Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Borçlu, kendisine yapılan ödeme emri tebligatının usulsüz olduğunu belirterek tebligat tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesi ve icra müdürlüğünce verilen 18.05.2016 tarihli takibin durdurulması talebinin reddine ilişkin kararın kaldırılması talebi ile icra mahkemesine başvurmuş, mahkemece usulsüz tebligat şikayetinin reddine hükmedilmiştir.7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun “Tebliğ imkansızlığı ve tebellüğden imtina” başlıklı 21/1. maddesinde; “Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz...

    Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2019/372 Esas sayısında açılan mirasın hükmen reddi davasına ilişkin olarak düzenlenen 08/11/2019 tarihli dava dilekçesinde her ne kadar müvekkilinin murisi Yılmaz Ovalı hakkında başlatılan dava konusu icra takip dosyasından bahsedilmiş ise de bu tarihte henüz müvekkiline takibin yöneltilmediği ve her hangi bir tebligat yokken bu tebligatın usulsüz olduğu ileri sürmelerinin ya da bu tebligattan haberdar olmalarının fiilen mümkün olmadığını, nitekim usulsüz tebliğ tarihinin mirasın reddi davası açılmasından sonraya 13/12/2019 tarihine tekabül ettiğini, ilk derece mahkemesinin gerekçesinin hatalı ve dosya kapsamına aykırı olduğunu, istinaf kaldırma kararında dahi bu husus belirtilmiş iken mahkemece yeniden verilen usulsüz tebligat şikayetinin süreden reddi kararının isabetsiz olduğunu, yine taşkın hacze ilişkin şikayetin konusu kalmamakla birlikte yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden haklılık durumunun tespiti için keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmadan...

    Mahkemece;"Davacının 89/1 ve 89/2 haciz ihbarnameleri ile ilgili usulsüz tebligat şikayetinin reddine,..." şeklinde karar verildiği anlaşılmıştır....

    o adrese tebligat çıkarılacağı açıklanmıştır....

    İcra Müdürlüğünün 2011/14986 Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, bu dosyadan çıkartılan ödeme emri tebligatının usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini, dosyanın işlemden kaldırılması ve dosyanın yenilenmesinden sonra 2018/9473 Esas sayısını aldığını, bu dosyadan da müvekkiline usulüne uygun bir tebligat yapılmadığını, yenileme tarihi itibariyle müvekkilinin ikametgah adresinin kentsel dönüşüm nedeniyle yıkıldığını, gönderilen tebligatta ödeme emrinin de bulunmadığını belirterek, usulsüz tebligata itirazının kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin yenileme emrinin gönderildiği 22/01/2020 olarak düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

    e 27.08.2020 tarihinde tebliğ işlemi anında borçlunun evinde bulunmadığı veya o sırada evrakı bizzat alamayacak bir halde olduklarına ilişkin araştırma ve şerh bulunmadığı, tebliğ işleminin 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 12. ve 13. maddeleri ile Tebligat Yönetmeliğinin 21. maddesine aykırı olduğu, borçlunun usulsüz tebliği daha önce öğrendiği yazılı belge ile ispatlanamadığından Tebligat Kanunu 32. maddesi gereğince usulsüz tebliğe muttali olduğunu beyan ettiği 24.01.2021 tarihinin tebliğ tarihi olduğu, satış kararının iptaline dair şikayet hakkında ise satış gerçekleşmiş olması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne, kıymet taktir raporu tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak beyan edilen 24.01.2021 olarak düzeltilmesine, ihale yapıldığından satış kararına ilişkin şikayet hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....

      No:42 G Karatay/Konya” adresinin sicile kayıtlı adresi olarak gönderildiği, alacaklı vekilin talebi üzerine Ticaret Sicil Müdürlüğünce bildirilen tam adrese önce normal yollu ödeme emri göndermeksizin doğrudan usul ve yasalara aykırı olarak Tebligat Kanunun 35. maddesi uyarınca ödeme emri tebliğe çıkartıldığı, çıkartılan Tebligat Kanunun 35. maddesine göre tebligatın 27.09.2022 tarihinde kapıya yapıştırılmak sureti ile tebliğ edildiği, yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, şikayetçi şirketin bilinen en son adresi esas alınarak normal yolla tebligat çıkartılması, bilinen adrese tebligat yapılamaması halinde şirketin ticaret sicilinde kayıtlı adresi ile tebligat çıkartılan adresin tam olarak aynı olması halinde Tebligat Kanunu’ nun 35. maddesine göre tebligat yapılabileceğini, ilk tebligat adresinde Ticaret Sicil Müdürlüğünce bildirilen “E Apt.” ibaresinin yazılı olmadığı dolayısıyla sicile kayıtlı adrese doğrudan Tebligat Kanunu’ nun 35. maddesine göre yapılan tebligatın usulsüz olduğunu...

      Somut olayda, ödeme emrinin ilk olarak borçlunun takip talebinde gösterilen bilinen adresine tebliğe çıkarıldığı, bu adreste tanınmadığı gerekçesiyle iade edildiği ve alacaklının talebi ile mernis adresine tebligat çıkarıldığı bu adresin de borçlunun bila tebliğ olunan adresinden farklı bir adres olduğu , tebligat evrakında sadece adresin başında “mernis adresi” ibaresinin yazılı olduğu, bu şerh dışında tebligat mazbatasını çıkaran mercii tarafından TK'nun 23/1-8. ve Yönetmeliğin 16/2. maddesi kapsamında “adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresi olduğu belirtilerek bu adrese TK'nun 21/2. maddesi uyarınca tebligat yapılacağına dair meşruhat” verilmediği, bu hali ile tebligatın TK'nun 23/1-8. ve Tebligat Yönetmeliğinin 16/2. maddelerine aykırı olup usulsüz olduğu anlaşılmaktadır.7201 Sayılı Tebligat Kanununun 32.maddesi gereğince borçlunun usulsüz tebliği öğrendiğini bildirdiği 18.05.2015 tarihi tebliğ tarihi kabul edileceğinden, borçlu tarafından 18.05.2015 tarihinde...

        Tebligat parçasında tüzel kişi temsilcisinin bulunmadığı belirtilerek ondan sonra gelen tebliğ evrakını almaya yetkili evrak müdürü ya da evrak bürosu olup olmadığı, araştırılmaksızın doğrudan şirket çalışanı olduğunu beyan eden Ahmet Ateş'e tebligat yapılması karşısında borçluya çıkartılan tebligat usulsüzdür. Yukarıda açıklandığı şekilde tebligatta şirket içindeki silsile takip edilmeden doğrudan çalışanına tebligat yapıldığı ve tebligatın şeklen usulsüz olduğu tahakkuk ettiğine göre artık Ahmet Ateş'in şirket çalışanı olup olmadığının esasa etkisi bulunmadığından dolayı bu hususta araştırma yapılmasına da gerek yoktur....

        İcra Müdürlüğünün 2021/10474 Esas sayılı takip dosyası İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Davacıya çıkartılan 08/03/2022 tarihli tebliğ mazbatasının incelenmesinde aynı konutta oturduğu Ertan Nazik'e tebliğ edildiği Ertan Nazik'in ise dosya borçlusu olduğu, Bu haliyle yapılan tebliğ işleminin 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 39. maddesinde belirtilen hasma tebliğ yasağına aykırı olup usulsüz olduğu gerekçesiyle, 89/1 haciz ihbarnamesinin ıttıla tarihinin 12/09/2022 olduğunun kabulüne ile 89/1 ihbarı kesinleşmeden gönderilen 89/2 ve 89/3 ihbarnamelerinin iptaline ve şikayetin kabulü ile hacizlerin kaldırılması ve borçlu sıfatının silinmesine karar verildiği görülmüştür....

        UYAP Entegrasyonu