Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ortaya koyduğunu, müvekkilinin icra dosyalarında borçlu olarak gözüktüğünü, alacaklı olarak görünen davalı şirketin müvekkili hakkında söz konusu icra dosyası kapsamında banka kredi sözleşmesine istinaden takip başlattığını, bu kapsamda ödeme emrinin müvekkiline tebliğe çıkartıldığını, müvekkilinin icra takibini 27/07/2022 tarihinde haricen öğrendiğini, müvekkiline yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, usulsüz tebligat işlemi şikayetleri doğrultusunda mahkemece iptal edilmesi gerektiğini, müvekkilinin icra dosyasına borca itirazlarını süresinde sunduğunu, müvekkilinin alacaklı olarak görünen tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını belirterek müvekkilinin ödeme emrinden ıttıla tarihinin 27.07.2022 tarihi olduğu göz önüne alınarak icra takibinin durdurulmasına, mahkeme kararının kaldırılarak davanın kabulüne, hukuka aykırı ve usulsüz şekilde yapılan ödeme emirleri tebliğ işleminin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

Öte yandan gerek süreli gerek süresiz şikayet ancak icra takibi sonuçlanıncaya kadar mümkündür. Takip sonuçlandıktan sonra o takibe ilişkin bir işleme karşı şikayet yoluna başvurulamaz. Somut olayda tahliyenin 22.08.2022 tarihinde gerçekleştirildiği görülmektedir. Tahliye bakımından icra dosyasının infaz edildiği anlaşılmakla tahliyeye yönelik şikayetlerin bu noktadan sonra ileri sürelemeyecek olması nedeniyle tahliye işleminin iptaline yönelik talebin reddine karar verilmiştir..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle; Davacı borçlunun usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile, İstanbul 3....

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; "Uyuşmazlık; davalı alacaklı tarafından dava dışı borçlu hakkında başlatılan icra takibinde; üçüncü kişi olan şikayetçilere gönderilen haciz ihbarnamelerinin tebliğinin usulsüz olduğu iddiasına dayalı şikayet başvurusuna ilişkindir. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince tebliğ, usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Üçüncü kişinin haciz ihbarnamelerinin tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürmesi İİK'nun 16. maddesi anlamında bir şikayet olup, aynı Kanun'un 16/l. maddesi gereğince bu şikayetini icra mahkemesine yapması gerekir. Şikayetçi T2 ve T1 yönünden; Akçaabat İcra Müdürlüğünün 2020/4615 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; şikayetçilere İİK'nın 89/1, 89/2 ve 89/3 hükümleri uyarınca gönderilen haciz ihbarnameleri tebliğlerinin TK'nın 21/1....

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının mernis siteminde kayıtlı olmayan farklı bir adresine tebligatların yapıldığı, aynı zamanda kollukça düzenlenen araştırma tutanağı uyarınca davacının icra dosyasından tebliğ edilen adreste ikamet etmediğinin tespit edildiği gerekçesi ile davacının usulsüz tebligata ilişkin şikayetinin kabulü ile takip dosyasından davacı adına çıkartılan 89/1 haciz ihbarnamesinin tebliğini öğrenme tarihinin 07.07.2021 tarihi olarak düzeltilmesine, İİK 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin iptaline karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....

    ve yapılan usulsüz tebligatlar neticesinde müvekkilinin dosya borçlusu haline getirildiğini, müvekkiline yapılan haciz ihbarnameleri tebliğinin usulsüz olduğunu, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10.maddesine göre tebligatın muhattabın bilinen en son adresine yapılacağını, ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamesinin bilinen en son adrese tebliğe gönderilmeden T.K. 21/2.maddesine göre tebliğ edilmesinin usulsüz olduğunu beyanla birinci, ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamelerinin usulsüz tebligat nedeniyle geçersizliğine, tebliğ tarihlerinin 09/12/2019 tarihi olarak tespitine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    GEREKÇE: Uyuşmazlık, davacı üçüncü kişiye gönderilen birinci, ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamelerinin tebliğinin usule uygun olup olmadığı, bu nedenle birinci haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin düzeltilmesi, haciz ihbarnamesine yapılan itirazın süresi içerisinde olduğunun tespiti, davacı hakkındaki haczin durdurulması ve davacı hakkındaki takibin iptali şartlarının oluşup oluşmadığı hususlarında toplanmaktadır. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 32. maddesi gereğince tebliğ, usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Borçlunun kendisine gönderilen tebligatların usulsüz olduğunu ileri sürerek icra mahkemesine başvurması “şikayet” niteliğindedir. İİK’nun 16/1. maddesi gereğince şikayetin öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede yapılması zorunludur. (emsal karar, Yargıtay 12....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Uyuşmazlık, Bursa 10.İcra Müdürlüğünün 2018/12874 esas sayılı takip dosyasında borçlu davacıya çıkarılan ödeme emrinin usulsüz tebliğine ilişkin şikayet ve imzaya itiraza ilişkindir. Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren yedi gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesine göre ise; “Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur.” Şikayetçinin bildirdiği öğrenme tarihi esas olup, bu tarihin aksi karşı tarafça ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. Hukuk Genel Kurulu'nun 12/02/1969 tarih ve 1967/172- 107 sayılı kararında da benimsendiği üzere, beyan edilen öğrenme tarihinin aksi tanık beyanıyla ispat edilemez....

    verilmiş olması sebebiyle vekalet ücretine de hükmedilmesi gerektiğini beyan ederek usulsüz tebligata ilişkin şikayetinin kabulüne, Tebligat Kanununa aykırı yapılan usulsüz tebligatın iptalini, TK m.32/2 uyarınca 21/04/2022 tarihinin tebliğ tarihi olarak kabulünü istemiştir....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Şikayet, iflas sıra cetvelindeki sıraya ilişkindir. İflas sıra cetveline ilişkin şikayet süreye tabi olup, bu süre kural olarak sıra cetvelinin İcra ve İflas Kanunu'nun 166 ncı maddesinde gösterilen usulde ilanından itibaren işlemeye başlar. Eğer davacı 223 üncü maddeye göre tebliğe elverişli adres gösterir ve gerekli masrafı avans olarak yatırırsa, süre kendisine yapılan tebliğden itibaren hesaplanır. Dosyanın incelenmesinde; sıra cetvelinin 06.09.2010 tarihinde ilan edildiği anlaşılmaktadır. Şikayet, 20.09.2010 tarihinde yapılmıştır. Şikayet dilekçesinde tebligatın 13.09.2010 tarihinde yapıldığı belirtilmiş ise de bu husustaki tebligat parçasına rastlanmamıştır....

      Somut olayda, Küçükçekmece 2.İcra Müdürlüğünün 2019/6628 Esas sayılı dosyasından, davacı borçlu adına çıkartılan 103 davetiyesinin 05/07/2019 tarihinde tebliğ edildiği ve davacı takip borçlusunun bu tebligatın usulsüzlüğüne ilişkin şikayette bulunmadığı anlaşılmıştır. Şikayetçinin 103 davetiyesinin tebliğ tarihi olan 05/07/2019 tarihi itibariyle usulsüz tebliğe muttali olduğunun kabulü gerekir. Bu nedenle borçlunun ödeme emri tebliği işleminin usulsüzlüğüne ilişkin şikayetinin kabulü ile Küçükçekmece 2.İcra Dairesi'nin 2019/6628 esas sayılı takip dosyasında davacı borçlu T1 yapılan ödeme emri tebligatının üsulsüz olduğunun tespiti ile davacı borçlunun tebliğ tarihinin 05/07/2019 tarihi olarak tespitine" dair karar verildiği görülmüştür....

      UYAP Entegrasyonu