WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kamu düzenine aykırı olarak yapılan bir işleme karşı şikayetse iddia ve savunmanın genişletilmesi yasayığı söz konusu değildir. İcra mahkemesi şikayete konu işlemin dayandığı vakıaların aydınlanması ve bu vakıalara ilişkin deliller açısından taraflarca hazırlama ilkesi geçerli değildir. Bu ilke ve kurallar ışığında somut olayın incelenmesinde şikayetin dayandığı vakıanın takibe konu ilam kesinleşmeden takibe konmayacağı olup bu husus ilama aykırılık şikayetidir. Mahkemece şikayette açıkça takibin iptali talep edilmese dahi bu husus resen dikkate alınarak takibin iptaline karar verilmesi gerekir. Sadece talep sınırlı olduğu gerekçesi taleple bağlı kalınarak haczin kaldırılması şikayeti üzerine her zaman iptali mümkün olan takipte alacaklıya bir hak bahşetmez. Bu nedenle takibin iptali ile ilgili mahkeme kararı doğru olup onanması gerekirken, yazılı gerekçe ile bozulması yönündeki Dairemizin sayın çoğunluğunun görüşüne katılamıyorum. 29/05/2018...

    karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Tebligat Kanunu ve Tebligat Yönetmeliği, tebliğ belgesindeki işlemin aksinin iddia edilmesi halinde, bunun tahkik şeklini ve yöntemini göstermemiştir. Mahkemece, her somut olayın özelliği, cereyan şekli, gerçekleşen maddi olgular en ufak ayrıntılarına kadar gözönünde bulundurup iddia tahkik edilmelidir. HGK'nun 7.4.1982 tarih ve 1377- 337 sayılı kararında da benimsendiği üzere, tebligat parçasında yazılı olan hususun aksi her türlü delille ispatlanabilir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre, davacı aleyhine ilamsız takip başlatıldığı, davacının ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğinden bahisle tebliğ tarihinin düzeltilmesi ve hacizlerin kaldırılması istemi ile dava açıldığı, ilk derece mahkemesince şikayetin kabul edildiği, hacizlerin kaldırılmasına, tebliğ tarihinin talep gibi 07.10.2019 olarak düzeltilmesine karar verildiği, şikayetçi tarafça şikayetin kabul gerekçesinin yanlış olduğu ve gerekçenin düzeltilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurduğu, davacının şikayeti kabul edildiğinden, ancak kararın hüküm kısmına yönelik istinaf yoluna başvurulabileceğinden kabul gerekçesinin düzeltilmesi istemi ile yapılan istinaf başvurusunun reddi gerektiği, ayrıca ödeme emrinin cevap dilekçesi ekinde delil olarak sunulan davacı tarafından bildirilen adrese tebliğe çıkarıldığı, şikayetin konusu ve sebebiyet ilkesi gereğince davalı taraf dava açılmasına sebebiyet vermediğinden yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılması...

    Borçlu öncelikle 6552 sayılı Kanunla getirilen hükümler uyarınca icra müdürlüğünden hacizlerin kaldırılmasını talep etmeden icra mahkemesine bu yönde bir başvuru yapması usulsüz olup, mahkemenin bu gerekçe ile hacizlerin kaldırılmasına karar vermesi usulsüz ve yasaya aykırıdır.Mahkemece 5393 sayılı Kanunla getirilen değişiklikten önceki 15/son fıkra uyarınca haciz konulan paraların niteliği gereği haczi kabil olup olmadığının veya kamu hizmetinde fiilen kullanılıp kullanılmadığının, haciz konulan banka hesapları üzerinde yaptırılacak bilirkişi incelemesi ile tespiti ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, bu incceleme yapılmadan 5393 sayılı Kanun'un geçici 8. maddesinden bahisle hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi isabetsizdir....

      Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/94 esas sayılı dosyası ile dava açtıklarını, bu dosyanın halen derdest olduğu, mirasçılık ve borçlu sıfatı olmayan müvekkilleri aleyhine yürütülen icra takibinde cebi icra işlemlerinin iptali ile haksız olarak konulan hacizlerin kaldırılması gerektiğini, mirasın hükmen reddinin defi ve itiraz olarak ileri sürülebilmesi nedeni ile Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan dava beklenilmeksizin takibin iptali ve hacizlerin kaldırılması talepleri olduğunu,ayrıca müvekkillerine usulsüz tebligat yapıldığını, takipten 11/03/2021 tarihinde haberdar olunduğunu, herhangi bir adres araştırması yapılmaksızın 21....

      İcra Müdürlüğünün yetkisizliğine, icra takip dosyasının mahkememiz kararının kesinleşmesi ve kesinleşmeden itibaren iki hafta içerisinde icra müdürlüğüne başvurularak dosyanın yetkili icra müdürlüğüne gönderilmesi talebinde bulunulması halinde İzmir Nöbetçi İcra Müdürlüğüne gönderilmesine, aksi halde takibin açılmamış sayılmasına karar verileceğine, karar verildiği görülmüştür. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçelerinde yetkisizlik kararı yanında, usulsüz tebligat yapılması nedeniyle yaptıkları itirazın kabulüne, takibin durdurulmasına ve hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini de talep ettiklerini, mahkemece bu hususlarda karar verilmediğini, icra dosyasından yapılan tebligatın usule aykırı olduğunu, icra dairesinin yetkisizliğine dair kararın onanmasına ve usulsüz tebligat nedeniyle diğer talepleriyle birlikte davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir....

      İcra Hukuk Mahkemesi' nin 2017/954 E.-2018/50 K. sayılı ilamı ile icra müdürlüğü işleminin iptaline karar verildiği ve 3. kişi-kiracının mallarına haciz konmasından sonra, hacze dayanak icra mahkemesi ilamının Adana Bölge Adliye Mahkemesi 10.Hukuk Dairesi’nin 2018/868 E.-2018/982 K. sayılı kararı ile taraf teşkili yönünden kaldırılmasına kesin olarak karar verildiği, iş bu karar üzerine 3.kişi-kiracı tarafından hacizlerin kaldırılmasının talep edildiği ve icra müdürlüğünce dosyanın yeniden karar verilinceye kadar durdurulmasına, hacizlerin kaldırılması talebinin reddine karar verildiği görülmektedir. İİK’nun 40. maddesinin 1. ve 2. fıkrası "Bir ilamın bölge adliye mahkemesince kaldırılması veya temyizen bozulması icra muamelelerini olduğu yerde durdurur. İİK'nun 366/son maddesinde ise "Bozma kararı üzerine icra ve iflas işlerinde 40'ıncı madde hükmü kıyas yoluyla uygulanır" düzenlemesi mevcuttur....

        ürünlerden olduğunu ve haczedilemeyeceğini belirterek müvekkili aleyhine 28.06.2018 tarihinde yapılan haciz işlemlerinin kaldırılmasına, banka hesaplarındaki ve taşınmazlar üzerindeki hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

        Mahkemece, takip talebinde şikayetçi donatana izafeten hakkında takip yapılan şirketin, takip konusu borçla ilgili olarak şikayetçinin acentası olup olmadığının, dolayısıyla borçlu şirket adına tebligatı alma yetkisinin bulunup bulunmadığının saptanarak, acentası olmadığının anlaşılması halinde takibin iptaline, tebligatı almaya yetkili olduğunun belirlenmesi durumunda ise, ödeme emri tebliğ işleminin usulüne uygun yapılıp yapılmadığı tesbit edildikten sonra varılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken, icra müdürlüğünce usulsüz tebligat şikayetinin reddine yönelik kararın usul ve yasaya uygun olduğundan ve usulsüz tebligat şikayetinin dava dilekçesinde ileri sürülmediğinden bahisle eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

          UYAP Entegrasyonu