WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

takibe itiraz edildiğini, yerel mahkeme Hakiminin erişiminde olan UYAP işlem kütüğünde müvekkilinin hangi belgeleri açtığının ve muttali olduğunun bilinebilir olmadığını ve taraflara da açıklanmadığını, katılım sağlamadıkları bir duruşmada gıyaplarında karar verildiğini, belki de müvekkilinin sadece ödeme emri veya takip talebini açtığını, ancak usulsüz tebligat mazbatalarını açmadığını, bu hususun yargılama kapsamında tartışma konusu dahi yapılmadığını, kabul anlamına gelmemek üzere, müvekkilinin otel işletmeciliği yaptığını, mesleki faaliyetleri gereği hukuki mevzuat bilgisinin olmadığını, müvekkili takip talebi veya ödeme emrini açmış ise, tebliğden haberdar olduğunun da söylenemeyeceğini, takipten haberdar olmanın tebliğden haberdar olmak anlamına gelmediğini, icra hukukunda sürelerin tebliğ ile başladığını, usulsüz tebligata ilişkin tüm delillerinin dosyaya sunulduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir....

İcra Müdürlüğü'nün 2020/20191 esas sayılı dosyasında ödeme emrinin davacıya usulsüz tebliğ edildiğinin tespiti ile öğrenme tarihi olan 12.04.2021 tarihinin tebliğ tarihi olarak kabulüne, takip dosyası 08.07.2021 tarihinde infazen kapatıldığı için dosya kapsamındaki tüm hacizler kaldırıldığından, hacizlerin kaldırılması talebiyle ilgili karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur. HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Davacının istinaf talebinin KABULÜ ile, İSTANBUL 25. İCRA HUKUK MAHKEMESİ'nin 26/04/2021 tarih, 2021/564 Esas ve 2021745 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA; 2- Usulsüz tebligat şikayetinin KABULÜ ile, İstanbul 22....

İlk derece mahkemesi; Davacıların dava dilekçesinde belirttiği usulsüz tebligat ile sair itiraz nedenlerinin incelenmesinde, usulsüz tebligat yönünden, kıymet takdiri raporlarının borçlu ATG Gıda Ltd. Şti. dışındaki davacı borçluların vekiline e-tebligat ile tebliğ olduğu, borçlu ATG Gıda Ltd. Şti.'ne ise gönderilen tebligatın iade olduğu ve tebliğ işleminin zaten henüz gerçekleştirilmediği anlaşıldığından bu yöndeki itirazları yerinde görülmemiş olup, sair itirazları yönünden ise davacıların Mahkememiz nezdinde ayrı ayrı 2022/334- 332- 320 ve 321 Esas sayılı dosyalarda icra emrine itiraz davası açtıkları ve yargılamasının devam ettiği görüldüğünden derdestlik nedeni ile usulden reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle, Tebligat usulsüzlüğüne yönelik şikayetin reddine, sair itirazların derdestlik nedeni ile HMK'nun 114/1- ı. ve 115/2. maddeleri uyarınca usulden reddine karar vermiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın kaldırılması ve tahliye İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı alacaklı tarafından, kira bedelinin tahsili amacıyla tahliye talepli olarak başlatılan icra takibine davalının vaki itirazı üzerine, icra mahkemesinden itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunulmuştur. Mahkemece itirazın kaldırılması talebi süresinde olmadığından itirazın kaldırılması talebi yönünden hüküm kurulmasına yer olmadığına, davalının tahliyesine karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından borçlu aleyhine genel haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçlunun, icra mahkemesine verdiği dilekçede, örnek 7 ödeme emri tebligatının usulsüz tebliğ edildiğinden ödeme emri tebliğ tarihinin öğgrenme tarihi olarak düzeltilmesini, usulsüz olarak konulan hacizlerin kaldırılmasını talep ettiği mahkemece, tebligat usulsüzlüğü şikayeti değerlendirilmeden haczin kaldırılması şikayetinin husumet yokluğu gerekçesi ile reddine karar verildiği görülmektedir....

      İcra Müdürlüğünün 2019/16364 sayılı dosyasında davacı- borçluya ödeme emri tebliğ tarihinin ıttıla tarihi olan 27/11/2020 tarihi olarak düzeltilmesine, usulsüz tebligat nedeniyle takibin kesinleştiği kabul edilerek icra ve haciz işlemlerinin iptaline karar verilmiştir....

      Davalı alacaklı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı tarafından şirket adresindeki değişiklik mersis sitemine bildirilmemiş iken davacının uyap sisteminde kayıtlı olan mersis adresine yapılan tebligatın usulsüz olduğu yönünde verilen karar hukuka aykırı olduğunu, mahkemece tebligatın usulsüz olduğu gerekçesi ile hacizlerin kaldırılmasına karar verilmiş ise de tebligat tarihi ile ilgili hüküm kurulmadığını, mahkemece şikayet eden lehine hükmedilen vekalet ücretinin hatalı olduğunu belirtmiştir. Uyuşmazlık; icra emrinin usulsüz tebliğine binaen kesinleşen icra takibi sebebiyle hacizlerin kaldırılması talebine ilişkin şikayet niteliğindedir. Takip dosyası incelendiğinde; alacaklı tarafından borçlu hakkında İstanbul Anadolu 14....

      Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle;İcra dosyası üzerinden gönderilen ödeme emri borçlunun daimi çalışanı Neslihan Kılıç imzasına 25/03/2019 tarihinde usulüne uygun tebliğ edildiğini, haciz tutanağında da görüleceği üzere davacının takipten 17/02/2020 tarihinde haberdar olduğu iddiasının gerçeği aykırı olduğunu, yerel mahkemece de bu yönde verilen kararın hukuka aykırı olduğunu, davacı borçlu ödeme emrinin tebliğ edildiği Neslihan Kılıç'ın tebliğ tarihinde önce işten ayrıldığını, bu nedenle tebligatın usulsüz olduğunu iddia etmekte ise de bu husus SGK'ya sorulmaksızın ve gerekli araştırma yapılmaksızın yerel mahkemece şikayetin kabulü yönünde karar verildiğini, ancak kabul anlamına gelmemekle birlikte tebligat usulsüz dahi olsa borçlunun hazır bulunduğu 22.08.2019 tarihli fiili haciz sırasında takipten haberdar olduğunun kabulü ile şikayetin reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı borçlu kıymet takdirini içerir tebligatın daha önce bilinen adrese tebligat yapılmaksızın doğrudan...

      Davacı Ahmet Zeybek'in ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik şikayeti yerinde olmadığı gibi, davacı şirketin 15/12/2020 tarihinde takipten haberdar olması karşısında, davacı şirket yönünden usulsüz tebligat şikayetinin yasal süresinde olmadığı anlaşıldığından, şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi yerinde görülmemiştir. Davacılar vekili dava dilekçesinde, usulsüz tebligat şikayeti yanında, takip talebine aykırı ödeme emri düzenlenmesi ve ödeme emri ekinde takibe dayanak belgenin tebliğ edilmemesi nedeniyle ödeme emrinin iptalini istemiştir. İlk derece mahkemesince, sadece usulsüz tebligat şikayeti hakkında karar verilmiş olup, davacıların diğer istemleri hakkında olumlu veya olumsuz bir değerlendirme yapılmadığından, karar usul ve yasaya uygun değildir....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece Mahkemesince; "Mahkemenin 26/09/2019 tarihli duruşmasında dava dilekçesinde usulsüz tebligat, imza ve borca itiraz talebi olduğundan usulsüz tebligata ilişkin 2019/174 E sayılı dosyası üzerinden karar verilmesine, imza itirazı ve borca itiraz hususunda yeni bir esasa kayıt yapılmasına karar verildiği, iş yukarıda belirtilen esasa kaydı yapılarak yargılamaya devam olunduğu, tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde: davacının tensip tutanağı uyarınca duruşmada imza örneklerinin alınması için hazır bulunması yönünde karar verildiği, buna rağmen davacı asilin duruşmada hazır bulunmadığı, buna ilişkin mazeret bildirmediği görülmekle davanın usulden reddine" dair karar verildiği görülmektedir....

      UYAP Entegrasyonu