Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, davacı vekili usulsüz tebligat şikayetinin kabul edilmemesi halinde İİK'nın 65. maddesi uyarınca gecikmiş itiraz isteminde bulunmuş ve Dairemizin kaldırma kararı ile, davacıya yapılan tebligatın usulüne uygun olması nedeniyle gecikmiş itiraza ilişkin talebinin değerlendirilmesi gerektiği bildirildiğinden, ilk derece mahkemesince davacının gecikmiş itirazının kabulüne karar verilmiştir....

İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davacının gecikmiş itirazı süresinde olmadığından davanın reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı istinaf başvuru dilekçesinde, tebligat kendisine tebliğ edilmediğinden gecikmiş itirazda bulunduğunu, Tebligat Kanunu'na aykırılık nedeniyle itirazında haklı olduğunu, kararın esas ve usul yönünden yerinde olmadığını, noksan incelemeye dayalı olduğunu belirterek, kararın bozulmasını istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 65. maddesi uyarınca gecikmiş itiraz ve İİK'nın 169/a maddesi uyarınca borca itiraz istemine ilişkindir. İİK'nın 65. maddesinin uygulanabilmesi için, borçluya, usulüne uygun olarak tebligatın yapılmış olması, ancak muhatabın kendisinden kaynaklanmayan bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması gerekir. Bir başka anlatımla, gecikmiş itirazın ön koşulu usulüne uygun bir tebligatın varlığıdır....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre, davalı tarafından davacı hakkında genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde bulunulduğu, davacı vekili tarafından ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği iddiası ile şikayette ve gecikmiş itirazda bulunulduğu, ilk derece mahkemesi tarafından davanın reddine karar verildiği, davacı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır. Davacı şirketin elekronik tebligat adresine ödeme emri tebliğe çıkarılmasının zorunluluğu nedeni ile elektronik tebligat adresine yapılan tebligat usulüne uygundur. Davacı vekili itirazın son günü müvekkili şirket yetkilisinin yurt dışına çıktığını ileri sürerek gecikmiş itiraz da bulunmuş ise de usulüne uygun tebligat yapılan borçlunun itirazın son günü yurt dışına çıkması İİK 65. Maddesinde yer alan itiraz etmesine engel mazeret niteliğinde değildir....

İcra Müdürlüğü'nün 2017/21402 Esas sayılı dosyasından müvekkiline mirasçı sıfatıyla yapılan ödeme emrine ilişkin tebligatın usulsüz iken ve tebligatın usulsüz olduğuna dair nedenlerin yasal dayanaklı tüm delillerinin dosyada mevcut iken mahkemece delillerin takdirinde hataya düşülerek tebligatın usulüne uygun yapıldığından bahisle tebligata ilişkin şikayet yönünden davanın reddine karar verildiğini, tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesince usulsüz tebligata ilişkin şikayet yönünden verilen red kararının kaldırılarak davanın usulsüz tebligatın şikayeti yönünden de kabulüne karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

Borçlunun mahkemeye verdiği dilekçede gecikmiş itiraz deyimini kullanmış olması, 6100 Sayılı HMK.nun 33.maddesi uyarınca hukuki tavsifin hakime ait olması nedeniyle sonuca etkili olmayıp, başvuru bu hali ile 7201 Sayılı Yasanın 32. maddesine dayalı usulsüz tebligat şikayetidir (Hukuk Genel Kurulu'nun 05.06.2001 tarih ve 1991/12-258 esas 1991/344 karar sayılı kararı). Usulsüz tebligat halinde ise, Tebligat Kanunu'nun 32. ve TebligatYönetmeliği'nin 53. maddeleri gereğince; tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatap tebliğe muttali olmuş ise, muhatabın beyan ettiği tarihin tebliğ tarihi olarak kabul edileceği belirtilmiştir. Ayrıca, borçlunun tebligattan haberdar olduğu tarihten itibaren takibin şekline göre yasal sürede icra dairesine itiraz etmemiş olması tebligatın usulsüzlüğüne ilişkin şikayetin incelenmesine engel teşkil etmez....

    Bu kapsamda yapılan incelemede; her ne kadar icra dosyasında borçlu vekili Av.Mehmet Ender Çelik'in baroda kayıtlı adresine posta ile tebligat yapılmış ise de, PTT Müdürlüğüne Dairemizce yazılan yazıya verilen 4787 sayılı yazıda Av. Mehmet Ender Çelik'in UETS'de kayıtlı e-tebligat adresinin bulunduğu, adresin 13.02.2019 tarihinde aktif edildiği ve tebligat alımına hazır hale getirildiği bildirilmiştir. Tebligat Kanunu'nun 7/a maddesi uyarınca, elektronik tebligat adresi olan avukatlara, tebligatın elektronik yolla yapılması zorunlu olup, posta yolu ile yapılan tebligat yok hükmündedir. Kural olarak tebliğ usulsüzlüğü şikayeti, İİK'nın 16/1. maddesi uyarınca ıttıla tarihinden itibaren 7 gün içerisinde ileri sürülmesi gerekmekte ise de, elektronik tebligat adresi varken posta yolu ile tebligat gönderilmesi, kanunun emredici hükümlerine aykırı olduğundan, şikayet süreye tabi değildir....

    bu haliyle şirketin kayıtlı adresinden farklı bir adrese tebligat yapıldığından ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğu sonucuna varılmıştır....

    İcra Müdürlüğü'nün 2018/33426 esas sayılı dosyasından yapılan tüm tebligatların usulsüz tebliğ edilmiş olması nedeniyle usulsüz tebliğ şikayeti ve gecikmiş itiraz talebinde bulunulduğu ve mahkemece davanın reddine karar verildiği, söz konusu kararın istinaf ve Yargıtay incelemesinden geçerek onandığı, davacının mahkeme dosyasındaki talepleri ile Kocaeli 1. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/200 esas sayılı dosyasındaki taleplerinin aynı olduğu, dava konusu uyuşmazlık hakkında daha önceden kesin hüküm verilmiş olduğu görülmekle 6100 sayılı HMK 114- 1- i ve 115/2 maddesi gereğince davanın kesin hüküm nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir....

    İcra Dairesi 2021/5371 sayılı takip dosyası ile başlatılmış olan icra takip dosyasından kiracıya ödeme emri gönderildiğini ve kiracının söz konusu ödeme emrine kanuni süresi içinde icra emrine itiraz etmediğini ve iş bu davaya gecikmiş itiraz başvurusunda bulunduğunu, borçlunun dava dilekçesince "usulsüz yapılan tebligat talebiyle ödeme emrinin iptaline,tebligatın usulsüzlüğünbe ilişkin talebin kabul görmemesi halinde ise gecikmiş itirazın kabulüne" karar verilmesini talep etmiş olup, söz konusu talebin usule ve yasaya aykırı olduğunu, ödeme emrinin usulüne uygun olarak borçlu vekiline tebliğ edildiğini belirterek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Uyuşmazlık, davacı - borçlu hakkında başlatılan ilamsız icra takibinde usulsüz tebliğ şikayetine ilişkindir. İstanbul 24....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/11/2021 NUMARASI : 2021/988 ESAS - 2021/1933 KARAR DAVA KONUSU : İtiraz (İcra Takibine Gecikmiş İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Büyükçekmece 2....

    UYAP Entegrasyonu