişilere yapılan tebligat usulsüz olduğundan, adı geçen....’e kararın 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde tebliğ edilerek temyiz süresinin beklenmesi, 3- Davalı ... mirasçılarından ..., ...., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ...’ye karar tebliğ işlemi kalemde mirasçı ...’ye elden yapılmış olup, yasal mevzuatımızda böyle bir tebligat yöntemi bulunmamaktadır....
adres esas alınarak başkaca araştırma yapılmaksızın o adrese tebligat çıkarılacağı açıklanmıştır....
İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesi ve tensip zaptını içerir tebligatın, Tebligat Kanunu 21 ve yönetmeliğin 30. maddelerine göre usulsüz olduğunu, komşu imzasının olmadığı veya imzadan kaçındığına dair de bir beyanın bulunmadığı, bahsi geçen tebligattaki adresinin mernis adresi olmadığı, mernis adresi olmayan adreslere 21'e göre tebligat yapılamayacağı, geçersiz tebligata rağmen hüküm kurulmasında savunma haklarının kısıtlandığından bahisle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın yeniden görülmesini talep ettikleri anlaşılmıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; itirazın iptali istemine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır. Dosya arasında bulunan Afyonkarahisar İcra Dairesinin 2017/16069 E....