Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tüketici olan dava dışı ... ’a, davacı banka tarafından verilen ismi “kredili bankomat 7/24” olan kartla, mal ve hizmet alım ile nakit çekilerek kredi kullanılma sağlandığına göre banka kredi kartıdır. 2007/10731-2008/1465 Yukarıda açıklanan şekilde taraflar arasındaki ihtilaf, davacı bankadan alınıp kullanılan kredi kartı borcundan kaynaklanmaktadır. 1 Mart 2006 tarihinde yürürlüğe giren 5464 sayılı Banka Kredi Kartları Kanunu’nun 44/2. maddesi “Kart çıkaran kuruluşlar tarafından kart hamilleri aleyhine açılan davalarda, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun görev ve yetkiye ilişkin hükümleri uygulanır” hükmünü getirmiştir. Bu madde hükmü ile, kart çıkaran kuruluşlar tarafından açılan davanın genel mahkemelerde görüleceği belirtilmiştir. Yargılama usulüne ilişkin olan kanunlarda yapılan değişiklikler, yasada aksine bir hüküm yoksa, yürürlüğe girdikleri andan itibaren hüküm ifade ederler ve derdest olan tüm davalara da uygulanırlar....

    Mahkemece, dosya kapsamına göre, davaya konu uyuşmazlığın kredi kartı borcundan kaynaklandığı ve 6502 sayılı Tüketici Kanunu kapsamında kaldığından bu Kanunun yürürlük tarihi olan 28/05/2014 tarihinden sonra açılan davaya Tüketici Mahkemesinde bakılması gerektiği gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine, karar kesinleştiğinde süresi içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli İstanbul Tüketici Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 12/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Tüketici ve ... 14. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı 20.10.2014 tarihli dilekçeyle; bankacılık kredi kartı sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibe davalı tarafından itiraz edildiğini belirterek itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı istemleriyle tüketici mahkemesinde dava açmıştır. ... 12. Tüketici Mahkemesi; "...davanın mutlak ticari dava niteliğinde bulunduğundan davaya bakma görevinin asliye ticaret mahkemesine ait olduğu..." gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. ... 14....

        Mahkemece, hazırlık soruşturmasında yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda kredi kartı başvuru formundaki ve 07.10.2005 tarihinde bankaya hitaben yazılmış yazıdaki imzanın davacıya ait olmadığının tespit edildiği gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davalı, kredi kartı için bankaya başvurmadığını, kredi kartı kullanmadığı halde hakkında takip yapıldığını ve borcu ödemek zorunda kaldığını ileri sürmüştür. Davalı banka ise, taraflar arasında düzenlenen sözleşme ile davacıya kredi kartı verildiğini, kartın kullanıldığını ve harcama bedelinin ödenmediğini savunmuştur. Davacının, isminin ve nüfus bilgilerinin kullanılarak kredi kartı çıkartıldığı iddiası ile C.Başsavcılığı’na yaptığı şikâyet üzerine açılan kamu davasının ... 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2009/363 Esas sayılı dosyasında halen devam ettiği anlaşılmaktadır. ......

          Mahkemece, bankaların kar amacıyla kurulan müesseseler olduğu, bu sebeple gördükleri hizmetin karşılığını isteyebilecekleri, davalının geçmiş yıllara ilişkin kredi kartı aidatlarına bir itirazda bulunmadan ödemede bulunduğu, bu şekilde kredi kartı aidatını kabullenmiş olduğu gerekçesiyle davacının davasının kabulü ile, Uşak İl Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığı’nın 29.06.2015 gün, 12/1069 sayılı kararının iptaline kesin olarak karar verilmiştir. Adalet Bakanlığı’nın talebi ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Uşak 1....

            Kart hamilinin "Tüketici" sayıldığı durumlara gelince; 1) 6502 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 28.05.2014 tarihinden sonra açılan davalarda görevli mahkeme, dava açanın sıfatına (Kart hamili ya da kartı veren kuruluş olup olmamasına) bakılmaksızın tüketici mahkemeleridir. 2) 6502 sayılı Kanunun yürürlüğünden (28.05.2014) önce açılan davalarda ise; (a) 5464 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden (01.03.2006) önce açılan davalarda görevli mahkeme, dava açanın sıfatına bakılmaksızın tüketici mahkemesidir. (b) 5464 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden (01.03.2006) sonra açılan davalarda; i. Tüketici olan kart hamilinin, kart veren kuruluşa karşı açtığı davalarda görevli mahkeme, 5464 sayılı Kanunun 44/1. maddesi uyarınca tüketici mahkemesidir. ii. Kartı veren kuruluş tarafından, tüketici sıfatını haiz kart hamiline karşı açılan davalarda, 5464 sayılı Kanunun 44/2. maddesi uyarınca, dava değerine göre sulh hukuk ya da asliye hukuk mahkemesi görevlidir....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - KARAR - Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan kredi kartı sözleşmesi uyarınca davalıya kredi kartı verildiğini, borcun zamanında ödenmemesi üzerine icra takibine geçildiğini, davalının açılan bu takibe haksız olarak itirazda bulunduğunu belirterek, itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, icra takibinde borca ilişkin hiçbir belge bulunmadığını, sadece kredi kartı numarasının belirtildiğini, itirazlarının haklı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....

                Tarafından davalı T3 1 adet taksitli kredi kullandırıldığını ve ayrıca kullanıma 2 adet kredi kartı tahsis edildiğini, davacı banka tarafından, davalının kullanımına verilen kredi kartlarına ait birikmiş borcunun, 10/12/2014 tarihinde yapılandırılarak aylık %1,70 faiz oranlı 23 ay vadeli taksitli tüketici kredisine dönüştürüldüğünü, davalı tarafından kredi kartı hesabından yapılandırılan bu borçların 6502 Sayılı Yasa'nın 22. maddesi kapsamında tükeici kredisi niteliği taşıdığı, bu kredinin kredi kartı hesabı üzerinden verilmesinin tüketici kredisi olma niteliğini değiştirmediğini, davacı banka tarafından davalıya kredi kartı yapılandırması nedeni ile oluşan tüketici kredisi nedeni ile 6502 Sayı Yasa'nın 28. maddesine uygun bir mucceliyet uyarısı gönderilmemesi nedeni ile, bu alacak ile ilgili olarak ancak icra takip tarihi itibari ile vadesi gelen taksit tutarlarının talep edilebilir olduğunu, diğer taraftan davalıya kullandırılan tüketici kredisi ile ilgili olarak 6502 Sayılı Yasa'nın...

                - K A R A R - Dava, Kredi Kartı Üyelik Sözleşmesi’nden kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen icra takibine vaki itiraz üzerine açılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, taraflar arasında 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasa’nın 11/A maddesi kapsamında sözleşme ilişkisinin bulunduğu, anılan yasanın 23/1. maddesinde de belirtilen kanunun uygulanması ile ilgili her türlü uyuşmazlığa Tüketici Mahkemesi’nde bakılacağının belirtilmiş olması nedeni ile görevli mahkemenin ... Tüketici Mahkemesi olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu Uyuşmazlık Kredi Kartı Üyelik Sözleşmesi’nden kaynaklanmaktadır. 5464 Sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’nun 44. maddesinde “Bu kanunun uygulanmasıyla ilgili uyuşmazlıklarda kart hamilinin tüketici olması halinde 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 22 ve 23. maddesi hükümleri uygulanır....

                  Bir hukukî işlemin sadece 6502 sayılı Kanunda düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukuki işlemin 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir. Eldeki davada;takip konusu alacakların kredi kartı ve kredili mevduat hesabı alacağı olduğu anlaşılmakla beraber dosya kapsamında kredi kartı sözleşmesi ile kredili mevduat hesabı sözleşmesinin bulunmadığı, buna göre uyuşmazlığın bireysel kredi kartı veya bireysel kredili mevduat hesabından mı yoksa ticari kredi kartı ve kredili mevduat hesabından mı kaynaklandığının belirli olmadığı görülmektedir....

                  UYAP Entegrasyonu