WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şikayetçi, fesih nedeni olarak belirttiği ihaleye hazırlık dönemine ilişkin bir durumu, yasal sürede icra mahkemesine başvurarak şikayet yoluyla ileri sürmez ise, daha sonra aynı nedene dayalı olarak ihalenin feshini isteyemez. Satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshi aşamasında incelenmesi mümkündür. Ancak, yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, aynı şikayet nedenleri ile ihalenin feshini talep edemezler. Somut olayda, borçlunun ihalenin feshi istemi ile icra mahkemesine sunduğu dilekçede, kıymet takdiri ya da satış ilanı tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik bir iddiada da bulunmadığı görülmüştür....

    Satış ilanı tebligatının usulsüzlüğü nedeniyle ihalenin feshini isteme hakkı, sadece kendisine usulüne uygun tebligat yapılmayan ilgilisine ait olup, ihalenin feshini isteyen şikayetçinin, kendisine ya da vekiline yapılan tebligatın usulsüz olduğunu da, ayrıca ve açıkça ileri sürmediği sürece, bu husus kamu düzeninden olmadığından, mahkemece resen fesih nedeni olarak incelenemez. Borçlu şirketin 27.3.2019 havale tarihli şikayet dilekçesinin incelenmesinde; borçlu şirkete yapılan satış ilanı tebliğ usulsüzlüğünün açıkça fesih nedeni olarak ileri sürülmediği, sadece satış ilanının taşınmazların hissedarlarının tümüne ve yasada belirtilen kişilere usulüne uygun tebliğ edilmediğinin iddia edildiği, borçlu şirket adına çıkartılan ilan tebligatının usulsüz olduğunun ilk kez 18.11.2019 tarihli beyan dilekçesi ile ileri sürüldüğü, tebligatın neden usulsüz olduğuna ilişkin açıklamanın ise 24.02.2020 tarihli beyan dilekçesi ile yapıldığı anlaşılmaktadır....

      Maddesi kapsamında şikayet olup, usulsüz tebliğin öğrenildiği tarihten itibaren işlemeye başlayan 7 günlük hak düşürücü süre içerisinde şikayet edilmesi gerekmektedir. Somut olayda, davacı borçlunun 29/05/2019, 20/06/2019 tarihli tahsilat makbuzları ile borç ödemesi yaptığı anlaşıldığından davacının usulsüz tebliği 29/05/2019 tarihinde öğrendiğinin kabulü gerekir. Şikayet ise 08.07.2019 tarihinde yapıldığından dava tarihinden önce şikayet süresi sona ermiştir. Mahkemece şikayetin süresinde olmadığının kabul edilmesine rağmen şikayetin esası incelenerek tebliğ işleminin usulüne uygun olduğunun değerlendirilmesi sonuçta şikayet süre yönünden reddedildiğinden sonuca etkili görülmeyerek dairemizce eleştirilmekle yetinilmiştir. Mahkemece şikayetin süre yönünden reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır....

      olmadığını beyan ederek ödeme emrinin usulsüz tebliğ edilmesi nedeniyle tebliğ tarihinin muttali olduğu 17/01/2020 tarihi olarak kabul edilmesine, takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

      No:2 İç Kapı No:23 Güngörenİstanbul" adresine tebliğe çıkarıldığını ve muhtara tebliğ edildi şerhi ile tebliğ edildiğini, usulsüz yapılan tebligat nedeni ile takipten ancak 23.10.2019 tarihinde haberdar olunması ile hemen aynı gün icra dosyasına itirazda bulunulduğunu ancak müdürlükçe itirazın süresinde yapılmadığı gerekçesi ile itirazın reddedildiğini, İcra Müdürlüğü'nün red kararının müvekkiline tebliğ edilmediğini ve kararın öğrenildiği 01.11.2019 tarihinde yerel mahkeme nezdinde memur muamelesini şikayet davası açıldığını, itiraz sonrası müdürlüğün red kararının öğrenme tarihinin 01.11.2019 tarihi olduğunu, icra takibine muttali olunan anda ne itiraz başvurusu ne de red kararı olmadığından müvekkilinin icra takibine muttali olduğu tarihin red kararını öğrendiği tarih olarak kabul edilmesinin düşünülemeyeceğini, kararda açıkça belirttiği üzere, şikayet, memur muamelesinin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün üçerisinde yapılabilecekken mahkemenin, dosyada, müvekkilin red kararını bu...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Ümraniye İcra Mahkemesi Taraflar arasındaki icra muamelesini şikayete ilişkin davada Ümraniye İcra Hukuku ile ... 4. İcra Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kıymet takdirine itirazla birlikte usulsüz tebligat nedeniyle icra muamelesini şikayet istemidir. Dosya kapsamından, asıl takibin ... 7. İcra Müdürlüğünün 2004/3518 E. sayılı dosyada yapıldığı, yazılan talimat üzerine Ümraniye 2. İcra Müdürlüğünden 2005/1301 sayılı dosyada kıymet takdirinin yapıldığı, kıymet takdiri raporunun davacıya ... İcra Müdürlüğünce tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. İ.İ.Y.nın 128/a maddesi uyarınca kıymet takdirine itiraz, raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesine yapılmalıdır....

        Somut olayda, borçlu, ödeme emri tebligatının usulsüz olduğuna ilişkin olarak 04/03/2013 tarihinde icra mahkemesine şikayette bulunmasına karşın, dosya arasında bulunan ve 12.02.2013 tarihinde tebliğ edilen haczin bildirildiğine dair 103 davetiyesine yönelik olarak herhangi bir şikayette bulunmamıştır. Bu durumda, borçlunun usulsüz tebliğ işleminden 12.02.2013 tarihinde haberdar olduğunun kabulü gerekir. O halde mahkemece şikayetin süre aşımı nedeni ile reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile reddi doğru değil ise de, sonuçta istem reddedildiğinden, sonucu doğru olan kararın onanması gerekmiştir....

          Davalı T3 Vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; usulsüz tebligat nedeni ile yapılan şikayetin süresinde olmadığını, haciz ihbarnamesinin tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağının İİK nun 16. maddesi olduğunu, tarafların bu yöndeki şikayetlerinin aynı maddenin 1.fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapmak zorunda olduğunu, icra dosyasından gönderilen tebligatların usulsüz olmadığını, şikayet yolu ile açılan davanın yasal süre içerisinde açıldığının kabulünün mümkün olmadığını, davacı vekilince icra dosyasından gönderilen haciz ihbarnamelerinin tebliğlerinin usulsüz olduğuna dair iddialarını doğrular herhangi bir somut delilin icra dosyasında mevcut olmadığını, davacı tarafa yapılan tebligatların davacının mernis adresine gönderildiğini, bu adresin davacının tebliğe yarar son adresi olduğunu, davacı tarafa çıkarılan ihbarnamelerin Tebligat Kanunu'nun 32., 10/f1., 10/f2., ve 21/f2....

          Her ne kadar İlk Derece Mahkemesince, aynı tarihte borçlunun aynı adresine ödeme emri tebligatının TK’nın 21/2., 103 davetiyesinin ise TK'nın 21/1. maddesi gereğince tebliğ edilmesinin, tebligatın güvenilirliği ilkesine aykırı olup gerçek duruma uygun düşmediği ve bu suretle usulsüz olduğu, buna dayalı olarak takip dosyasından yapılan müteakip tebligatların da TK’nın 21/2. maddesi gereğince yapılması nedeniyle usulsüz olduğu belirtilerek şikayete konu taşınmazlara ilişkin ihalelerin feshine karar verilmiş ve mahkemenin tebliğ işlemlerinin usulsüzlüğüne ilişkin gerekçesi Bölge Adliye Mahkemesince de benimsenmiş ise de; borçluya TK’nın 21/2. maddesi gereğince yapılan ödeme emri tebliğ işleminin ve müteakip TK’nın 21/2. maddesi kapsamında yapılan tebligatların, borçlunun şikayet dilekçesinde, tebliğ yapılan adresten taşınmadığına ya da buranın mernis adresi olmadığına dair iddialarının bulunmaması ve bila tebliğ iade edilen tebligattaki şerhin gerçeğe uygun olup olmadığının mahkemece re'sen...

            Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Şikayet konusu hususların haksız ve yersiz olduğunu, bir an için tebligatın usulsüz olduğu düşünülse dahi şikayetçiye 22.11.2018 tarihinde 103 davet kağıdı tebliğ edildiğinden ve 103 davet kağıdının usulsüz tebliğ edildiği iddia edilmediğinden şikayetin süresinde yapılmadığını, ayrıca davacının takibi Mersin 1.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2018/1333 esas sayılı dosyasında da öğrendiğini, davacının adresine gönderilen ödeme emrinin iade edilmesi nedeni ile aynı adreste tebligat kanununun 21/2 maddesine göre tebligat yapıldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

            UYAP Entegrasyonu