Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Borçlu vekilinin mahkemeye verdiği dilekçede gecikmiş itiraz deyimini kullanmış olması, 6100 sayılı HMK'nun 33. maddesi uyarınca hukuki tavsifin hakime ait olması nedeniyle sonuca etkili olmayıp, başvuru bu hali ile 7201 sayılı Yasa'nın 32. maddesine dayalı usulsüz tebligat şikayetidir (Hukuk Genel Kurulu'nun 05.06.2001 tarih ve 1991/12-258 Esas 1991/344 Karar sayılı kararı). O halde, mahkemece, borçlunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin şikayetin kabulü ile tebliğ tarihinin düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken tebligatı usulüne uygun olduğu kabul ederek gecikmiş itirazın şartlarının oluşmadığından bahisle ret kararı verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlu ...'...

    Öte yandan, bir an için, başvurunun gecikmiş itiraz olarak kabul edilmesi halinde ise, İİK'nun 65. maddesinin uygulanması gerekip, bu maddenin 2. fıkrası uyarınca borçlunun engelin ortadan kalkmasından itibaren üç gün içerisinde icra mahkemesine başvurması zorunlu olup, icra müdürlüğüne yapılan gecikmiş itiraz sonuç doğurmaz. Borçlu tarafından 12.09.2014 tarihinde icra müdürlüğüne verilen dilekçe ile itiraz edildiğine göre, bu tarihte engelin kalktığının kabulü gerekir. Buna göre 22.09.2014 tarihinde icra mahkemesine yapılan başvuru da, İİK'nun 65/2. maddesinde öngörülen yasal üç günlük süreden sonradır. O halde, mahkemece istemin süre aşımı nedeniyle reddi gerekirken, işin esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

      İİK'nın 65. maddesinde, "borçlu kusuru olmaksızın bir mani sebebiyle müddeti içinde itiraz edememiş ise paraya çevirme muamelesi bitinceye kadar itiraz edebilir" hükmü yer almaktadır. İİK'nın 65. maddesine dayanan gecikmiş itirazda, muhatabın, bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememesi halinde mazeretini gösterir delillerle birlikte, esasla ilgili itirazlarını ve dayanaklarını, engelin kalktığı günden itibaren üç gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerekir. Gecikmiş itiraz süresinde yapılmış ise, icra mahkemesi borçlunun bildirdiği mazeretin haklı olup olmadığını inceler. Anılan hükmün uygulanabilmesi için borçluya, usulüne uygun olarak tebligatın yapılmış olması, ancak muhatabın kendisinden kaynaklanmayan bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması gerekir. Bir başka anlatımla, gecikmiş itirazın ön koşulu usulüne uygun bir tebligatın varlığıdır....

      Mahkemece dosya üzerinde inceleme yapılarak ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunun tespiti ile öğrenme tarihi olarak 06/01/2015 tarihinin tespitine, sair taleplerin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. İİK’nun 65. maddesine dayanan gecikmiş itirazda, tebligatın usulüne uygun olarak yapılmış olması, ancak, muhatabın bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması halinde gecikmiş itirazda bulunacak kişinin mazeretini gösterir delillerle birlikte, esasla ilgili itirazlarını ve dayanaklarını, engelin kalktığı günden itibaren üç gün içinde icra mahkemesine bildirilmesi gerekir. İcra hakimi, gecikmiş itiraz nedenlerini inceledikten sonra gecikme sebebinin mahiyetine ve hadisenin özelliklerine göre, takibin tatilini tensip edebilir. Mazeretin kabulü halinde icra takibi durur. Aynı celse de alacaklı itirazın kaldırılmasını sözlü olarak da isteyebilir. Bu takdirde tetkikata devam olunarak icra mahkemesinde gerekli karar verilebilir....

        Şikayete konu takipte, borçlunun, icra müdürlüğüne itiraz tarihi olan 11.08.2014 tarihinde takipten haberdar olduğu, ancak İİK'nun 16/1. maddesinde belirtilen yasal (7) günlük süreyi geçirdikten sonra 21.08.2014 tarihinde icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmış olup, bu durumda, mahkemece, usulsüz tebligat şikayetinin süre aşımından reddine karar verilmesi gerekirken, bu konudaki şikayetin esasının incelenmesi doğru olmayıp, Dairemizin anılan konudaki bozma ilamı, maddi hataya dayalı olup usuli kazanılmış hak teşkil etmeyeceğinden, mahkeme kararının belirtilen nedenle bozulması gerekmiştir....

          21/1. ve 23/7. maddeleri ile Tebligat Yönetmeliği'nin 30. ve 35. maddeleri uyarınca usulüne uygun yapılmadığı ve usulsüz olduğu ,bu itibarla somut olayda gecikmiş itiraza ilişkin hükümlerin uygulama alanı bulunmadığı , İİK'nun 16 ve TK'nun 32....

          Bölge Adliye Mahkemesince yapılan inceleme sonucunda; Şikayetçi borçlunun mernis adresine çıkartılan tebligatın bila dönmesi üzerine aynı adrese Tebligat Kanunun 21/2 maddesindeki şerhi içeren tebligat çıkartılmış olup, tebligatın yasa ve yönetmelik hükümlerine uygun yapıldığı,usulsüz tebligat şikayetinin yerinde olmadığı tespiti üzerine;"...Ancak, dava dilekçesinde terditli olarak gecikmiş itiraz talebinde de bulunulmuştur...davacı Türkiye'den 16.11.2019 tarihinde çıkış yapmış olup, tebligatın yapıldığı 31.12.2019 tarihinde yurtdışındadır. 26.03.2021 tarihi itibariyle Türkiye'ye giriş yapmıştır. Şikayetin yapıldığı 30.01.2020 tarihi itibariyle davacı yurtdışında olup, dava dilekçesindeki beyanına göre, tebligattan yan binada oturan oğlunun tesadüfen muhtarlığa gitmesi ile 27.01.2020 tarihinde haberdar olmuştur. Bu beyanın aksine davacının tebligattan daha önce haberdar olduğuna dair bir delil dosyaya sunulmamıştır....

            İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/01/2022 NUMARASI : 2020/698 ESAS 2022/176 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 9.İcra Müdürlüğü'nün 2017/12536 Esas sayılı bonoya dayalı takip dosyasından müvekkil borçluya usulsüz tebligat yapıldığını, usulsüz 17.06.2017 tarihli tebligatın İstanbul 16.İcra Hukuk Mahkemesinin 2018/248 E sayılı dosyasının 29/06/2020 tarihinde öğrenilmiş olması sebebiyle, bu tebligatı öğrenme tarihinin 29/06/2020 olarak kabulü ile gecikmiş itiraz hakkı doğrultusunda takibin yetkisizliği ile Gaziosmanpaşa İcra Müdürlüğünün yetkili olduğunun kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

            İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/06/2021 NUMARASI : 2018/1155 ESAS, 2021/1488 KARAR DAVA KONUSU : İtiraz (İcra Takibine Gecikmiş İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü....

            İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/03/2021 NUMARASI : 2020/408 ESAS - 2021/210 KARAR DAVA KONUSU : İtiraz (İcra Takibine Gecikmiş İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhinde Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün 2020/11526 Esas sayılı dosyasından genel haciz yolu ile icra takibine başlanıldığını, ödeme emrinin Tebligat Kanunu ve ilgili yasal düzenlemelere açıkça aykırı olarak müvekkilinin hasta olduğu ve evde olmadığı süreçte, müvekkilinin okuma yazma bilmeyen eşi Kınalı Akın'a usule aykırı olarak tebliğ edildiğini belirterek, usulsüz şekilde yapılan tebligat nedeniyle ödeme emrinin tebliğ tarihinin 10/09/2020 olarak düzeltilmesini, gecikmiş itirazlarının kabul edilmesi ile takibe konu evraka, takibe konu alacağa, işlemiş ve işleyecek faize ve borca itirazları...

            UYAP Entegrasyonu