Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava usulsüz tebligat şikayeti ve icra memur muamelesini şikayete ilişkindir....

İcra dosyasında usulsüz tebligat yapıldığına dair şikayetin, İİK 16/1 maddesi uyarınca bu durumun öğrenildiği tarihten itibaren 7 günlük süre içerisinde İcra Mahkemesi nezdinde ileri sürülmesi gerekmekte olup, davacı borçlu vekilinin 24/06/2020 tarihinde icra dosyasına sunduğu borca itiraz dilekçesinde "müvekkil ilgili takipten tesadüfen 18/06/2020 tarihinde cep telefonuna gelen aracına haciz konulduğuna dair mesajı görmesi üzerine haberdar olmuştur." şeklinde beyanda bulunduğu, bu durumda davacının usulsüz tebligat işleminden en geç 18/06/2020 tarihinde haberdar olduğunun kabulü gerektiği, bu tarihten itibaren 7 günlük süre geçtikten sonra 02/07/2020 tarihinde huzurdaki şikayetin yapıldığı anlaşılmış, davacının şikayetinin süre yönünden reddine'' karar verildiği görülmüştür....

Temyiz Sebepleri Davalı alacaklı vekili temyiz dilekçesinde; tebligatın Tebligat Kanunu’nun 21/1. maddesine uygun olarak yapıldığını, tebliğ memurunun tahkik ve tevsik etme görevini tam olarak yerine getirdiğini, tebliğ mazbatasında ''komşusu'' olduğu yazılı olan ... isimli kişinin yapılan araştırma neticesinde site güvenlik görevlisi olduğunun tespit edildiğini, site sakinlerinin adreste bulunmama sebebini en iyi site güvenlik görevlilerinin bildiğini, site güvenlik görevlilerinin ''komşu'' sıfatını taşıyıp taşımadığı tartışılmadan, ayrıca tebligat mevzuatında yazılı kişilerin tahdidi olarak belirtilip belirtilmediği ortaya konulmadan; tebligat mevzuatında sayılan kişiler arasında güvenlik görevlilerinin yer almadığı gerekçesiyle tebligatın usulüne uygun olmadığına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğunu iddia etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, usulsüz tebliğ şikayetine ilişkindir. 2....

    Usulsüz tebliğe göre yapılan kesinleştirme kararı da usulsüz olup, davacının talebi kabul edilerek kararın 08.09.2016 tarihli ikinci tebligat tarihi dikkate alınarak kesinleştirilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile tavzih talebinin reddi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: 21.09.2016 tarihli ek kararın yukarıda açıklanan sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 10.05.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

      İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Dayanak senetteki imzanın borçluya ait olduğuna ilişkin ispat yükünün alacaklının üzerinde olduğunu, müvekkilinin imza örnekleri alınmadan imza incelemesi yapılmasının kanuna aykırı olduğunu, usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne karar verildiğini ancak usulsüz tebligata dayanılarak yapılan işlemlerin iptaline karar verilmediğini, bunun da kanuna aykırı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Uyuşmazlık, usulsüz tebligat şikayetine, hacizlerin kaldırılması talebine ve imza itirazına ilişkindir. Hatay İcra Müdürlüğünün 2019/28503 E sayılı dosyası incelendiğinde; Davalı alacaklı (lehtar) tarafından 55.000,00 TL bedelli bir adet bonoya dayanılarak bonoyu düzenleyen davacı borçlu aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığı görülmüştür....

      Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, icra dosyasından gönderilen ödeme emri tebligatında tebligat parçasına "adreste bizzat kendisine teslim" kaşesi vurulmuş ise de, borçlu müvekkiline ait herhangi bir imza bulunmadığını, bu durumda ortada geçerli bir tebligat bulunmadığından şikayetin süreye tabi olmadığını, tebligatın yok hükmünde olduğunu, TK'nun 32. maddesinin uygulanamayacağını ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Dava İİK'nun 16. maddesi uyarınca açılmış usulsüz tebligat iddiasına dayalı şikayet davasıdır....

      Dairemizce yapılan değerlendirmede; Dava, usulsüz tebligat şikayetine ve hacizlerin kaldırılması istemine ilişkindir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 12. maddesine göre, hükmi şahıslara tebligat selahiyetli mümessillerine, bunlar birden fazla ise yalnız birine yapılır. Aynı Kanunun 13. maddesine göre de, tebliğ yapılacak bu kişiler, herhangi bir sebeple mutad iş saatlerinde işyerinde bulunmadıkları veya o sırada evrakı bizzat alamayacak bir halde oldukları takdirde, tebliğ orada hazır bulunan memur ve müstahdemlerinden birine yapılır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın kaldırılması ve tahliye İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacının 08.02.2013 tarihinde başlatmış olduğu icra takibine davalı vekili aracılığı ile itiraz etmiş ise de, itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi talep edilen dava dilekçesi ekli duruşma gününü bildirir tebligat icra mahkemesince davalı asıl borçluya gönderilmiş ve tebliğ edilmiştir. Tebligat Kanununun 11.maddesi vekil ile takip edilen işlerde uygulanacak tebligat usulünü belirlemektedir....

        Bu itibarla, davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddi gerektiği, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, HMK'nun 353/1- b-2 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, yerine yukarıda açıklanan nedenlerle davacının usulsüz tebligat şikayetinin süre yönünden reddine, davacının usulsüz tebligat şikayetinin kabul edilmesi halinde terditli olarak talep ettiği hacizlerin kaldırılması ve zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması talepleri hakkında karar verilmesine yer olmadığına ilişkin yeniden esas hakkında karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK.nun 353/1- b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; 6100 sayılı HMK.nun 353/1- b-2. maddesi uyarınca, Konya 7....

        Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki usulsüz tebligat şikayeti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davacı borçluların usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne, ödeme emrinin davacı borçlulara tebliğ tarihinin 09.03.2020 tarihi olarak düzeltilmesine, karar verilmiştir. Kararın davalı alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, davalı alacaklının istinaf başvurusunun esastan reddine, karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

          UYAP Entegrasyonu