Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

(TBK m.69; BK m.58) Yapı malikinin sorumluluğu, bir bina ya da diğer bir inşa eserinin bizatihi kendisinden kaynaklanan bir nedenle oluşan zarardan sorumluluğu kapsamakta olup, niteliği itibariyle kusursuz sorumluluk türlerinden "olağan sebep sorumluluğu"dur. Burada malike kurtuluş kanıtı sunma olanağı tanınmamıştır. Malik ancak illiyet bağını kesen sebeplerin (mücbir sebep, zarar görenin kendi kusuru, üçüncü kişinin ağır kusuru gibi) varlığı durumunda sorumluluktan kurtulabilir. Enerji nakil hatları, bölgede elektrik enerjisinin dağıtımını yerine getirmektedir. Bu faaliyet, varlığı ve niteliği itibariyle bir tehlike ve dolayısı ile zarar ihtimali taşıdığından, davalı şirketin sorumluluğu, bir sebep sorumluluğu olan kusursuz (objektif) sorumluluktur....

    Ancak; kaza tarihi dikkate alındığında, her ne kadar desteğin kusuru davacılara yansıtılamayacak ise de, kazaya karışan karşı aracın tamamen kusursuz olması halinde zarar ile davalı --- sorumluluğu arasındaki illiyet bağı kesileceğinden ve davalı ---- sorumluluğu yoluna gidilemeyeceğinden davalıya trafik sigortalı araç sürücüsünün de meydana gelen kazada kusurlu olup olmadığı, sorumluluğun tespitinde önem arz etmektedir....

      Yapı sahibinin sorumluluğu, bir bina ya da diğer bir inşa eserinin bizatihi kendisinden kaynaklanan bir nedenle oluşan zarardan sorumluluğunu kapsamaktadır. Bu sorumluluk, objektif özen yükümlülüğüne aykırılıktan doğan "ağırlaştırılmış" bir kusursuz sorumluluk halidir. Kusur aranmaksızın sorumluluğun düzenlendiği haller, kusursuz sorumluluk halleri olarak ifade edilmektedir. Doktrinde kusursuz sorumluluk halleri olağan sebep sorumluluğu-tehlike sorumluluğu şeklinde ikili ayırıma tabi tutulurken, TBK tarafından açıklanan hakkaniyet sorumluluğu-özen (sebep) sorumluluğu-tehlike sorumluluğu şeklinde ayırıma tabi tutulduğu görülmektedir. Denetleme ve gözetimde özen (cura in custodio) gereği, kusur unsur olarak aranmaz. (G.Antalya B.Hukuku Genel Hükümler C.1.2012.İst.sh.533.535.)...

        A.Ş.’nin 2918 sayılı Yasanın 3, 85. ve 86. maddeleri gözetilerek işletenlik sıfatı ve sorumluluğu, davalı trafik sigortacısının sorumluluğu değerlendirilmek üzere, yolcu taşıması konusunda uzman bilirkişi ile İTÜ veya Karayolları Trafik Fen Heyeti gibi kurumlardan seçilecek 2 bilirkişiden oluşacak bilirkişi heyetinden kusur ve sorumluluk durumunun değerlendirilmesi suretiyle sonucuna göre bir karar vermek gerekirken eksik incelemeye dayanılarak karar verilmesi doğru olmamıştır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 17.9.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          O halde davacı kendi sigortacısının kusuru dışında kalan ancak müteselsil ve müşterek sorumluluk esasına göre hükmedilen tazminatın tamamını ödemek zorunda kaldığından iç ilişkide sorumluluğu dışında kalan kısım için kusuru oranında diğer aracın maliki- işleteni, sürücüsü, araç sigortacısından ödediği bedelin tahsilini talep edebilecektir. Kazaya karışan %15 kusurlu olduğu tespit edilen ...idaresindeki ... plakalı aracın maliki işbu dosya davalısı ..., sigortacısı ise yine diğer davalı ... A.Ş'dir. ...ise vefat etmiş olup bu durumda yine onun kusur oranına denk gelen zarardan mirasçılarının sorumlu olacağı gibi aracın sahibi-işleteni kusursuz olarak sorumlu bulunup, aracın trafik sigortacısı da sorumludur. Mahkememizce alınan bilirkişi raporuyla davacı olan ......

            onarımda olduğu süre içerisinde kazanç kaybı oluşacağı, bu kapsamda dava konusu kazalı---- bedelinin yaklaşık 500,00 TL olduğu, Kazada davalı taraf araç sürücüsü kusurlu olması nedeniyle, araç malikinin KTK madde 85 kapsamında tehlike sorumluluğu bulunması, araç sürücüsünün TBK madde 49 kapsamında haksız fiil sorumluluğu bulunması nedeniyle bu kapsamda, davacının hak kazandığı 500,00 TL kazanç kaybı tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir....

              Bu nedenle nizami olarak park etmiş olduğu anda çarpılmaya maruz kalan ... plakalı davacı araç sürücüsü yada malikinin dava konusu trafik kazasının meydana gelmesi aşamasında tamamen kusursuz olduğu kanaatine varılmıştır. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “İşletenlerin, bu Kanunun 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”; Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir....

                e 28.05.2012 tarihinde 36.326,00 TL ödeme yaptıklarını, zaradan davalı kiralayan bina malikinin ağırlaştırılmış kusursuz sorumluluğu olduğunu, tesisatın bakım ve onarımını yapması gerektiğini, rücu hakları doğduğu için davalıya ilamsız icra takibi yaptıklarını ancak davalının itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve davalının %40 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacıya sigortalı zarar gören işyerinde 21.12.2010 tarihinden bu yana dava dışı ....'ün kiracı olarak bulunduğunu, spiral su borusunun kiracının kullanımında olup zarardan bina malikinin sorumluluğu bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur....

                  -TL ödendiğini, bina malikinin sorumlu olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı olmak üzere 29.845.00.-TL nin 18/03/2015 tarihinden yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, mahkemenin görevli olmadığını, olay yerinin otopark olmadığını, araç sahibinin aracı izinsiz olarak pazaryerine bıraktığını belirterek davanın reddini istemiştir . Mahkemece, idarenin hizmet kusuru niteliğindeki eylemi sonucu meydana gelen zarar nedeni ile idari yargıda dava açılması gerektiği gerekçesi ile dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, haksız fiile ve B.K.nun 58.maddesinde (6098 sayılı TBK.nun 69.maddesi) düzenlenen yapı malikinin kusursuz sorumluluğuna dayanmaktadır....

                    Bina malikinin sorumluluğu 6098 sayılı TBK. md. 69 maddesine, kat maliklerinin ortak tesislerden sorumluluğu ise bu genel hüküm ile birlikte Kat Mülkiyeti Kanununun 20. maddesine dayanmaktadır. 6098 sayılı TBK. madde 69 hükmü uyarınca, bir binanın veya diğer yapı eserlerinin maliki, bunların yapımındaki bozukluklardan veya bakımındaki eksikliklerden doğan zararı gidermekle yükümlüdür. Bu maddedeki sorumluluk, objektif özen yükümlülüğüne aykırılıktan doğan ağırlaştırılmış bir kusursuz sorumluluk halidir. Diğer yandan özel hukuk sorumluluğu bakımından her zaman kusur (kast veya ihmal) unsurlarının bulunması zorunlu değildir. Bu gibi hallerde, zararın, hukuka aykırı bir davranıştan doğması yani objektif koşulun gerçekleşmesi yeterli olup, ayrıca subjektif koşula yani kusura ihtiyaç yoktur. Özellikle kusursuz sorumluluk hallerinde durum böyledir. Zarar, ihmalden de kaynaklanabilir ve ihmali bulunanlar da zarardan sorumlu olur....

                      UYAP Entegrasyonu