WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :Uyuşmazlık, Bursa 13. İcra Müdürlüğü 2022/4390 Esas sayılı dosyasında usulsüz tebliğ şikayeti ile senedin kambiyo vasfına yönelik şikayete ilişkindir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21. maddesinin 1. fıkrasına göre tebligat yapılabilmesi için, muhatabın tebligat çıkarılan adreste ikamet etmekle birlikte, geçici olarak adreste bulunmadığının ve nedeninin, tevziat saatlerinden sonra geleceğinin tespiti ile bu tespitin tebliğ evrakına yazılması ve tebliğ memurunun, adreste bulunmama sebebini bilmesi muhtemel komşu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar heyeti veya meclisi üyeleri, kolluk amir ve memurlarından araştırarak beyanlarını tebliğ mazbatasına yazıp imzalatması, imzadan çekinmeleri halinde bu durumu yazarak imzalaması gerekir. Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 30. maddesi, tebliğ memuruna ilgilinin neden adreste bulunmadığını “tahkik etme” görevini yüklemiştir....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/12/2019 NUMARASI : 2018/1229 ESAS 2019/1218 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü. Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Davacı usulsüz tebligat şikayeti ile kambiyo takibine borca ve imzaya itirazlarda bulunmuştur. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Davalı davanın reddini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararında özetle: "...Eldeki dava usulsüz tebligata ilişkin şikayetidir. İstanbul 9. İcra Müdürlüğünün 2018- 17256 E.ç Sayılı icra dosyası getirtilerek incelenmiş, takibin bonoya dayalı kambiyo takibi olduğu görülmüş ve şikayet konu tebligat parçası incelendiğinde, tebligatın yakınanın kocasına 21.11.2018 tarihinde tebliğ edildiği tesbit edilmiştir....

Bu nedenle mahkemece usulsüz tebligat ve borca itirazın süre yönünden reddine ve davacının icranın geri bırakılmasına ilişkin kararın yerinde olduğu anlaşılmakla usul ve yasaya uygun olduğu tespit edilen karara karşı taraf vekillerinin istinaf sebepleri yerinde bulunmadığından aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

O halde; borçluların duruşma günü tebliğ işleminin usulsüz olduğuna ilişkin iddialarının gerekirse zabıta araştırması yapılarak değerlendirilmesi ve iddianın doğru olması halinde usulüne uygun duruşma günü tebliğ edilerek yargılama yapılması maksadıyla kararın bozulması gerekmiştir. Öte yandan; borçluların 25.12.2018 tarihli icra mahkemesine başvuru dilekçesinde, borca ve imzaya itirazın yanısıra yetki itirazı ve bir kısım şikayet nedenlerinin de bulunduğu görülmektedir. İİK'nın şikayet üzerine yapılacak yargılama usulünü belirleyen 18/son maddesinde, icra mahkemesinin aksine hüküm bulunmayan hallerde, duruşma yapılmasına gerek olup olmadığını takdir edeceği, duruşma yapılmasının uygun görülmesi halinde ilgilileri en yakın zamanda duruşmaya çağıracağı ve gelmeseler bile gereken kararı vereceği düzenlenmektedir. İİK'nın 169/a-1. maddesinin son cümlesine göre ise; icra mahkemesi hakimi, yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir....

    nun 21/2. maddesine göre tebligat yapılacağına dair tebliğ evrakı üzerine kayıt düşülmesi zorunlu olup, tebligatı çıkaran mercii tarafından söz konusu şerh verilmeden tebliğ memuru tarafından T.K.'nun 21/2. maddesine göre tebliğ işlemi yapılamayacağı açıktır. Yine Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Bu maddenin uygulanabilmesi için usulsüz de olsa yapılmış bir tebligat bulunmalıdır. Hukuk Genel Kurulu'nun 5.6.1991 tarih ve 1991/12-258 E. - 1991/344 K. sayılı ilamında da açıklandığı üzere “..usulsüz tebliğ işlemini öğrenen muhatabın bu tebliği öğrendiği tarihten itibaren yedi gün içinde şikayet yolu ile tebligatın usulsüzlüğünü icra mahkemesi önüne getirmesi gereklidir.” Muhatap, şikayet dilekçesinde öğrenme tarihi bildirmemiş ise, en geç şikayet tarihinde usulsüz tebligatı öğrendiğinin kabulü gerekir....

      nedeni ile yapılan tebligatın usulüne uygun olduğu, tebligat zarfının mavi yerine beyaz olmasının başka bir usulsüzlük bulunmaması halinde tebligatı tek başına geçersiz hale getirmeyeceği, aksi durumun aşırı şekilcilik olarak kabul edilmesi gerektiği, davacıya gönderilen ödeme emri usulüne uygun olarak tebliğ edildiğinden davacının usulsüz tebliğe ilişkin şikayetinin reddine, İİK'nın 168/3 maddesine göre borçlunun, takip dayanağı senedin kambiyo senedi vasfını taşımaması halinde ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içinde icra mahkemesine kambiyo şikayetinde bulunması gerektiği, kanunun açık düzenlemesi karşısında bu konudaki şikayetin süresiz şikayet olarak kabul edilmesine imkan bulunmadığı, davacıya ödeme emrinin tebliğ tarihine göre işbu şikayetin yasal 5 günlük süreden sonra yapıldığı gerekçesiyle dava ve şikayetin reddine karar vermiştir....

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; aynı takip dosyasına ilişkin İstanbul 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/337 Esas sayılı dosyasıyla usulsüz tebliğ şikayetine ilişkin davanın sonuçlanmadan ve henüz kesinleşmeden imzaya ve borca itiraz davasının reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, usulsüz tebliğ şikayeti davasında hatalı karar verilmemiş olsaydı davanın süresinde olduğunun anlaşılacağını, takip dayanağı çekte imzanın davacıya ait olmadığını ve davacının borcunun bulunmadığını ileri sürerek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Davacının, çeke dayalı kambiyo takibinde ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği iddiasıyla İstanbul 1....

      Mahkemece, şikayetçinin dava konusu işlemin iptal edilmesinde hukuken korunmaya değer yararı olsa bile borçluya yapılan tebligatın usulsüz olduğuna ilişkin şikayetin ancak borçlu tarafından yapılabileceği, şikayetçinin ise alacaklı konumunda bulunduğu gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir. Karar, şikayetçi vekilince temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık, sıra cetvelinde alacaklı konumunda olan şikayetçinin diğer bir alacaklı olan şikayet olunanlar tarafından girişilen takiplerde ödeme emirlerinin takip borçlularına usulsüz tebliğ edilmesi nedeniyle şikayet yoluyla sıra cetveline itiraz edip edemeyeceği noktasında toplanmaktadır. İİK'nun 142/son maddesi "itiraz alacağın esas ve miktarına tallûk etmeyip yalnız sıraya dairse şikayet yolu ile tetkik merciine arz olunur." hükmünü içermektedir....

        nın 89/1, 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin tebliğinin usulsüzlüğüne ilişkin şikayet ve haciz ihbarnamelerine yapılan itirazın İcra Müdürlüğünce reddine yönelik memur işleminin şikayetine ilişkindir. Adana 11....

        İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile, İzmir 24. İcra Müdürlüğünün 2020/8640 Esas sayılı dosyasında muris adına gönderilen ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğinin ve ödeme emri tebliğ tarihinin 30/06/2021 olduğunun tespitine, senedin kambiyo vasfı olmadığına ilişkin şikayetin reddine karar verilmiştir....

        UYAP Entegrasyonu