İcra Müdürlüğü'nün 2020/4578 esas sayılı dosyasından müvekkili aleyhine takip başlatıldığını, ödeme emrinin usulsüz olarak tebliğ edildiğini, tebligatın TK'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 21. Maddesine uygun tebliğ edilmediğini, ödeme emrinin tebliğ edildiği, Gamze Parlakay'ın müvekkilinin çaışanı olmadığını, müvekkilinin şirketinin ofisinin bulunduğu iş hanının kapıcısı olduğunu, icra takibinden 22/07/2020 tarihinde haberdar olduklarını söyleyerek şikayetin kabulüne, ödeme emri tebliğ tarihinin 22/07/2020 olarak düzeltilmesine, şikayet ve itirazlarının bu tarihten başlatılmasına ve müvekkili aleyhine konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ödeme emrinin usulüne uygun olarak 25/06/2020 tarihinde tebliğ edildiğini, PTT görevlisinin kapıcıya tebliğ işlemi gerçekleştirmesinin hukuka uygun olduğunu söyleyerek davanın reddini istemiştir....
GEREKÇE: Uyuşmazlık ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan ilamlı takipte icra emrinin usulüne uygun tebliğ edilip edilmediği ve dayanak belgelerin ödeme emri ekinde tebliğ edilmediğine yönelik şikayet mahiyetindedir. Osmaniye 1. İcra Müdürlüğünün 2019/5781 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı Akbank T.A.Ş. Vekili tarafından, borçlular Serdar Demir ve T1 hakkında 24/07/2019 tarihinde ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibi başlatıldığı, davacı borçluya örnek 6 icra emrinin 25/07/2019 tarihinde, kıymet takdir raporunun ise 18/11/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davacı tarafından 24/02/2020 tarihinde usulsüz tebligatın iptali istemiyle dava açıldığı anlaşılmıştır. Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1.fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı, borçlunun ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini ve usulsüz tebliğden 15.07.2015 tarihinde haberdar olduğunu ileri sürerek tebliğ işleminin iptali ve takibin durdurulması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece ödeme emri tebliğ işleminin usule uygun olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince; "Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır....
İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine takip başlatıldığını, ödeme emrinin 19/07/2022 tarihinde köy muhtarı imzasına tebliğ edildiğini, ödeme emrinin tebliğ işleminin usulsüz olduğunu söyleyerek tebliğ tarihinin 29/07/2022 olarak düzeltilmesini istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, TK 21.maddedeki şartların açıkça yazdığını söyleyerek davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; ''Edirne İcra Müdürlüğü'nün 2022/13184 Esas sayılı icra takip dosyası uyap sisteminden alınarak incelenmiştir....
ödeme emrinin Tebligat Kanunu hükümlerine göre usulsüz tebliğ edildiğinin tespiti ile tebliğ tarihinin borçlunun öğrendiğinin beyan ettiği tarih olan 02/09/2020 olarak DÜZELTİLMESİNE karar verilmiştir....
Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; ilk derece mahkemesince de belirtildiği üzere, davacı vekili tarafından yapılan şikayetin tebliğ zarfına ödeme emrinin eklenmediğine ilişkin şikayet olduğu, söz konusu şikayetin tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içerisinde ileri sürülmesi gerektiği, şikayete konu ödeme emrinin borçlunun UETS adresine 25/01/2023 tarihinde tebliğ edildiği, tebliğ tarihinden itibaren 7 günlük süre geçirildikten sonra 10/02/2023 tarihinde şikayet yoluna başvurulduğu anlaşılmakla, ilk derece mahkemesince şikayetin süreden reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....
Sitesi No:3 İç Kapı No:5 Şehitkamil/Gaziantep" olarak bildirildiği, icra emrinin tebliğ edildiği adresin davacı borçlunun kayıtlı mernis adresi olmadığı, yapılan tebligatın usulsüz olduğu, 24/01/2019 tarihinin tebliğ tarihi olarak kabul edileceği, ipotek resmi senedinde "Atatürk Mahallesi 01092 nolu Cadde 29/16 Şehitkamil/Gaziantep" olan adrese hesap kat ihtarının gönderildiği, davacıya tebliğ edilememiş ise de adres değişikliğinin İİK.nun 68/b maddesi kapsamında kredi kullanan tarafa bildirmemesi nedeniyle eski adresi ulaştığı 20/01/2018 tarihinin tebliğ tarihi sayılacağı, takipte talep edilen miktarın ipotek limiti tutarında olduğu dolayısıyla davacının borca itirazının yerinde olmadığı, davacı borçlu tarafından her ne kadar faize ve faiz oranına itirazda bulunulmuş ise de ipoteğin faizsiz olarak kurulduğu, takip talebi ve icra emrinde de faiz talebinde bulunulmadığı anlaşıldığından davacının usulsüz tebliğ şikayetinin kabulü ile davacıya yapılan icra emri tebliğ tarihinin 24/01/2019...
İcra Müdürlüğü 2021/15428 esas sayılı dosyasının incelemesinde, davalı alacaklı tarafından davacı borçlu şirket aleyhine eklentileriyle birlikte toplam 39.540,71 TL alacağın tahsili için genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, 7 örnek ödeme emrinin davacı borçlu şirkete 28/02/2022 tarihinde tebliğ edildiği, iş bu tebliğ işleminin usulsüz tebliği şikayeti ile eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır. 7201 sayılı Kanun'un 32.maddesi gereğince tebliğ, usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Görüldüğü üzere, usulsüz yapılan tebliğ, mutlaka batıl olmayıp, muhatap tarafından öğrenildiği tarihte geçerli olacaktır (HGK'nun 05.06.1991 tarih, 1991/12- 258 E.-1991/344 K. sayılı kararı). Bu madde hükmünün uygulanabilmesi için ise usulsüz de olsa bir tebligatın varlığı ön koşuldur. Somut olayda, borçlu şirkete ödeme emrinin “ .........
Ne var ki vekile tebliğ zorunluluğunun bulunması asile tebligat yapılması lüzümunu ortadan kaldırmaz. Şöyle ki; İİK'nun 76. maddesinde düzenlenen mal beyanında bulunmamak suçu, 338. maddesinde düzenlenen hakikate muhalif beyanda bulunma suçu gibi icra-iflas suçlarında borçlunun cezalandırılabilmesi için icra emrinin borçlunun vekiline değil, kendisine tebliğ edilmiş olması gerekir. (Prof. Dr. Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, 6. baskı, cilt 3, sh: 1280 ) Cezaların şahsiliği kuralı gereğince borçlu asilin cezai yönden sorumlu tutulabilmesi için icra emrinin borçlu asile tebliği zorunludur. Somut olayda, takip dayanağı ilamda borçlunun vekil ile temsil edildiği icra imri tebligatının adı geçenin vekiline yapılmadığı asile yapıldığı anlaşılmıştır. Bu durumda icra emrinin asile tebliğ işlemi usulsüz olmayıp, vekile de tebliğ edilmemesi noktasında tebliğ işlemi eksikliği söz konusudur....
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Uyuşmazlık, ilamsız icra takibinde usulsüz tebliğ şikayetine ilişkindir. İstanbul Anadolu 11.İcra Müdürlüğünün 2017/6533 Esas sayılı icra takip dosyası ile davalı-alacaklı tarafından davacı borçlu ve dava dışı borçlu hakkında ilamsız icra takibi başlatıldığı, davacı-borçluya ödeme emrinin 24/03/2017 tarihinde TK 21/2 maddesi uyarınca tebliğ edildiği, davacı-borçlu icra hukuk mahkemesine başvurusunda usulsüz tebliğ şikayetinde bulunduğu, mahkemece yapılan yargılama sonucunda şikayetin kabulüne dair karar verildiği anlaşılmaktadır. HMK.'...