WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İCRA HUKUK TARİHİ : 09/02/2022 NUMARASI : 2022/93 ESAS- 2022/119 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİĞ ŞİKAYETİ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili 08/02/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle; alacaklı tarafından borçlu şirket aleyhine icra takibi başlatıldığını, 89/1 haciz ihbarnamesi gönderildiğini, süresinde itiraz edilemediğini, bu sefer 89/2 haciz ihbarnamesi gönderildiğini, ancak 03/11/2021 tarihinde tebliğ edilen bu ihbarnamenin usulsüz tebliğ edildiğini, 89/2 haciz ihbarnamesinden 19/01/2022 tarihinde haberdar olduklarını ve bu tarihte de itiraz dilekçesi sunduklarını, ancak müdürlüğün taleplerini 02/02/2022 tarihli karar ile ret ettiğini, T.K. 13.madde de hükmü şahıslara tebligat usulüne uygun düzenlendiğini, ancak tebligatı alan kişinin müvekkilinin işçisi olmadığını belirterek müdürlüğün 02/02/2022 tarihli kararının iptali ile 89/2 uyarınca gönderilen ikinci haciz ihbarnamesine yasal süre de itiraz ettiklerinin tespitini talep etmiştir....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/11/2021 NUMARASI : 2019/680 ESAS - 2021/825 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı şirket yetkilisi dava dilekçesinde özetle; yetkilisi olduğu şirket aleyhine kambiyo senedine özgü takip başlatıldığını, çıkartılan tebligatın usulsüz olduğunu, şirket adresi yerine kendisine ait ev adresine tebligat yapıldığını, ayrıca takibe dayanak belgenin takip talebine eklenmediğini, borca ve ferilerine itiraz ettiklerini, davalı tarafa herhangi bir borçlarının bulunmadığını söyleyerek takibin ve ödeme emrinin iptaline davalı aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir....

İcra Müdürlüğü'nün 2018/45398 Esas sayılı dosyasında müvekkili aleyhine takip başlatıldığını, alacaklı tarafın icra dosyası düşen ve zamanaşımına uğrayan alacak ile ilgili tekrar takibe geçtiğini, asıl alacak bakımından 6 sıfır silinmeden esas takibe geçildiğini, ödeme emrinin müvekkiline tebliğ edilmediğini ve usulsüz olarak muhtara bırakıldığını, postacının haber kağıdı bırakmadığını, komşulara da haber vermediğini, takipten 23/07/2019 tarihinde haberdar olduklarını, ayrıca müvekkilinin babasını sürekli hastaneye götürdüğünü, daha sonra hastaneye yatmış olması nedeni ile refakatçılık yaptığını, borca ve faize itiraz ettiklerini, takibin zamanaşımına uğradığını, bu nedenle gecikmiş itirazda bulunduklarını söyleyerek gecikmiş itirazın kabulüne, usulsüz tebligata dayalı takibin ve ödeme emrinin iptaline karar verilmesini istemiştir....

Davalı vekilinin 09/01/2020 tarihinde TK'nın 21/1. maddesine göre yapılan tebligatın bila tebliğ döndüğü iddiasıyla davacıya TK'nın 35. maddesine göre tebligat çıkartılmasını istemesi üzerine, anılan madde uyarınca 21/01/2020 tarihinde tebligat yapılmıştır. Davacı vekili tarafından 22/02/2021 tarihinde borca itiraz dilekçesi verilmiş olup, davacı bu tarih itibarı ile takipten haberdar olmasına rağmen, ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğünü yasal süresi içinde şikayet konusu etmemiştir. Davacıya çıkarılan ödeme emrinin tebliğinden ve takibin kesinleşmesinden sonra davacının borca itiraz etmesi hüküm ifade etmeyecektir. Bu nedenle, icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verilmesi yerinde olmadığı gibi, davalı tarafça bu kararın şikayete konu edilmemesi önem arz etmediğinden, haczin kaldırılması isteminin reddine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir....

Mahkemece, icra emri tebliği usulsüz olduğundan tebliğ tarihinin 22.05.2012 olarak düzeltilmesine, borca itiraz edildiğinden alacağın varlığının yargılamayı gerektirmesi nedeniyle takibin iptaline, kıymet takdirine itirazın reddine karar verilmesi üzerine hüküm, alacalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince; "Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih tebliğ tarihi addolunur." Somut olayda; ipotek veren vekili, borçlunun, tebliğ işleminden kıymet takdiri için gelinen 22.05.2012 tarihinde haberdar olduğunu açıklamış ise de; incelenen takip dosyasından kıymet takdir işleminin 16.05.2012 tarihinde yapıldığı anlaşılmakta olup, İcra Mahkemesi’ne, İİK.nun 16. maddesinde öngörülen yedi günlük şikayet süresi geçirildikten sonra 28.05.2012 tarihinde başvurulmuştur....

    YANIT : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacının usulsüz tebligat iddialarının gerçek dışı ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, icra takibinde borçlunun mernis adresinin tebligat adresi olarak belirtildiğini, borca, yetkiye ve imzaya itirazların süresinde yapılmadığını, gecikmiş itiraz ile usulsüz tebligat birbirinden farklı kurumlar olup, ileri sürülen taleplerin çelişkili olduğunu belirterek, davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, gecikmiş itirazın reddine, yetkiye, imzaya, borca ve fer'ilere itirazın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir....

    YANIT : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı borçluya gönderilen tebligat adreslerinin hem kira sözleşmesinde yazan hem de ticaret sicilinde kayıtlı olan adresi olduğunu, tebligatın usulüne uygun olduğunu, ayrıca davanın süresinde bulunmadığını, bunun yanında 7226 sayılı yasanın geçici 2. maddesinin bu davada uygulama alanı bulunmadığını, zira takip konusu edilen kira alacağının Temmuz 2020 ayına ilişkin bulunup, yasa kapsamı dışında kaldığını beyan ederek, usulsüz tebligat şikayetinin süreden, diğer şikayetin esastan reddine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın usulsüz tebligat şikayeti yönünden süre aşımı nedeniyle reddine, davacının 7226 Sayılı Yasanın geçici 2. Maddesi hükmüne dayalı olarak takibin iptali şikayetinin de yerinde görülmediğinden reddine karar verilmiştir....

    ve usulsüz tebligat şikayetleri ve borca itirazların reddi ancak T1 yönünden kesinleşme tarihi olan 15/01/2018 tarihinden önce yapılan hacizlerin kaldırılması gerektiğinin tespitine " dair karar verildiği görülmüştür....

    GEREKÇE: Uyuşmazlık, usulsüz tebligat şikayeti ile öğrenme tarihinin tebliğ tarihi olarak kabulü talebine ilişkindir. Hatay İcra Dairesinin 2019/1498 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı Bekir Sıddık tarafından borçlu T1 hakkında 14/01/2019 tarihinde genel haciz yoluyla 44.930,57 TL'nin tahsili için takip başlatıldığı, ödeme emrinin "Odabaşı mah. İsmet İnönü cad. T1 apt. No:42 Daire No:38 Antakya HATAY" adresinde TK'nun 21/1 maddesine göre 21/01/2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 18/02/2019 tarihinde icra dairesine borca itiraz dilekçesi verdiği, müdürlükçe süresinde yapılmayan itirazın reddine karar verildiği, davanın 20/02/2019 tarihinde süresinde açıldığı görülmüştür. Borçlu, ödeme emri tebliğ tarihinde "Odabaşı mah. İsmet İnönü cad. T1 apt. No:42 Daire No:38 Antakya HATAY" adresinde oturmadığını belirterek usulsüz tebligat şikayetinde bulunmuştur....

    ın ise usulsüz tebligat şikayetiyle birlikte takibe dayanak çekte borçlu olmadığından takibin iptali ile hacizlerin kaldırılmasını talep ettiği, mahkemece her iki borçlunun usulsüz tebligat şikayetlerinin kabulüne, borçlu ... yönünden takibin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır. 1)Borçlu şirketin temyiz dilekçesinin incelenmesinde; Borçlu şirket sair şikayetinin yanında hacizlerin kaldırılmasına da talep ettiği, mahkemece, usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne karar verildiği, ancak borçlu şirketin haczin kaldırılması talebi hakkında inceleme yapılmadığı görülmektedir....

      UYAP Entegrasyonu