Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil ... ile ......

    Hukuk Dairesi'nce, Türk Medeni Kanunu'nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanunun 10/1.maddesine atfen davacı ile muris ...'un TMK'nin yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihinden yasa gereği edinilmiş mallara katılma rejimine tabi oldukları, ... 5. Noterliği’nde 02.03.1990 tarih 9335 yevmiye ile düzenlenen genel mal ortaklığı sözleşmesi ile eşlerin mal ortaklığı rejimini seçtikleri, ileride iktisap edecekleri menkul ve gayrimenkul mal varlığının mal ortaklığına dahil edileceği, evliliğin ölümle sona ermesi durumunda ortaklığa ait malların sağ eşe kalacağı kararlaştırıldığı, ancak mal ortaklığı rejiminin, sözleşmede belirtildiği gibi ölümle değil başka nedenle (4722 s.Yasa mad. 10/1. m.) sona erdiğinden, söz konusu sözleşmenin evliliğin ölümle sona ermesi durumunda ortaklığa ait malların sağ eşe kalacağı maddesinin uygulanamayacağı, başka bir anlatımla, evlilik birliğinin sona erdiği yani muris ...'...

      Böylece geriye kalan eş ve çocukların payları ile desteğin payı artacaktır. Bu pay esası Türk aile sistemine çok uygun düşmektedir. Çünkü Türk aile sisteminde desteğin geliri aile bireyleri tarafından birlikte paylaşılmakta, aile bireyleri arttıkça gelirden alınacak pay düşmekte, aile bireyi azaldıkça da gelirden alınacak pay yükselmektedir. Ana ve babadan birinin destekten çıkması ile payı diğerine aktarılmalı, ana ve baba ile çocukların tamamının destekten çıkması durumunda ise yine çocuksuz eş gibi desteğe 2 pay, eşe 2 pay esasına göre %50 pay desteğe, %50 pay eşe verilerek varsayıma dayalı biçimde gelir paylaştırılarak tazminat bu ilkelere göre hesaplanmalıdır.Somut uyuşmazlıkta dosyaya eklenen nüfus kaydının incelenmesinde; ölen destek ...'ın annesi ... sağ olduğu, babası ...'ın ise 20/01/2018 günü vefat ettiği, eşi ...'ın sağ olduğu, adı geçen desteğin ölüm tarihi itibarıyla sağ olan kızı ...'ın 42, oğlu ...'ın 38, diğer oğlu ...'...

        Mahkemece, paydaşlığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi halinde satışın nasıl yapılacağının ve satış bedelinin ne şekilde dağıtılacağının hüküm sonucunda gösterilmesi gerekir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 652. maddesinde; “Eşlerden birinin ölümü halinde tereke malları arasında ev eşyası veya eşlerin birlikte yaşadıkları konut varsa; sağ kalan eş, bunlar üzerinde kendisine miras hakkına mahsuben mülkiyet hakkı tanınmasını isteyebilir. Haklı sebeplerin varlığı halinde, sağ kalan eşin veya mirasbırakanın diğer yasal mirasçılarından birinin istemi üzerine, mülkiyet yerine intifa veya oturma hakkı tanınmasına karar verilir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Sağ Kalan Eşe Aile Konutu Üzerinde İntifa veya Oturma Hakkı Tanınması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü....

          Bölge adliye mahkemesince davalı karşı davacı kadının Türk Medeni Kanunu’nun 161, 162. maddelerine dayalı talepleri ile aile konutunun 1/2 hissesinin maddi tazminat olarak tarafına devri talebinin ilk derece mahkemesinin gerekçesinden farklı bir hukuki sebeple reddine karar verildiğine göre 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2. maddesi uyarınca esas hakkında yeniden karar verilmesi zorunlu iken, hüküm kendi içerisinde çelişecek şekilde, davalı-karşı davacı kadının Türk Medeni Kanunu’nun 161, 162. maddelerine dayalı talepleri ile aile konutunun 1/2 hissesinin maddi tazminat olarak tarafına devri talebi hususunda Hukuk Muhakemesi Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan ret kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, hükmün münhasıran bu sebeple bozulmasına karar verilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı baba tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Evlilik birliği devam ederken eşlerden birinin ölümü halinde velayet sağ kalan eşe geçer. Boşanma kararıyla velayet kendisine verilen tarafın ölümü halinde velayet sağ kalan ebeveyne kendiliğinden geçmez. Velayet sahibi anne öldüğüne göre çocuk yasal temsilden yoksun haldedir. Bu durumda, davada çocuğu temsil etmek, hak ve menfaatlerini korumak için çocuğa temsilci atanması gereklidir (Çocuk Haklarının Kullanılmasına Dair Avrupa Sözleşmesi m.41/1)....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk ( Aile ) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm asli müdahil tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Evlilik birliği devam ederken eşlerden birinin ölümü halinde velayet sağ kalan eşe geçer. Boşanma kararıyla velayet kendisine verilen tarafın ölümü halinde velayet sağ kalan ebeveyne kendiliğinden geçmez. Velayet sahibi baba öldüğüne göre çocuklar yasal temsilden yoksun haldedir. Bu durumda, davada çocukları temsil etmek, hak ve menfaatlerini korumak için çocuğa temsilci atanması gereklidir ( Çocuk Haklarının Kullanılmasına Dair Avrupa Sözleşmesi md. 4/1)....

                Böyle bir durumda; hakim kararıyla velayetin diğer eşe verilmesi veya velayetin sağ kalan eşe verilmesi uygun bulunmadığı taktirde; çocuğa vasi atanıncaya kadar velayet askıda kalır (TMK. md. 335/2, 337/2). Olayları açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme hakime aittir (HMK m.33). Buna göre ; davacı dedenin dava dilekçesindeki anlatımı ile boşanma davası sonucu velayet kendisine verilen kızı Döne'nin davalı baba tarafından öldürüldüğünden bahisle 2007 doğumlu küçük İremsu'nun velayetinin davalı babasından alınarak davacının vesayeti altına alınmasına ilişkin dava açılmış ve mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Davacının isteği velâyetin düzenlenmesi, velâyet kendisinde bulunmayan sağ eşe velâyet verilmediği takdirde kendisinin vasi olarak atanmasını istemekten ibarettir....

                Aile Mahkemesi ve ... 2. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, boşanma davası ile birlikte açıldıktan sonra boşanma davasından tefrik edilen muvazaa nedeniyle icra takibinin iptali istemine ilişkindir. Aile Mahkemesince, muvazaa nedeniyle icra takibinin iptaline ilişkin uyuşmazlıkta Aile Mahkemesinin yetkili ve görevli olmadığı bildirilerek, görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, boşanma davası ile birlikte açılan ve davalı eşin muvazaalı işlemlerle aile konutunun icra yoluyla satışına yönelik işlemlerinin iptalinin talep edilmesi ve bu davada takip alacaklılarına husumet yöneltilmemesi, davanın sadece davalı eşe karşı açılmış olması hususlarına göre uyuşmazlığın Aile Mahkemesinin görevine girdiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

                  UYAP Entegrasyonu