Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Buna göre usulsüz tebliğ şikayetinde bulunma süresinin son günü 27/04/2019 tarihi olmakla birlikte, bu tarih tatil gününe rastladığından sürenin son günü, izleyen ilk mesai günü olan 29/04/2019 tarihidir. Şikayet tarihi ise 30/04/2019 dur. Bu haliyle şikayetin 7 günlük hak düşürücü süre içerisinde yapılmadığı açık olup, usulsüz tebliğ şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekmektedir. Usulsüz tebliğ şikayetinin reddine karar verildiğinden hacizlerin kaldırılması talebinin de reddi gerekir. Mahkemece bu nedenlerle şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken, şikayetin kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, davalı vekilinin istinaf başvurusu yerindedir....

Maddesi gereğince davacının bu tarihte takipten ve ödeme emrinden haberdar olduğu ve usulsüz tebliğe ilişkin şikayetin bu tarihten itibaren 7 günlük sürede yapılması gerektiği anlaşılmakla 26/01/2021 tarihinde açılan dava bu şikayet yönünden süresinde değildir. Diğer taraftan davacı vekilince 7226 Sayılı Yasanın geçici 2. Maddesine dayalı olarak takibin iptali talep edilmiş ise de, bu husus ancak alacaklı tarafından açılan tahliye davasının yargılamasında tahliye şartlarının oluşup oluşmadığı yönünden değerlendirilebilir. 7726 Sayılı Yasanın geçici 2. Maddesi gerekçe yapılarak takibin iptali istenemez. Bu şikayet yönünden anılan gerekçe ile şikayetin reddine karar verilmesi gerekmekle birlikte netice itibarı ile mahkemece şikayetin reddi kararında bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; usulüne uygun bir ödeme emri tebligatı için zarfın üzerinde tebligatın ödeme emri ihtiva ettiğine ilişkin çelişkiden uzak, açık ve anlaşılır bir şerh bulunmasının yasal bir zorunluluk olduğunu, müvekkili şirkete yapılan 27.08.2020 tarihli ödeme emri tebligatının kanuna ve yönetmeliklere aykırı olduğunu, davacının iddia ettiğinin aksine icra dosyasından müvekkili şirkete gönderilen 27.08.2020 tarihli tebligatın usulsüz bir ödeme emri tebligatı olup hukuk aleminde herhangi sonuç doğurmadığını, keza tebliğe yetkili kişilerin durumu ve onlara tebliğ edilememe nedenleri ayrıntılı olarak tebligat zarfı üzerine şerh edilmeksizin doğrudan şirket yetkilisinin bulunmadığı bahsi ile Elif Dikmen isimli şahsa tebligat yapılmasının usulsüz olduğunu, davaya konu icra dosyasından "bu zarfta ödeme icra emri vardır" şerhi ile gönderilen içinde ödeme emri ihtiva eden tebligatın müvekkili şirkete 31.08.2020 tarihinde tebliğ edildiğini, taraflarınca süresi içinde 07.09.2020...

Mahkemece istemin incelenmesi sırasında takibin geçici olarak durdurulmasına karar verilmiş, inceleme sonunda usulsüz tebligat şikayeti kabul edilip, imzaya itirazın reddine hükmedilmiştir. İmzaya itirazın reddi kararı borçlular tarafından temyiz edilmiş, istemin reddine karar verilmesi sebebiyle alacaklı tarafından haciz talebinde bulunulmuş ve icra müdürlüğünce talep kabul edilmiştir. Borçlular tarafından, imzaya itiraz incelemesi sırasında icra mahkemesince verilen takibin geçici olarak durdurulmasına ilişkin tedbir kararının HMK'nun 397/2. maddesi uyarınca aksi karar verilmediğinden karar kesinleşinceye kadar devam edeceği belirtilerek hacizlerin kaldırılması talebiyle icra mahkemesine şikayet yoluna başvurulmuş, mahkemece istemin reddine karar verilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet HÜKÜM : Hükümlülük, erteleme, aracın müsaderesine yer olmadığına Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü; 1-Hükmü temyiz etmeyen sanık ...’e gıyabi kararın, bilinen en son adres ve aynı zamanda MERNİS adresi olan adrese tebliğe çıkarıldığı, tebliğe ilişkin tebligat parçasında sanığın “askerde” olduğu belirtilerek askerlik adresine usulüne uygun tebligat yapılmaksızın aynı konutta oturup oturmadığı, tebellüğe ehil olup olmadığı belirtilmeksizin yengesi “... ” imzasına tebliğ edildiği, yapılan tebligatın bu nedenle usulsüz olduğu, 2-Hükmü temyiz etmeyen sanık ...’a gıyabi kararın, bilinen en son adres ve aynı zamanda MERNİS adresi olan adrese tebliğe çıkarıldığı, tebliğe ilişkin tebligat parçasında sanığın adreste bulunmama sebebi belirtilmediği gibi, aynı konutta...

      Maddesinde de Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılacağı ve muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunacağı hüküm altına alınmıştır. 5 – Yukarıda yer verdiğimiz ihtilafa ilişkin mevzuat hükümleri ve yüksek mahkeme kararları ile şikayet konusu ödeme emri tebliğ işlemi birlikte alınıp değerlendirildiğinde; 6- İcra takip dosyasında davalı alacaklı takip talebinde müvekkilimizin adresi olarak bilinen en son adrese yer vermek yerine adres kısmına “mernis adresi seçilmiştir” ibaresini yazıp icra dairesince de ödeme emrinin önce borçlunun son adresine tebliğe çıkarılmak yerine direkt olarak müvekkilimizin adrese dayalı kayıt sisteminde kayıtlı mernis adresi olan Narlıova mah. Narlıova küme evleri no: 100 Akçakale/Şanlıurfa adresine tebliğe çıkartılıp bu suretle ödeme emrinin tebliğ edildiği anlaşılmakla, ödeme emri tebliğ işleminin Tebligat Kanunu’nun 10. Ve 21....

      Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; duruşma yapılmaksızın şikayetçi iddiaları ile karara bağlandığını, hukukun genel ilkelerine ve savunma hakkına aykırılık teşkil edildiğini, bu nedenle verilen kararın bozulması gerektiğini, müvekkil ile şikayet arasında cari hesap mevcut olup, bu hesaba göre müvekkilin alacaklı olduğunu, Müvekkillerin bu alacağına ilişkin İstanbul 4. İcra Müdürlüğü 2020/25484E ve itiraz üzerine İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/562 esas sayılı itirazın iptali davası açıldığını, müvekkil aleyhine işbu dosya şikayetçisi tarafından şikayete konu İstanbul 8. İcra Müdürlüğü 2020/15709E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı ve usulsüz tebligat ile alacağını kesinleştiren şikayet eden davacının müvekkilinden haksız para tahsil ettiğini, üstelik bu tahsilatı direk müvekkil iş yerine hacze çıkarak ticari ahlakın ötesinde gerçekleştirdiğini, müvekkil takip borçlusu davalı tarafından usulsüz tebligata ilişkin İstanbul 3....

      III-Şikayetçi tarafından açıkça şikayetten vazgeçilmedikçe dosya borcunun ödenmiş olması, icra mahkemesince usulsüz tebligata ilişkin şikayetin incelenmesine engel teşkil etmez. Her dava ve şikayet yapıldığı andaki şartlara göre değerlendirilmelidir. Somut olayda, 14/11/2022 tarihinde dosya borcunun tahsil edildiği, İcra Müdürlüğünce 15/11/2022 tarihinde dosyanın İnfaz ile kapatılmasına karar verildiği anlaşılmış ise, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin şikayetin esası incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. IV-7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun bilinen adreste tebligatı düzenleyen 10. maddesinin 1. fıkrasına göre; tebligat, muhatabın bilinen en son adresinde yapılır. Aynı maddenin 2. fıkrasına göre ise, bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat bu adrese yapılır....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İcra dosyasının incelenmesinde; davalı-alacaklının davacı-borçlu hakkında kira alacağından kaynaklı 46.500,00 TL alacağa ilişkin olarak tahliye talepli takip yaptığı, borçlu adına çıkarılan örnek 13 no'lu ödeme emrinin TK 21/1 maddesi uyarınca 28/04/2022 tarihinde tebliğ edildiği, sonrasında TK 21/2 maddesine göre çıkarılan tebligatın da 14/06/2022 tarihinde tebliğ edildiği , davacı tarafından takipten 31/05/2022 tarihinde haberdar olunduğu belirtilerek bu tarihin tebliğ tarihi olarak kabulünün istendiği anlaşılmıştır. Dava, usulsüz tebliğ nedeni ile şikayete ilişkindir. Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatabın tebliğe muttali olmuş ise bu tarih muteber sayılır ve beyan ettiği tarih tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Usulsüz tebliğ işleminin ileri sürülmesi "Şikayet" niteliğinde olup, İİK 16/1 gereğince öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede yapılması zorunludur....

      (Yargıtay 34 XX 315/7290Esas 2022/9215Karar) Muhatap İcra Müdürlüğü'ne 01/08/2022 tarihinde itiraz etmiş olup, tebligata, icra takibine ve takibe konu borca bu tarih itibari ile muttali olmuş ancak tebligatın usulsüzlüğüne ilişkin şikayeti 06/09/2022 tarihinde mahkememize yapmış olup, yapılan şikayet süresi içerisinde olmadığından reddine'' karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; verilen kararın yasaya aykırı olduğunu, tebligat usulsüzlüğünün kamu düzenine ilişkin ve süresiz şikayete tabi olduğunu, mahkemenin tanıklarını dinlemeden deliller toplanmadan karar verdiğini söyleyerek kararın kaldırılmasını istemiştir....

      UYAP Entegrasyonu