İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/09/2021 NUMARASI : 2021/601 ESAS - 2021/633 KARAR DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat Şikayeti KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı vekili tarafından İzmir 25. İcra Müdürlüğünün 2021/7396 Esas sayılı dosyası üzerinden müvekkili aleyhine icra takibi başlatıldığını, müvekkiline gönderilen ödeme emrinin tebliğine ilişkin tebligatın usulsüz olduğunu, müvekkilinin icra takibinden bugün haberinin olduğunu ve itirazda bulunduğunu, bu nedenlerle takibin tedbiren durdurulmasına, şikayetin kabulü ile icra müdürlüğündeki takibin kesinleştirilmesi işleminin ve devamındaki tüm işlemlerin iptaline, hacizlerin kaldırılmasına ve tebliğ tarihinin 14/09/2021 tarihi olarak tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki usulsüz tebliğ şikayeti ve borca itirazdan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile, Balıkesir 3. İcra Müdürlüğünün 2019/6535 Esas sayılı takip dosyasında örnek 7 ödeme emri tebliğ tarihinin Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince öğrenme tarihi olarak bildirilen 02.12.2019 tarihi olarak düzeltilmesine ve icra dosyasına da bu hali ile süresinde itiraz edildiği sabit olduğundan mahkememizce takibin durdurulmasına, yetki meselesi hakkında mahkememizce inceleme yapılamayacağından ve takibin ilamsız takip olması sebebiyle davacının bu yöndeki talebinin reddine, takibin iptali ve kötü niyet konularında mahkememizce karar verilemeyecek olması kanaati ile davacının bu yöndeki taleplerinin reddine karar verilmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2019/1924 Talimat sayılı dosyasında 25/11/2019 tarihli tahliye tutanağında tahliye taahhüdüne itiraz ettiklerini bildirdiğini, bu şekilde icra dairesine gerekli itirazların yapıldığının kabulü gerektiğini bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, yapılacak imza incelemesi sonucunda geçersiz tahliye taahhüdüne dayanan takibin iptaline karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesine dayalı usulsüz tebligat şikayeti ve takip dayanağı tahliye taahhütnamesindeki imzaya itiraza ilişkindir. Davacının tahliye taahhütnamesindeki imzaya ilişkin başvurusu itiraz niteliğinde olup, İİK'nın 274. maddesine göre itirazın, tahliye emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içerisinde icra dairesine bildirilmesi gerekir....
Davacının ilgili ödeme emrinden haberdar olduğu tarihi 26/09/2022 olduğunu belirtmesi, mahkememizce hacizlerin kaldırılmasına dair karar verme yetkisinin bulunmadığı, aksine bu hususa karar verme yetkisinin icra müdürlüğünde olduğu anlaşılmakla talebin kısmen kabulü ile kısmen reddine" karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekirken vekalet ücretine hükmedildiğini, yerel mahkemece hacizlerin kaldırılmasına karar verilmediğini, bu nedenlerle istinaf başvurularının kabulü ile mahkemece verilmiş olan kararın kaldırılmasını talepleri yönünde karar verilmesini talep ettiği görülmüştür. Davalı vekili süre tutum dilekçesi ile; yerel mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, bu nedenlerle istinaf başvurusunda bulunduğu görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, usulsüz tebligat şikayeti istemine ilişkindir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/01/2019 NUMARASI : 2016/661 ESAS - 2019/50 KARAR DAVA KONUSU : Takibin Taliki Veya İptali KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davacılar vekili tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalının 27/01/2016 tarihinde Kayseri 6. İcra Müdürlüğünün 2016/10097 Esas sayılı dosyası ile müvekkilleri hakkında icra takibi yaptığını, taraflarınca borca itiraz edildiğini, icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiğini, davalının bu takipten feragat etmediğini ve itirazın kaldırılması veya iptali davası açmadığını, 11/07/2016 tarihinde Kayseri 6....
/2020 tarihinde haberdar olduğunu ileri sürmüş olup dosya kapsamında davacının takipten daha evvel haberdar olduğuna dair delile rastlanmadığı gerekçesiyle tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 30/12/2020 olarak tespitine, usulsüz tebligat yapılmasında davalının kusuru bulunmadığından usulsüz tebligat şikayeti için sebebiyet ilkesi gereği yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmamasına, takip dayanağı İstanbul 33....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; borçlu süresinde ve usule uygun olarak itiraz etmiş ise İİK'nın 66. maddesi gereğince anılan takip duracağından, durma kararı sonrası itirazın iptali veya itirazın kaldırılmasına karar verilmeden takip dosyasında hiçbir işlem yapılamayacağı, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği, borçlu tarafından takibe itiraz edildiği, icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiği, borçlunun takibin iptaline yönelik şikayetinin reddine karar verilmesinin, itirazın kaldırılması ve takibin kesinleşmesi sonucunu doğurmayacağı, bu durumda itirazın iptali veya kaldırılması kararı olmaksızın takibe devam edildiği ve borçlunun taşınmazlarına haciz konulduğu, itirazla duran takipte borçluya ait taşınmazlara haciz konulamayacağından mahkemece şikayetin kabulü ile borçlunun taşınmazları üzerine konulan haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu, şikayet eden...
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki iddiaların hukuka aykırı ve mesnetsiz olduğunu, usulsüz tebligat iddiasının asılsız olduğunu, senet üzerindeki adrese normal tebligat çıkartıldığını, tebligat üzerinde TK 21/2 şerhi bulunmadığını, tebligatın usulüne uygun olarak yapıldığını, hak düşürüü sürede açılmayan davanın reddine, yargılama gideri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
İcra Dairesi'nin 2019/2108 E sayılı dosyasında bilinen adresi var iken davacının oturmadığı mernis adresine tebligatların yapıldığı, iade gelmesi üzerine de TK'nın 21/2 maddesine göre tebligat yapıldığını, üstelik tebligat zarfının da beyaz renkli olduğunu ve yönetmeliğe aykırı olduğunu, davacının takipten 01/07/2021 tarihinde haberdar olduğunu ve 02/07/2021 tarihinde de itirazlarını icra dosyasına sunduğunu, bu nedenlerle haciz ihbarnamelerinin iptali ile hacizlerin kaldırılmasının gerektiğini, aksi durumda ise gecikmiş itirazda bulundukları kabul edilerek hacizlerin kaldırılmasının gerektiğini beyan etmiş, haciz ihbarnamelerinin ve 103 davet kağıdının tebliğine ilişkin şikayetin kabulüne, haciz ihbarnamelerinin iptaline, süresinde yapılmış olan itirazın kabulü ile davacının borçlu sıfatının silinmesine ve davacı hakkındaki hacizlerin kaldırılmasına bu talepler kabul edilmez ise gecikmiş itirazın kabulü ile haciz ihbarnamelerinin iptaline ve hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini...
nedeniyle mirasçı olan çocuklarından gizli işler yaparak malvarlığını zora sokacak işlemler yaptığını, takibin dayanağının iki adet bono olduğunu, murisin 70 yaşında olup bu kadar borç altına girmesinin mümkün olmadığını, ilk olarak takibin kambiyo senedine mahsus yolla başlatıldığını ve ödeme emrinin murise gönderildiğini, ancak senetlerin imzasız olması nedeniyle ve tebligat usulsüz olduğundan icra müdürlüğünün haciz işlemlerini iptal ettiğini, alacaklının şikayeti üzerine Beykoz İcra Hukuk Mahkemesinin 2017/109 esas - 2017/221 karar sayılı kararı ile senet üzerinde imza olmadığından kambiyo senetlerine mahsus takip yapılamayacağına ve tebligat usulsüz olması nedeniyle şikayetin reddine karar verdiği, bunun üzerine murise ilamsız takiplere özgü ödeme emri gönderildiğini, murisin 1947 doğumlu olduğunu, okuma ve yazması olmadığını, ayrıca ileri düzeyde alzhemier hastası olduğunu, murisin Beykoz'daki adresine yapılan tebligat usulsüz olduğundan ve iptal edilmesinden sonra murisin Giresin...