WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Öte yandan, dava dosyası içerisinde yer alan 09.06.2008 tarihli tercümeli .... .... yazısı ve eki aynı tarihli prim hesap tablosu belgesinde, davacının, .....’da geçen 18.09.1973-13.08.1981 tarihleri arası primlerini 28.09.1983 tarihli kararla iade alarak, yurt dışı çalışmalarını tasfiye ettiği belirtilmektedir. ./... -2- Mahkemece, anılan tasfiye durumu araştırılmadan, Uluslararası sözleşme hükmü kapsamında, Türkiye’deki sigorta başlangıcının 28.09.1976 tarihi olduğuna ve 5510 sayılı Yasanın 41’inci maddesi uyarınca da, sadece iki çocuk için ve ikişer yıllık süreyi borçlanabileceğinin tespitine karar verilmiştir. ....., konuya ilişkin 29’uncu maddesinin 4’üncü bent hükmü, bir kimsenin T....rant sigortasına girmiş bulunması halinde, rant sigortasına giriş tarihinin, Türk sigortasına giriş tarihi olarak kabul edileceğini öngörmüştür....

    Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, suç tarihinde 12 - 15 yaş arası olup fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını yeterince algılayamadığı için hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verilen çocuk hakkında, 5237 sayılı TCK'nin 31/2 ve 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 5. maddesi uyarınca koruyucu ve destekleyici tedbir kararı verilmesi istemine ilişkindir. 5395 Sayılı Kanunun 1.maddesinde, “Bu kanunun amacının, korunma ihtiyacı olan veya suça sürüklenen çocukların korunmasına, haklarının ve esenliklerinin güvence altına alınmasına ilişkin usul ve esasları düzenlemektir.” hükmüne yer verilmiştir. Anılan Kanunun 3.maddesinin a/1 bendinde, korunma ihtiyacı olan çocuk, a/2 .bendinde suça sürüklenen çocuk kavramı tanımlanmıştır....

      Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R – Dava, suç tarihinde 12 - 15 yaş arası olup fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını yeterince algılayamadığı için hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verilen çocuk hakkında, 5237 sayılı TCK'nin 31/2 ve 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 5. maddesi uyarınca koruyucu ve destekleyici tedbir kararı verilmesi istemine ilişkindir. 5395 Sayılı Kanunun 1.maddesinde, “Bu kanunun amacının, korunma ihtiyacı olan veya suça sürüklenen çocukların korunmasına, haklarının ve esenliklerinin güvence altına alınmasına ilişkin usul ve esasları düzenlemektir.” hükmüne yer verilmiştir. Anılan Kanunun 3.maddesinin a/1 bendinde, korunma ihtiyacı olan çocuk, a/2 .bendinde suça sürüklenen çocuk kavramı tanımlanmıştır....

        Sulh Ceza Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R – Dava, suç tarihinde 12 - 15 yaş arası olup fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını yeterince algılayamadığı için hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verilen çocuk hakkında, 5237 sayılı TCK'nin 31/2 ve 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 5. maddesi uyarınca koruyucu ve destekleyici tedbir kararı verilmesi istemine ilişkindir. 5395 Sayılı Kanunun 1.maddesinde, “Bu kanunun amacının, korunma ihtiyacı olan veya suça sürüklenen çocukların korunmasına, haklarının ve esenliklerinin güvence altına alınmasına ilişkin usul ve esasları düzenlemektir.” hükmüne yer verilmiştir. Anılan Kanunun 3.maddesinin a/1 bendinde, korunma ihtiyacı olan çocuk, a/2 .bendinde suça sürüklenen çocuk kavramı tanımlanmıştır....

          Sulh Ceza Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R – Dava, suç tarihinde 12 - 15 yaş arası olup fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını yeterince algılayamadığı için hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verilen çocuk hakkında, 5237 sayılı TCK'nin 31/2 ve 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 5. maddesi uyarınca koruyucu ve destekleyici tedbir kararı verilmesi istemine ilişkindir. 5395 Sayılı Kanunun 1.maddesinde, “Bu kanunun amacının, korunma ihtiyacı olan veya suça sürüklenen çocukların korunmasına, haklarının ve esenliklerinin güvence altına alınmasına ilişkin usul ve esasları düzenlemektir.” hükmüne yer verilmiştir. Anılan Kanunun 3.maddesinin a/1 bendinde, korunma ihtiyacı olan çocuk, a/2 .bendinde suça sürüklenen çocuk kavramı tanımlanmıştır....

            Öcal ve ...’ın da mağdurun sıklıkla yalan söyleyen, sorunlu bir çocuk olduğunu, olayın gerçekleştiği iddia olunan evde kalabalık bir şekilde yaşadıklarını, suça sürüklenen çocukla mağdurun yalnız kalmalarının mümkün olmadığını, mağdurun altına kaçırma sorununun o dönemde de bulunduğunu ifade etmeleri, Adli Tıp Kurumu 6....

              Çocuk Mahkemesince CMK’nın 174. maddesi uyarınca verilen iddianamenin iadesi kararının gerekçesi, suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı Kanun'un 31/2. maddesi uyarınca rapor düzenlenmemesine ilişkindir. İnceleme konusu somut olayda; suça sürüklenen çocuk C.. B.. hakkında İstanbul Emniyet Müdürlüğü tarafından takibi yapılan 1550 numaralı hatta SMS göndererek hakaret suçunu işlediği iddiasıyla, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının 24.10.2013 tarihli iddianamesiyle kamu davası açıldığı, dosyanın zimmet listesine göre 04.11.2013 tarihinde mahkemeye teslim edildiği, iddianame ve eklerinin değerlendirilmesi sonucunda, Bakırköy 2. Çocuk Mahkemesinin 25/11/2013 tarihli kararı ile, suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı Kanun'un 31/2. maddesi uyarınca rapor alınmadığı gerekçesiyle iddianamenin iadesine karar verildiği anlaşılmıştır. Ceza Muhakemesi Kanunu’nda düzenlenen iddianamenin iadesi kurumu kanun koyucu tarafından belirli süreyle sınırlandırılmıştır....

                Bir başka anlatımla hakim, davanın her aşamasında yetki itirazını dikkate alabileceği gibi, kendisi de resen yetkisizlik kararı verebilir(Dairemizin 26.05.2008 gün ve 2008/20378 Esas, 2008/12778 Karar sayılı ilamı). 5521 sayılı İş Mahkemelerinin i uyuşmazlıkları ile ilgili bu düzenlemesi yanında bazı maddi hukuk kuralları öngören yasalarda hangi iş mahkemelerinin yetkili olduğu açıkça düzenlenmiştir. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 79. maddesinde komisyon kararı ile iş güvenliği yönünden işin durdurulması veya işyerinin kapatılması kararına karşı işverenin yerel iş mahkemesinde itirazda bulunacağı, 2821 sayılı Sendikalar Kanunu’nun 28. maddesinde uluslar arası kuruluşa üyeliğin iptali davasında sendika veya konfederasyon merkezinin bulunduğu iş mahkemesinde, 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanunu’nun 12. maddei uyarınca iş kolu istatistiklerine itirazın Ankara İş Mahkemesi’nde, aynı yasanın 15. maddesinde sendika yetki çoğunluğu tespitine dair kararlara...

                  "İçtihat Metni"Hırsızlık suçundan suça sürüklenen çocuk ... hakkında yapılan yargılama sırasında; ... 3. Çocuk Mahkemesiyle ... 64. Asliye Ceza Mahkemesi arasında oluşan olumsuz birleştirme uyuşmazlığının giderilmesi ve yargı yerinin belirlenmesi istemiyle gönderilen dosya Yargıtay C.Başsavcılığından tebliğname ile daireye verilmekle incelenerek gereği düşünüldü: İncelenen dosya içeriğine göre, ... 3. Çocuk Mahkemesince verilen 17/05/2016 gün ve 2015/407 esas, 2016/273 sayılı birleştirme kararı ile doğan uyuşmazlık, CMK'nın 10/1. maddesi uyarınca ortak yüksek görevli mahkeme olan ... 12. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 29/09/2016 gün ve 2016/739 Değişik İş sayılı kararı ile çözümlenmiş bulunduğundan dosyanın incelenmeksizin mahalline iadesi için Yargıtay C.Başsavcılığına TEVDİİNE, 27/03/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasındaki sözleşmenin 26. maddesinde “işbu konişmentoyla düzenlenmiş ABD'ye ve ABD'den yapılacak tüm taşımalardan doğabilecek hukuki ihtilaflarda ABD hukuku uygulanır ve ABD New York Güney Eyaleti Bölgesi Federal Mahkemesi bu uyuşmazlıklar ile ilgili iddiaların görüleceği tek mahkemedir” şeklinde hükmün yer aldığı, 5718 sayılı MÖHÜK'ün 47. maddesi uyarınca uluslar arası yetki sözleşmesinin bulunduğu durumlarda ancak yabancı mahkemenin kendisini yetkisiz sayması veya Türk Mahkemelerinin yetkisine itiraz edilmemesi halinde davanın Türk Mahkemelerinde görülebileceği gerekçesiyle davanın yetki yönünden usulden reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı deliller ile gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir....

                      UYAP Entegrasyonu