Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, TMK 174 maddesi uyarınca maddi-manevi tazminat ile mehir senedinden kaynaklı ziynet ve para alacağı isteminden ibarettir. TMK 174 maddesi kapsamındaki tazminat istemine ilişkin yapılan incelemede: Tarafların Konya 3.Aile Mahkemesinin 2018/335 2019/1622 karar sayılı ilamı ile boşandıkları, kararın 23/12/2019 tarihinde kesinleştiği, işbu davanın 1 yıllık zaman aşımı süresi içerisinde 18/03/2020 tarihinde açıldığı anlaşıldığından erkeğin zaman aşımına yönelik istinaf talebinin reddi gerekmiştir. Mevcut veya beklenen menfaatleri, kişilik hakları boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf kusurlu taraftan uygun bir tazminat isteyebilir....

Bu anlayışa göre; -Zaten menfaatler TMK. m.185-186 hükümlerine göre “zorunlu olarak” zedelenmiştir, -Zaten kanıtlamaya gerek de yoktur, -Zaten kanıtlanacak bir olgu da yoktur. Oysa boşanma davasında maddi tazminat (TMK. m. 174 f. I) verilebilmesi için maddi tazminat isteyen eşin mutlaka “maddi bir zararı” (Bilge ÖZTAN, Aile Hukuku, Ankara-2004, s. 482) mevcut olmalı ve bu maddi zarar dava dosyasında “kanıtlanmış” olmalıdır. Başka bir anlatımla ortada kanıtlanacak/kanıtlanması gereken bir “zarar” olgusu vardır. Dava dosyasına göre maddi tazminat istenilen davalı kadın; - Ev hanımı, - Herhangi bir malvarlığı ve geliri bulunmayan, - Üstelik ailesinin yardımı ile geçinen bir kişidir. Görüldüğü üzere maddi tazminat istenilen kadın maddi anlamda “katkısı istenilecek” bir kişi olmayıp aksine başkalarının yardımına muhtaç bir kişidir....

    araçta meydana gelen 100 TL hasar bedeli, 100 TL reel değer kaybı ve 100 TL hak mahrumiyeti bedellerinin kaza tarihinden itibaren işleyecek olan faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle: davacının TMK m.2'ye aykırı olarak ileri sürdüğü haksız ve hukuki dayanaktan yoksun taleplerinin reddinin gerektiğini, belirsiz alacağa konu yapılarak talep edilen maddi zararın, sigorta şirketi tarafından karşılanmış olduğunu, bu sebeple zaten ödenmiş olan tazminat tutarının belirsiz alacağa konu edilerek dava edilmesi TMK m.2 kapsamında hakkın kötüye kullanılması anlamına geldiğini, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu m.2/1'e göre, trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat davalarında görevli mahkeme kural olarak Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğundan davanın asliye hukuk mahkemesinde açılması gerektiğini, davacının haksız ve hukuki dayanaktan...

      Aile Mahkemesinin asıl davada kurduğu 4 nolu hüküm fıkrasının tamamının ve 5 nolu hüküm fıkrasının iştirak nafakasına ilişkin kısmının ve karşı davaya ilişkin kurduğu 4 nolu hüküm fıkrasının kaldırılmasına, davacı/karşı davalı erkeğin manevi tazminat talebinin ağır kusurundan kaynaklı reddine, davalı/karşı davacı kadının maddi tazminat isteğinin kabulü ile TMK 174/1 maddesine göre 10.000,00 TL maddi tazminatın davacı/karşı davalı erkekten alınarak davalı/karşı davacı kadına verilmesine, davalı/karşı davacı kadının manevi tazminat isteğinin kısmen kabulü ile TMK 174/2 maddesine göre 20.000,00 TL manevi tazminatın davacı/karşı davalı erkekten alınarak davalı/karşı davacı kadına verilmesine, fazla istemin reddine, velayeti anneye verilen müşterek çocuk lehine boşanma kararının kesinleşmesinden başlayarak aylık 1.250,00 TL iştirak nafakasının davacı/karşı davalı erkekten alınarak velayeten davalı/karşı davacı kadına verilmesine, fazla istemin reddine, davalı/karşı davacı kadının sair istinaf...

      Davalı-karşı davacı erkekten kaynaklı bu eylemler aynı zamanda davacı-karşı davalı kadının kişilik haklarına saldırı niteliğini taşımaktadır. Davacı-karşı davalı kadın yararına Türk Medeni Kanununun 174/1-2 koşulları oluşmuştur. Mahkemece tarafların eşit kusurlu olarak kabulü ve bu yanılgılı kusur belirlemesine bağlı olarak davacı-karşı davalı kadının maddi ve manevi tazminat talebinin reddi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. 4-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK m. 186/1), geçimine (TMK m. 185/3), malların yönetimine (TMK m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK m. 169)....

        Bu husus gözetilmeden boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğunun kabulü ve bu yanılgılı kusur belirlemesine bağlı olarak ağır kusurlu kadın yararına yoksulluk nafakası (TMK m.175) verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. .../... 3-Davalı-karşı davacı kadından kaynaklı boşanmaya sebep olan eylemler davacı-davalı erkeğin kişilik haklarına saldırı niteliğinde olup, boşanma sebebi ile erkeğin beklenen veya mevcut menfaatleri de haleldar olmuştur. Açıklanan sebeplerle davacı-karşı davalı erkek lehine uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) ve manevi (TMK m. 174/2) tazminat takdir edilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir....

          Mahkemece; davalının davacıya hakaret ettiği, şiddet uyguladığı, evlilik birliğinden kaynaklı yükümlülüklerini yerine getirmediği, tarafların uzun süredir ayrı yaşadıkları gerekçesi ile davanın kabulüne, tarafların TMK.166/1.maddesi gereğince boşanmalarına karar verilmiştir. Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesi, mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceğini; 186. maddesi, eşlerin oturacakları konutu birlikte seçeceklerini, birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılacaklarını öngörmüştür. Toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen davacı kadının ağır yada eşit kusurlu olmadığı anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu bu eş, en azından diğerinin maddi desteğini yitirmiştir....

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/04/2022 NUMARASI : 2021/516 ESAS - 2022/335 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Tapu Sicillerinin Tutulması Kaynaklı Rücuen) KARAR : Yalova 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda numarası yazılı dava dosyasının istinaf incelemesi sonucunda; G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü: Tarafların İddia Ve Savunmalarının Özeti: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilleri adına tapuda kayıtlı Yalova ili, Gacık köyü, 161 ada, 5 parsel sayılı taşınmazın 7678,64 m2 lik bölümünün tapusunun Yalova 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 28/11/2017 tarih ve 2016/669 esas 2017/567 sayılı kararıyla kesinleşmiş orman sınırları içinde bulunması nedeniyle iptaline ve orman vasfıyla Hazine adına tesciline karar verildiğini ve kararın 09/02/2018 tarihinde kesinleştiğini, müvekkiline ait taşınmazın tapu kaydının iptaliyle uğradığı maddi zararın TMK 1007 maddesi doğrultusunda tazmini talebiyle işbu davayı ikame etmek durumunda kaldıklarını belirterek fazlaya ilişkin hakları...

          Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile, Türk Borçlar Kanununun 52. ve 58. maddeleri nazara alınarak daha uygun miktarda manevi tazminat (TMK m. 174/2) takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. 3-Maddi tazminata yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Davacı kadın dava dilekçesinde davalıdan talep ettiği 10.000 TL. maddi tazminatın; davalı erkeğin evlilik süresince çocuğun giderlerini karşılamaması ve kendi ek kartını kullanmasından kaynaklı zararının olduğunu belirtmiş bu miktar üzerinden harcını tamamlamıştır. Bu istek Türk Medeni Kanununun ikinci kitabından kaynaklanmamaktadır. Genel hükümlere dayalı olarak istenen maddi tazminat yönünden Aile Mahkemesi görevli değildir. (4787 sayılı Kanununun) 4. maddesi). Görev, kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında hakim tarafından kendiliğinden gözetilir....

            Acı ve elemin manevi zarar olarak nitelendirilmesi sonucu tüzel kişileri ve bilinçsizleri; öte yandan acılarını içlerinde gizleyenleri tazminat isteme haklarından yoksun bırakmamak için yasalar, manevi tazminat verilebilecek olguları sınırlamıştır. Bunlar, kişilik değerlerinin zedelenmesi (TMK 24), isme saldırı (TMK 26), nişan bozulması (TMK 121), evlenmenin feshi (TMK158), bedensel zarar ve ölüme neden olma (BK 47) durumlarından biri ile kişilik haklarının zedelenmesidir (BK 49). Bunlardan TMK’nın 24. maddesi ile BK’nın 49. maddesi daha kapsamlıdır. TMK’nun 24. maddesinin belli yerlere yollaması nedeniyle böyle bir durumun bulunduğu yerde, onu düzenleyen kurallar (örneğin; TMK 26, 174, 287); bunların dışında BK’nın 49. maddesi uygulanır. TMK’nın 24. ve BK’nın 49. maddesinde belirlenen kişisel çıkarlar, kişilik haklarıdır. Kişilik hakları ise, kişisel varlıkların korunmasıyla ilgilidir....

              UYAP Entegrasyonu