Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Katılma Payı Ve Katılma Alacağı İle Aile Konutunun Özgülenmesi İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 2. Aile Mahkemesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda İstanbul Anadolu 2. Aile Mahkemesinin 06.07.2017 tarihli ve 2013/167 Esas, 2017/503 Karar sayılı kararıyla davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiş, Mahkeme hükmüne karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11....
Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Yasal mal rejiminin mal ayrımına dönüşümü K A R A R Mahkeme tarafından yapılan nitelendirmeden de anlaşıldığı üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık, aile konutu olduğunun tespiti ile TMK'nun 652. maddesine dayanılarak açılan dava konusu taşınmazın aile konutu olarak özgülenmesi isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Kanunu 14. maddesi uyarınca Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (2.)...
Türk Medeni Kanunu'nun 194/1. maddesine göre, “Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz.” Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi konulmuş olmasa da eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma aile konutu şerhi konulduğu için değil, konutun aile konutu vasfı bulunduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırma emredici niteliktedir. Dolayısıyla bu haktan önceden feragat edilemeyeceği gibi, eşlerin anlaşmasıyla da ortadan kaldırılamaz ve açık rıza ancak “belirli olan” bir işlem için verilebilir. Eş söyleyişle aile konutunun maliki olan eş, aile konutundaki yaşantıyı güçlüğe sokacak biçimde tek başına aile konutunu bir ayni hakla sınırlandıramaz....
Her ne kadar Sulh Hukuk Mahkemesi kararlarına karşı karar düzeltme yolu kapalı ise de, Dairemizce yapılan incelemede mahkeme kararının maddi hataya dayalı gerekçeyle onandığı anlaşılmıştır. TMK.nın 613 maddesinde ‘’Altsoyun tamamının mirası reddetmesi halinde, bunların payı sağ kalan eşe geçer’’ hükmü yer almaktadır. Somut olayda murisin altsoyu davacılar, mirası reddettiklerine göre bunların payı torunlarına değil sağ kalan eşe gececeğinden, bu gerekçe ile kararın onanmasına karar vermek gerekirken yanılgılı gerekçe ile onanması doğru görülmemiş, hükmün belirtilen bu gerekçe ile onanmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacıların karar düzeltme isteminin kabulü ve Dairemizin 01.03.2016 tarih ve 2015/8948 Esas - 2529 Karar sayılı ilamının kaldırılmasına, hükmün yukarıda yazılı gerekçeler ile ONANMASINA, istek halinde yatırılan karar düzeltme harcının iadesine, 11.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Aile Konutunun Özgülenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde bulunmayan bütün temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine,peşin alınan harcın mahsubuna, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 16.06.2008 (pzt.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Uyuşmazlık; asıl davada tedbir nafakasının ve ortak konutun davalı eşe özgülenmesine dair ilamın kaldırılması ve başka bir konutun davalı eşe özgülenmesi, karşı dava ise tedbir nafakasının artırılması istemine ilişkin olup, mahkemece asıl ve karşı davanın reddine dair verilen hüküm, davacı tarafça asıl davadaki istemler yönünden temyiz edilmiştir. Davanın bu niteliğine göre, temyiz inceleme görevi Yüksek Yargıtay 2. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla, 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 Sayılı Yasanın 2. maddesi ile değiştirilen 2797 Sayılı Yargıtay Kanununun 60. maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 16.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi. ......
Rızası gereken eş, aile konutuyla ilgili devir işleminin geçersizliğini, evlilik devam ettiği sürece ileri sürebilir. İşlemin geçersizliği ileri sürülmeden evlilik sona ermiş ise, işlem diğer eşin rızasına bağlı olmaktan çıkar, geçerlilik kazanır. Olayda, evlilik, kocanın 14.10.2004 tarihinde ölümüyle sona erdiğine göre, sağ eşin işlemin geçersizliğini ileri sürme olanağı kalmamış, işlem diğer eşin rızasına tabi olmaktan çıkmıştır. Bu bakımdan konuta ait kooperatif hissesinin satışının iptaline, hissenin ölü Arif Aktaş’a ait olduğunun tespitine karar verilmesini doğru bulmuyorum. Sağ eşin açtığı davanın reddine karar verilmesi gerekir. Türk Medeni Kanununun 194/1. maddesine dayanan dava hakkı, rızası gereken eşe ait olup, ölenin çocuklarının aynı sebeple devrin iptalini dava etme hakları bulunmadığından çocuklar tarafından açılan davanın da bunların aktif dava ehliyetlerinin bulunmaması sebebiyle reddi gerekir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Aile Konutunun Özgülenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA,aşağıda yazılı temyiz ilam harcının temyiz edene yüklenmesine, peşin harcın mahsubuna ve 60.00 TL. temyiz başvurma harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.13.05.2009 (Çarş.)...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ; "...davacının iddialarının ileri sürülüş biçiminden anlaşıldığı üzere eldeki davanın davacının eşinin ölümü sonrasında aile konutunun TMK'nın 652.maddesi uyarınca kendisine özgülenmesi amacıyla dava konusu taşınmazın aile konutu olduğunun TMK'nın 194.maddesi uyarınca tespiti davası olduğu; mahkememizce yapılan yargılama neticesinde taraflarca dayanılan ve mahkememizce toplanıp değerlendirilen delillerden anlaşıldığı üzere dava konusu taşınmazın 1.katında yer alan dairenin davacı ve ölen eşi tarafından onun sağlığında aile konutu olarak kullanıldığı, ancak dava konusu taşınmazın davacının davalılara olan ecrimisil alacağı nedeniyle cebri icra vasıtasıyla satılması ve cebri icra yoluyla satışa ilişkin ihalenin kesinleşmesi üzerine 10/11/2021 tarihinde davalılar adına tapuya tescilinin yapıldığı ve böylece davanın konusunun kalmadığı ve bu nedenle davadaki talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerektiği değerlendirilmiştir..."...
Katılma alacağı, 01.01.2002 tarihinde yürürlüğe giren TMK uyarınca; eklenecek değerlerden (TMK'nun m. 229) ve denkleştirmeden (TMK'nun m. 230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere, eşin edinilmiş mallarının (TMK'nun m. 219) toplam değerinden, bu mallara ilişkin borçlar çıktıktan sonra kalan artık değerin (TMK'nun m. 231) yarısı üzerindeki diğer eşin alacak hakkıdır (TMK'nun m. 236/1). 01.01.2002 tarihinden önce yürürlükte bulunan 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi'nin 170. maddesi uyarınca geçerli olan mal ayrılığı rejiminde katılma alacağına yer verilmemiştir. Dairemiz uygulamalarına göre, aile konutu ölen eşin kişisel malı ise sağ eş lehine intifa veya oturma hakkı tanınmamaktadır. Bu açıklamalara göre; sağ eş lehine konut üzerinde intifa veya oturma hakkının tanınması için; aile konutu olması, mal rejiminin ölümle sona ermesi ve sağ eşin katılma alacağının olması gerekir....