Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı-karşı davalı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat çoktur....

    Değerlendirme ve Gerekçe : Dava TMK'nın 1007. maddesinde düzenlenen tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı maddi tazminat istemine ilişkindir. Yalova 1.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2015/761 E. 2016/118 K. sayılı kararının incelenmesinde; davacı Orman Genel Müdürlüğüne izafeten Yalova Orman İşletme Müdürlüğü tarafından iş bu dosyanın davacıların murisi aleyhine tapu iptal ve tescil davası açıldığı, davanın kabulü ile Altınova İlçesi, Çavuşçiftliği köyü, 513,514, 515 parsel sayılı taşınmazların malik adına olan tapu kaydının iptal edilerek Hazine adına Orman vasfı ile tapuya kayıt ve tesciline karar verildiği, kararın 30/01/2020 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık konuları; davacıya ait taşınmazın tapu kaydının iptalinden kaynaklı zarardan davalı T4'nin sorumlu olup olmadığı, tazminat miktarı ve hesaplama yöntemine ilişkindir....

    Açıklanan nedenlerle davalı kadının manevi tazminat (TMK m. 174/2.) talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken, reddedilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. c) Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran, davalı kadın yararına hükmolunan maddi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50. ve devamı maddeleri hükmü nazara alınarak, daha uygun miktarda maddi tazminat (TMK m. 174/1) takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir....

      yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır....

        Mahkemece, maddi tazminat talebinin kabulüne, manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vasisi tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, davalının, müvekkiline ait iş yerinin kepenklerinin kilitlerini ve kapının camını kırarak işyerine girip, 5.000,00 TL değerinde sigara ve 350,00 TL değerinde altın yüzük aldığını, bu fiillerinden dolayı Ümraniye 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2010/430 esas 2012/714 karar sayılı davasında cezalandırıldığını, davalının yargılama sonucunda davacının zararını gidermediğini, ayrıca davalının eylemleri nedeni ile müvekkilinin büyük panik ve korku yaşadığını, manevi olarak uzun süre olayın etkisinde kaldığını beyan ederek maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı, usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, bilirkişi raporu doğrultusunda maddi tazminat talebinin kabulüne, manevi tazminat talebinin de kısmen kabulüne karar verilmiştir....

          Maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddi gerektiği düşüncesiyle sayın çoğunluğun görüşüne katılamıyorum....

            Dava; zina (TMK md. 161) ve evlilik birliğinin sarsılması (TMK 166/1,2) nedenlerine dayalı boşanma talebi ve fer'ilerine, karşı dava ise; evlilik birliğinin sarsılması (TMK 166/1,2) nedenine dayalı boşanma talebi ve fer'ileri istemlerine ilişkindir. Davacı-karşı davalı erkek vekilinin, erkeğin reddedilen maddi tazminat talebine yönelik istinaf talebinin incelenmesinde; TMK'nun 174/1. maddesi mevcut veya beklenen bir menfaati boşanma yüzünden haleldar olan kusursuz ya da daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceğini öngörmüştür. Toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen erkeğin ağır ya da eşit kusurlu olmadığı anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu bu eş, en azından diğerinin maddi desteğini yitirmiştir. Hal böyle iken, ilk derece mahkemesince, "davacı kocanın boşanmakla en azından diğerinin maddi desteğini yitirmeyeceği" gerekçesiyle maddi tazminat talebinin reddine karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır....

            Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında kadın lehine maddi ve manevi tazminat takdirinin yerinde olduğu anlaşılmakla erkeğin maddi ve manevi tazminat takdiri ile miktarına yönelik istinaf talebinin reddine, tazminatlara boşanma kararının kesinleşme tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasının usul ve yasaya uygun olması nedeniyle davacının bu yöndeki istinaf talebinin reddine, ilk derece mahkemesi tarafından belirlenen tazminat miktarlarının dosya kapsamına göre az olduğu, davacı tarafın tazminatların artırılmasına ilişkin istinaf talebinin kabulüne karar verilmesi gerektiği kanaatine varıldığından, ilk derece mahkemesi kararının mahkemenin tazminat takdirine ilişkin 7 ve 8 nolu bentlerinin kaldırılmasına, davacı lehine 35.00,00 TL maddi 35 .000,00 TL manevi tazminat hükmedilmesine, boşanma...

            Mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun bir maddî tazminat isteyebilir (TMK md.174/1). Maddi tazminatın miktarı; tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya sebep olan olaylardaki kusur dereceleri, zarar gören menfaatin kapsamı, paranın alım gücü ile hakkaniyet ilkesi (TMK md.4) dikkate alınmak suretiyle belirlenir. Boşanmaya sebep olan olaylarda davalı kocanın tamamen kusurlu olduğu, davacı kadının boşanma yüzünden mevcut ve beklenen menfaatlerinin zarar göreceği anlaşılmaktadır. O halde davacı kadın yararına maddi tazminatın (TMK md.174/1) koşulları oluşmuştur. Bu sebeple, yukarıda belirtilen ilkeler nazara alınmak suretiyle, kadın yararına maddi tazminata hükmedilmesi doğru olduğu gibi, hükmedilen tazminat miktarı da yerindedir....

            Yukarıda anlatılan olaylar ışığında, davacı-karşı davalı kadının evli oldukları süreçte başka erkeklerle aşk içerikli mesajlaşma ve konuşmalar yapması ile güven sarsıcı eylemlerde bulunması neticesinde taraflardan devamı beklenemeyecek derecede evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı ve geçimsizliğin meydana gelmesinde davacı-karşı davalı kadının kusurlu eş olduğu anlaşıldığından, davalı-karşı davacı kocanın TMK 166/1 maddesinden kaynaklı boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, karar verilmesi yoluna gidilmiştir." gerekçesi ile; "A-ASIL DAVANIN REDDİNE, B-KARŞI DAVA YÖNÜNDEN; 1- TMK madde 161 den kaynaklı zina nedenine dayalı boşanma davasının reddine, 2- TMK madde 162 den kaynaklı pek kötü veya onur kırıcı davranış nedenine dayalı boşanma davasının reddine, 3- TMK madde 166/1 den kaynaklı boşanma davasının KABULÜ ile; tarafların BOŞANMALARINA, 4- Davalı-karşı davacının tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine, 5- TMK 174/1 maddesi uyarınca takdiren...

            UYAP Entegrasyonu