İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, terditli davada asli talebe öncelik verilmesi gerektiğini, fer'i talebin kabul edildiğinden bahisle asli talebin reddedilemeyeceğini, mahkemenin feri talep olan usulsüz tebligat şikayetini karara bağladıktan sonra davacıların daha menfaatine olan ödeme emrinin iptali istemi hakkında karar vermesi gerektiğini, ödeme emrinin iptali istemine ilişkin haklılıklarının mahkemece kabul edilmesinden ve ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunun tespitinden sonra süresinde kabul edilmesi gereken ödeme emrinin iptali istemi hakkında esasa ilişkin karar verilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin sakatlığın öğrenme ile sonradan ortadan kaldırılması mümkün ise de ödeme emrindeki sakatlığın öğrenme ile ya da tebligat tarihinin düzeltilmesi yoluyla ortadan kaldırılabilecek bir sakatlık olmadığını, davanın terditli olması nedeniyle HMK'nın 111. maddesi gereği asli talepler hakkında...
Davacı-borçlu vekili icra hukuk mahkemesine vermiş olduğu dilekçede usulsüz tebliğ şikayetine ilişkin iddiasına Tebligat Kanunun 11. Maddesinde düzenlenen vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligat vekile yapılır olgusuna dayandırdığı, takip dayanağı ilamın gerek karar başlığında gerekse içeriğinde davacının vekilinin vekili olduğuna dair bir bilgi bulunmaması nedeniyle, ödeme emrinin davacı asili çıkartılmasında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmıştır. Bunun yanında davacı-borçlunun takibin iptali talebinin gerekçesinin borca itiraz olup, takibin niteliği gereği icra dairesinde yapılması gerektiği, ödeme emrinin de iptalini gerektirir usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı dosya kapsamı ile sabittir. O halde mahkemece davacının usulsüz tebliğ şikayetinin reddine, takibin niteliği gereği borca itirazın İİK 62....
Ayrıca usulsüz tebligatı alan ve öğrendiğini bildiren tarafın kendisine yeniden ve usulüne uygun bir tebligat çıkarılmasını (yapılmasını) istemek veya bunu beklemek gibi bir hakkı bulunmamaktadır (Arslan / Yılmaz / Ayvaz/ Hanağası, s. 104). Muhataba gönderilmiş bir tebligat yok ise geçersiz tebligat söz konusudur. Örneğin görülmekte olan davada asılın vekili var ise tebligat vekile yapılır. Vekil yerine asıla yapılan tebligat geçersiz tebligattır. Vekile yeniden tebligat yapılması gerekir. 27. Usulsüz tebliğin geçerli hâle gelebilmesi için muhatabın usulsüz tebliği öğrenmiş olduğunu beyan (ikrar) etmesi gerekir. Muhatabın usulsüz tebliği öğrendiği bu tarih, tebliğ tarihi sayılır. Ancak karşı taraf muhatabın daha önceki tarihte tebliği öğrendiğini yazılı delil ile ispat ederse o tarih tebliğ tarihi olur....
ın ise usulsüz tebligat şikayetiyle birlikte takibe dayanak çekte borçlu olmadığından takibin iptali ile hacizlerin kaldırılmasını talep ettiği, mahkemece her iki borçlunun usulsüz tebligat şikayetlerinin kabulüne, borçlu ... yönünden takibin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır. 1)Borçlu şirketin temyiz dilekçesinin incelenmesinde; Borçlu şirket sair şikayetinin yanında hacizlerin kaldırılmasına da talep ettiği, mahkemece, usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne karar verildiği, ancak borçlu şirketin haczin kaldırılması talebi hakkında inceleme yapılmadığı görülmektedir....
İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki usulsüz tebliğ şikayeti ve borca itirazdan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile, Balıkesir 3. İcra Müdürlüğünün 2019/6535 Esas sayılı takip dosyasında örnek 7 ödeme emri tebliğ tarihinin Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince öğrenme tarihi olarak bildirilen 02.12.2019 tarihi olarak düzeltilmesine ve icra dosyasına da bu hali ile süresinde itiraz edildiği sabit olduğundan mahkememizce takibin durdurulmasına, yetki meselesi hakkında mahkememizce inceleme yapılamayacağından ve takibin ilamsız takip olması sebebiyle davacının bu yöndeki talebinin reddine, takibin iptali ve kötü niyet konularında mahkememizce karar verilemeyecek olması kanaati ile davacının bu yöndeki taleplerinin reddine karar verilmiştir....
Tebligatın usulsüz olduğunun belirlenmesi halinde ise 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca tebliğ tarihinin düzeltilmesine karar verilmesi gerekmektedir. Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Bu durumda mahkemece 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca borçlunun usulsüz tebligatı öğrenme tarihinin tespitine karar verildikten sonra, borçlunun İİK'nun 168/4-5. maddesi gereğince itiraz ve şikayetlerini 5 günlük hak düşürücü süre içinde yapmış olması durumunda bu itiraz ve şikayetleri hakkında inceleme yapılarak bir karar verilmesi gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Borçluların icra mahkemesine yaptıkları başvuruda usulsüz tebligat şikayeti yanında hacze yönelik icra müdürlüğü işleminin de iptalini talep ettikleri, mahkemece tebligat usulsüzlüğü şikayetinin incelenerek süresinde yapılmadığından bahisle reddedildiği ancak hacizlerin kaldırılmasına ilişkin talepler yönünden olumlu-olumsuz herhangi bir karar verilmediği görülmektedir. 6100 sayılı HMK.'...
Taraflar arasındaki usulsüz tebligat şikayeti nedeniyle yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne, alacaklının takibi devam ettirebilmesi için borçlu vekiline de ödeme emri tebliğ ettirmesi gerektiğine karar verilmiştir. Kararın alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
Somut olayda, mahkeme ilamı ile tarafın temyiz dilekçesinin tebliği için davalı adına çıkartılan tebliğatlar usulsüz tebliğ edilmiştir. Yukarıda belirtilen kanun ve kanuna dayalı olarak çıkartılan tüzük hükmü gereğince, ilgi tebligatların muhatabı olan davalının, tebligat sırasında işyeri nde bulunmadığı tebliğ evrakına yazılmadığından, davetiyeler usulsüz olarak tebliğ edilmiştir. 7201 sayılı Tebligat Kanunun 17.maddesine göre iş yerinde tebligatın "muhatap orda bulunmadığı takdirde" aynı yerdeki "daimi memur veya müstahdemlerinden birisine meslek veya sanatını evinde icra edenlerin memur ve müstahdemlerinden biri bulunmadığı takdirde aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır.". Gerekçeli Kararın tebliği mücerret" birlikte çalışan şerhi ile tebliğ edilmiş olması, davalının tebligat anında işyerinde bulunmama sebebi belirtilmemiş olması, yine temyiz dilekçesinin hiç bir açıklama yapılmaksızın yeğeni derciyle .... a tebliği usulsüzdür....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :Uyuşmazlık, ilamsız icra takibinde ödeme emrinin usulsüz tebliği şikayeti ile ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir. A-DAVACININ ÖDEME EMRİNİN USULSÜZ TEBLİĞ ŞİKAYETİ YÖNÜNDEN YAPILAN İNCELEMEDE; 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun bilinen adrese tebligatı düzenleyen 10. maddesinin 1. fıkrasına göre; tebligat, muhatabın bilinen en son adresinde yapılır. 6099 Sayılı Yasa'nın 3. maddesi ile eklenen aynı maddenin 2. fıkrasına göre ise, bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat bu adrese yapılır....